15. Ceza Dairesi 2017/14596 E. , 2020/3713 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Beraat
Sanığın nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından beraatına ilişkin hükümler, katılan vekili ve vekalet ücretiyle sınırlı olmak üzere sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Katılan ile sanığın kardeş oldukları, sanığın, ortak oldukları şirketteki hisselerini katılanın oğluna devretmesinden sonra, katılanın sanığa olan borcu nedeniyle 15/11/2012 düzenleme, 10/12/2012 vade tarihli bonoyu 30.000 TL olarak doldurup sanığa verdiği, sanığın iş bu bonodaki 30.000 TL"nin başına sonradan ""3"" rakamını ekleyerek ve senedin arkasında yazılı bulunan “6 adet 5.000 TL” yazısı ve ödeneceği tarihleri silerek katılan aleyhine Gördes İcra Müdürlüğü"nde 2012/592 Esas sayılı takip dosyası üzerinden 330.000 TL bedelli bonoya istinaden icra takibi başlattığı, sanığın bu şekilde atılı suçları işlediği iddia edilen olayda;
Sanığın aşamalarda değişiklik göstermeyen savunmalarında, atılı suçlamayı kabul etmediği, yapılan imza incelemesinde senedin ön yüzündeki tanzim yazılarının sanığın elinden çıktığını gösterir nitelikte yeterli kaligrafik ve grafolojik uyarlılığın tespit edilemediği anlaşılmakla; sanığın, atıl suçları işlediğine dair mahkumiyetine yeterli, her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı gerekçesiyle verilen beraat hükümlerinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; katılan vekili ve sanık müdafiinin sair temyiz itirazlarının reddine; ancak,
1136 sayılı Kanun"un 168. ve hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi"nin 13. maddesinin 5. fıkrası uyarınca, beraat eden ve kendisini vekille temsil ettiren sanık lehine maktu avukatlık ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak, yeniden yargılanmayı gerektirmeyen bu hususta, aynı kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden, hükmün ilgili kısmına "Sanığın kendisini vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından, hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümlerine göre belirlenen 3.000 TL vekalet ücretinin hazineden alınarak sanığa verilmesine" fıkrasının eklenmesi suretiyle, hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 12/03/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.