![Abaküs Yazılım](/6.png)
Esas No: 2018/6250
Karar No: 2021/3486
Karar Tarihi: 30.06.2021
Danıştay 3. Daire 2018/6250 Esas 2021/3486 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2018/6250
Karar No : 2021/3486
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Müdürlüğü/…
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararına yöneltilen istinaf başvurusuna ilişkin … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına, 667 sayılı Kanun Hükmünde Kararname kapsamında kapatılarak mal varlığı hazineye intikal ettirilen, ticaret sicil kaydı terkin edilerek mükellefiyeti ve tüzel kişiliği sonlandırılan … Eğitim Hizmetleri Anonim Şirketi'nin 2011 ila 2016 yıllarına ilişkin kurumlar vergisi, gelir (stopaj) vergisi, katma değer vergisi, vergi ziyaı cezası, özel usulsüzlük cezası, usulsüzlük cezası ve gecikme faizi borçlarından, kanuni temsilcisi olması nedeniyle müteselsilen sorumlu tutularak düzenlenen … tarih ve … takip numaralı ödeme emrinin iptali istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: 667 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile kapatılan ve tüm mal varlığı Hazine'ye devredilerek ticaret sicil kaydı re'sen terkin edilen … Eğitim Hizmetleri Anonim Şirketi'nden tahsil edilmesi, Türk Ticaret Kanunu ile 667 ve 670 sayılı Kanun Hükmünde Kararname hükümleri karşısında hukuken mümkün bulunmayan kamu alacağının, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un mükerrer 35. maddesi uyarınca anılan şirketin kanuni temsilcisi sıfatıyla davacıdan tahsili amacıyla düzenlenen ödeme emirlerinde hukuka aykırılık görülmediği gerekçesiyle dava reddilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: 13/08/2007 ve 04/06/2011 tarihli yönetim kurulu kararları ile … Eğitim Hizmetleri Anonim Şirketi'nin genel müdürü olarak görevlendirilen ve bu görevi 18/07/2013 tarihli yönetim kurulu kararına kadar sürdüğü görülen davacı adına düzenlenen ödeme emrinin dayanağı, Maliye Bakanlığı Gelir İdaresi Başkanlığı'nca hazırlanan 08/09/2016 tarih ve 2016/3 Seri Nolu Uygulama İç Genelgesi'nde; kapatılan asıl borçlu şirkete ait tüm taşınırlar ile her türlü mal varlığı, alacak ve haklar, belge, evrak ve taşınmazların Hazine'ye devri sonucunda "Devlet Malı" niteliğinde bulunması nedeniyle kamu alacağının asıl borçlu şirket mal varlığından tahsil imkanı bulunmadığı sonucuna varılarak, kamu alacağının 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 10. maddesi uyarınca tahsili öngörülmekle birlikte, 670 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin 5. maddesinin 5. fıkrasında, 667 sayılı Kanun Hükmünde Kararname uyarınca ticari faaliyeti ile mükellefiyeti kapatılarak ticaret sicilinden kaydı silinen ve her türlü mal varlığı ile alacak ve hakları, belge, evrak ve taşınmazları Hazine'ye bedelsiz olarak devredilen tüzel kişilerin vergi borçlarının ödenmesi öngörüldüğünden, 6183 sayılı Kanun kapsamında takibe tabi tutulacak kamu alacaklarının tahsiline dair usul ve esasların uygulanmasında anılan düzenlemede yer alan hükümlerin de dikkate alınması gerektiğinin açık olduğu, ayrıca … Eğitim Hizmetleri Anonim Şirketi'nin diğer bir kanuni temsilcisinin adına düzenlenen ödeme emrine karşı açılmış olan davada, ... Vergi Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı karara karşı yapılan istinaf başvurusu üzerine Dairelerine gelen dosyada anılan Mahkemece verilen ara kararıyla, davalı idare ve Kocaeli Deftardarlığı KHK İşlemleri İl Bürosuna; … Eğitim Hizmetleri Anonim Şirketi'nin, 670 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin 5. maddesi kapsamında, vergi borçlarının tespit edilerek Maliye Bakanlığı'na bildirilip bildirilmediği, bildirilen borçlar mevcut ise bunların tasfiye süreci sonunda emanet hesaplardan ödenerek tahsili yoluna gidilip gidilmeyeceği hususlarının sorulması üzerine, Kocaeli Deftardarlığı KHK İşlemleri İl Bürosunun cevabi yazısında, "bahse konu kurum hakkında, olağanüstü hal kapsamında çıkarılan kanun hükmünde kararname uyarınca kapatılan söz konusu şirketin her türlü taşınır taşınmaz mal varlığı, borç alacakları ile ilgili belgelerin 2016/1 sayılı Milli Emlak Genel Tebliği uyarınca oluşturulan İnceleme ve Değerlendirme Komisyonu'nca görüş ve öneri raporu düzenlendiği, bahse konu raporun değerlendirilmek üzere Maliye Bakanlığı'na gönderildiği, inceleme sonucu verilecek rapor tamamlanıp Defterdarlık ilgili KHK İşlemleri İl Bürosu'na gönderildiğinde istenilen bilgi ve belgelerin gönderileceği" bildirildikten sonra, 13/11/2017 tarihli cevapta ise " tasfiye işlemlerinin devam ettiği, İnceleme ve Değerlendirme Komisyonu tarafından görüş ve öneri raporu düzenlendiği, inceleme sonucu ilgili kurumun toplamda 12.632.485,83.