9. Hukuk Dairesi 2011/5347 E. , 2013/12324 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
DAVA :Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, fazla mesai ücreti ile yıllık ücretli izin alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin iş akdinin işveren tarafından haksız ve bildirimsiz olarak feshedildiğini, fazla çalışma yapılmasına rağmen karşılığı olan ücretlerin ödenmediğini, yıllık izinlerinin kullandırılmadığı gibi karşılığı olan ücretlerin de ödenmediğini iddia ederek kıdem ve ihbar tazminatı, yıllık ücretli izin ve fazla çalışma ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili cevap dilekçesinde, davacının iş akdinin devamsızlık nedeni ile haklı olarak feshedildiğini, bu nedenle kıdem ve ihbar tazminatlarına hak kazanamayacağını, işyerinde fazla çalışma yapılmadığını, davacının yıllık izinlerini kullandığını savunarak davanın reddini talep etmiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı davalı yasal süresi içerisinde temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu"nun 8. maddesine göre İş Mahkemesinin nihai kararları tefhim tarihinden itibaren sekiz gün içinde temyiz olunabilir. Bu süre içinde temyiz dilekçesinin hâkimce havale edildikten sonra temyiz defterine kaydının yaptırılması ve harcının yatırılması gerekir. Temyiz süresi içinde temyiz dilekçesi temyiz defterine kaydedilmiş, ancak harç yatırılmamış ise, harç ve temyiz giderlerinin yatırılması için ilgili tarafa HUMK’432. madde yollaması ile aynı yasanın 426/D maddesi gereğince işlem yapılması ve 7 günlük kesin süre verilmesi gerekir. 8 günlük süre içinde temyiz edilmeyen (HUMK.432-426/F), temyiz defterine kaydı yapılmayan(HUMK. 432-426/C) veya verilen kesin süre içinde temyiz harç ve gideri yatırılmayan(HUMK. 432-426/D) kararlar kesinleşmiş olur.
Somut olayda, 28.10.2010 tarihinde usulüne uygun olarak tefhim edilen karara karşı davalı vekili 05.11.2010 havale tarihli süre tutum dilekçesi vermiştir. Mahkeme, davalı vekiline eksik yatırılan dosyanın temyiz merciine gidiş – dönüş masraflarının, tebliğ masraflarının yatırılmaması ve harcın eksik yatırılması hususunda yedi gün süre içerisinde harcın tamamlanması, aksi halde temyiz talebinden vazgeçmiş sayılacağına ilişkin hâkim imzalı 24.11.2010 tarihli muhtıra göndermiştir. Muhtıra 06.12.2010 tarihinde davalı vekiline tebliğ edilmiştir. Mahkeme 16.12.2010 tarihinde muhtıraya rağmen giderler yatırılmadığı için kararın temyiz edilmemiş sayılmasına karar vermiştir. Muhtıradaki masraflar yedi günlük süre geçtikten sonra 15.12.2010 tarihinde yatırılmıştır.
Davalı vekiline çıkartılan muhtırada eksik giderin belirtilen süre içerisinde “mahkeme veznesine” yatırılması değil, yer belirtilmeksizin “dosyamıza yatırılması” istenilmiş olup, Yasanın aradığı biçimde ihtar yapıldığı kabul edilemez. Gerçekleşen bu durum karşısında anılan muhtıra geçersizdir. Bu durumda mahkemenin temyiz isteminin süre yönünden reddine ilişkin ek kararı usul ve yasaya uygun olmadığından, davalı vekilinin ek karara yönelik temyiz isteminin kabulü ile mahkemece ek kararın bozularak ortadan kaldırılmasına karar verilerek yapılan incelemede;
Taraflar arasında fazla çalışma ücretlerinin hesabı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
4857 sayılı İş Kanununun 41 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca, fazla çalışma saat ücreti, normal çalışma saat ücretinin yüzde elli fazlasıdır. İşçiye fazla çalışma yaptığı saatler için normal çalışma ücreti ödenmişse, sadece kalan yüzde elli kısmı ödenir. Ayrıca; ara dinlenme 4857 sayılı İş Kanununun 68 inci maddesinde düzenlenmiştir. Anılan hükümde ara dinlenme süresi, günlük çalışma süresine göre kademeli bir şekilde belirlenmiştir. Buna göre dört saat veya daha kısa süreli günlük çalışmalarda ara dinlenmesi en az on beş dakika, dört saatten fazla ve yedi buçuk saatten az çalışmalar için en az yarım saat ve günlük yedi buçuk saati aşan çalışmalar bakımından ise en az bir saat ara dinlenmesi verilmelidir. Uygulamada yedi buçuk saatlik çalışma süresinin çok fazla aşıldığı günlük çalışma sürelerine de rastlanılmaktadır. İş Kanununun 63 üncü maddesi hükmüne göre, günlük çalışma süresi on bir saati aşamayacağından, 68 inci maddenin belirlediği yedi buçuk saati aşan çalışmalar yönünden en az bir saatlik ara dinlenmesi süresinin, günlük en çok on bir saate kadar olan çalışmalarla ilgili olduğu kabul edilmelidir. Başka bir anlatımla günde on bir saate kadar olan (on bir saat dâhil) çalışmalar için ara dinlenmesi en az bir saat, on bir saatten fazla çalışmalarda ise en az bir buçuk saat olarak verilmelidir.
Somut olayda; davacının fazla çalışma ücreti hesabında, haftanın üç günü 09.00 – 18.00 saatleri arası çalışmasından bir saat ara dinlenmesi düşülmesi yerinde ise de haftanın diğer üç günündeki 09.00 – 21.00 saatleri arasındaki 11 saati aşan çalışma nedeni ile çalışmasından 1,5 saat ara dinlenmesi düşülmesi gerekirken 1 saat ara dinlenmesi düşülerek karar verilmesi hatalıdır.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 17.04.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.