- TL vergi borcu bulunduğu, idareye ödenmesi gereken vergi, harç, fon kesintisi, pay gibi borçların ilk sıraya alındığı, yapılacak ödemelerde Maliye Bakanlığı'nın yetkili kılındığı" hususlarına yer verildiği görüldüğünden, söz konusu şirkete ait kamu borçlarının 670 sayılı Kararnamenin 5. maddesi uyarınca tahsili yoluna gidildiği dolayısıyla davacıdan kanuni temsilci sıfatıyla tahsili istenen kamu alacağının "tahsil edilemeyeceği anlaşılan alacak" vasfını yitirmiş olduğundan, şirket mal varlığından tahsili olanağı bulunan kamu alacağının davacıdan tahsili amacıyla ödeme emri düzenlenmesinde hukuka uygunluk görülmediği gerekçesiyle istinaf başvurusunun kabulü ile Vergi Mahkemesi kararı kaldırılarak davacı adına düzenlenen ödeme emirleri iptal edilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Asıl borçlunun beyanı üzerine tahakkuk ederek ödenmeyen borçların şirketten tahsili mümkün olmadığından, kanuni temsilci olarak davacıdan tahsili için düzenlenen dava konusu ödeme emirlerinde hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülerek kararın bozulması istenilmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile Vergi Dava Dairesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Üçüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Temyiz istemine konu Vergi Dava Dairesi kararının, 2011 ila 2016 yıllarına ilişkin kurumlar vergisi, gelir (stopaj) vergisi, katma değer vergisi, vergi ziyaı cezası, özel usulsüzlük cezası, usulsüzlük cezası ve gecikme faizi borçlarından oluşan 1 takip numaralı ödeme emrinin, 2011 ila 2013 yıllarına ilişkin kamu alacağından kaynaklanan kısmı yönünden iptaline ilişkin hüküm fıkrası aynı hukuki nedenler ve gerekçe ile Dairemizce de uygun bulunmuştur.
Davacı adına, 2014 ila 2016 yıllarının muhtelif dönemlerine ilişkin gelir (stopaj) vergisi, katma değer vergisi ve özel usulsüzlük cezası borçlarından, kanuni temsilcisi olması nedeniyle müteselsilen sorumlu tutularak düzenlenen … tarih ve …, … ve … takip numaralı ödeme emirlerinin iptali istemiyle açılan davanın reddine yönelik …. Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararına yöneltilen istinaf başvurusunu; davacının sunduğu belgelerle, şirketin temsil ve ilzamıyla ilgili Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinde yapılan ilanlar birlikte değerlendirildiğinde, 18/07/2013 tarihinden sonra şirketi temsil yetkisi bulunmayan davacı adına söz konusu dönemler için kanuni temsilci sıfatıyla düzenlenmiş bulunan ödeme emirlerinde hukuka uygunluk görülmediği gerekçesiyle kabul ederek Vergi Mahkemesi kararını kaldırmak suretiyle dava konusu ödeme emirlerini iptal eden … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararına yöneltilen temyiz istemi Danıştay Üçüncü Dairesinin 30/06/2021 tarih ve E: 2018/5730, K: 2021/3485 sayılı kararıyla aynı hukuksal nedenler ve gerekçeyle reddedilerek karar onandığından, dava konusu 1 takip numaralı ödeme emri içeriği borçların 2014 ila 2016 yıllarına ait vergi borçlarından kaynaklanan kısmının Vergi Dava Dairesince yazılı gerekçeyle iptaline ilişkin hüküm fıkrasında sonucu itibariyle hukuka aykırılık görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin reddine,
2. … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının; … takip numaralı ödeme emrinin, 2011 ila 2013 yıllarına ait kamu alacakları yönünden iptaline ilişkin hüküm fıkrasının ONANMASINA,
3. Kararın; … takip numaralı ödeme emrinin 2014 ila 2016 yıllarına ait kamu alacakları yönünden iptaline ilişkin hüküm fıkrasına yöneltilen TEMYİZ İSTEMİNİN REDDİNE,
4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, kararın taraflara tebliğini ve bir örneğinin de belirtilen Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 30/06/2021 tarihinde oyçokluğuyla kesin olarak karar verildi.
(X)-KARŞI OY :
Davacı adına, 667 sayılı Kanun Hükmünde Kararname kapsamında kapatılarak mal varlığı hazineye intikal ettirilen, ticaret sicil kaydı terkin edilerek mükellefiyeti ve tüzel kişiliği sonlandırılan … Eğitim Hizmetleri Anonim Şirketi'nin 2011 ila 2016 yıllarına ilişkin kurumlar vergisi, gelir (stopaj) vergisi, katma değer vergisi, vergi ziyaı cezası, özel usulsüzlük cezası, usulsüzlük cezası ve gecikme faizi borçlarından, kanuni temsilcisi olması nedeniyle müteselsilen sorumlu tutularak düzenlenen … tarih ve …takip numaralı ödeme emrinin iptali istemiyle dava açılmıştır.
Maliye Bakanlığı Gelir İdaresi Başkanlığı'nca hazırlanan 08/09/2016 tarih ve 2016/3 Seri Nolu Uygulama İç Genelgesi'nde; kapatılan asıl borçlu şirkete ait tüm taşınırlar ile her türlü mal varlığı, alacak ve haklar, belge, evrak ve taşınmazların Hazine'ye devri sonucunda "Devlet Malı" niteliğinde bulunması nedeniyle kamu alacağının asıl borçlu şirket mal varlığından tahsil imkanı bulunmadığı sonucuna varılarak, kamu alacağının 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 10. maddesi uyarınca tahsili öngörülmekle birlikte, 670 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin 5. maddesinin 5. fıkrasında, 667 sayılı Kanun Hükmünde Kararname uyarınca ticari faaliyeti ile mükellefiyeti kapatılarak ticaret sicilinden kaydı silinen ve her türlü mal varlığı ile alacak ve hakları, belge, evrak ve taşınmazları Hazine'ye bedelsiz olarak devredilen tüzel kişilerin vergi borçlarının ödenmesi öngörüldüğünden, 6183 sayılı Kanun kapsamında takibe tabi tutulacak kamu alacaklarının tahsiline dair usul ve esasların uygulanmasında anılan düzenlemede yer alan hükümlerin de dikkate alınması gerektiği açık olduğundan ve söz konusu şirkete ait kamu borçlarının 670 sayılı Kararnamenin 5. maddesi uyarınca tahsili yoluna gidilebileceği kuşkusuzdur.
Kocaeli Defterdarlığı KHK İşlemleri İl Bürosu tarafından Mahkemeye gönderilen yazıda; bahsi geçen kurumla ilgili tasfiye işlemlerinin devam ettiği, idareye ödenmesi gereken vergi, harç gibi borçların ilk sıraya alındığı ve yapılacak ödemelerin Maliye Bakanlığı'nın yetkisinde olduğunun bildirildiği görüldüğünden, davacıdan kanuni temsilci sıfatıyla tahsili istenen kamu alacağının "tahsil edilemeyeceği anlaşılan alacak" vasfı taşımadığı ve bu nedenle davacı adına ödeme emri düzenlenerek takibe geçilmesi hukuka uygun düşmediğinden, Vergi Dava Dairesi kararının dava konusu ödeme emrinin, 2014 ila 2016 yıllarına ait kamu alacaklarına ilişkin kısmının, yazılı gerekçeyle iptaline yönelik hüküm fıkrasının da onanması gerektiği oyuyla Daire Kararına katılmıyorum .
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.