Abaküs Yazılım
3. Daire
Esas No: 2018/6860
Karar No: 2021/3488
Karar Tarihi: 30.06.2021

Danıştay 3. Daire 2018/6860 Esas 2021/3488 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
ÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2018/6860
Karar No : 2021/3488


TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı/…
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU :… Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararına yöneltilen istinaf başvurusuna ilişkin … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına, 667 sayılı Kanun Hükmünde Kararname kapsamında kapatılarak mal varlığı hazineye intikal ettirilen, ticaret sicil kaydı terkin edilerek mükellefiyeti ve tüzel kişiliği sonlandırılan … Eğitim İşletmeleri Anonim Şirketi'nin 2012 ve 2013 yıllarına ilişkin kurumlar vergisi, gelir (stopaj) vergisi, vergi ziyaı cezası, özel usulsüzlük cezası ve gecikme faizi borçlarından, kanuni temsilcisi olması nedeniyle müteselsilen sorumlu tutularak düzenlenen … tarih ve … takip numaralı ödeme emrinin iptali istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Asıl borçlu şirket hakkında 2012 ve 2013 hesap dönemlerine ilişkin olarak düzenlenen vergi inceleme raporlarına istinaden tarhiyat öncesi uzlaşma talep edildiği, uzlaşmanın teminiyle tahakkuk fişleri ve sonrasında ödeme emri düzenlenerek elektronik tebligat yoluyla asıl borçlu şirkete tebliğ edildiği, ödeme yapılmaması üzerine haciz varakasının düzenlendiği, ancak 12/10/2016 tarihinde Olağanüstü Hal Kapsamında Alınması Gereken Tedbirler Hakkında çıkarılan 667 sayılı Kanun Hükmünde Kararname kapsamında Türkiye Ticaret Sicil Gazetesi'nde ilan edilerek re'sen terkin edilen ve tüm mal varlığı bedelsiz olarak hazineye devredilen şirketten söz konusu kamu alacağının tahsilinin imkansız hale geldiğinin görüldüğü, diğer taraftan, dosyaya sunulan Türkiye Ticaret Sicili Gazeteleri'nin incelenmesinden ilgili dönemde davacının şirket temsilcisi olduğu anlaşıldığından, asıl borçlu şirket adına usulüne uygun olarak kesinleştirildiği ve tüm takip yollarının tüketilerek tahsili imkansız hale geldiği anlaşılan alacağın tahsili amacıyla, şirket kanuni temsilcisi davacı adına düzenlenen ödeme emrinde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle dava reddedilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Davacı adına düzenlenen ödeme emrinin dayanağı, Maliye Bakanlığı Gelir İdaresi Başkanlığı'nca hazırlanan 08/09/2016 tarih, 2016/3 seri nolu Uygulama İç Genelgesi'nde; kapatılan asıl borçlu şirkete ait tüm taşınırlar ile her türlü mal varlığı, alacak ve haklar, belge, evrak ve taşınmazların Hazine'ye devri sonucunda "Devlet Malı" niteliğinde bulunması nedeniyle kamu alacağının asıl borçlu şirket mal varlığından tahsil imkanı bulunmadığı sonucuna varılarak, kamu alacağının 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 10. maddesi uyarınca tahsili öngörülmekle birlikte, 670 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin 5. maddesinin 5. fıkrasında, 667 sayılı Kanun Hükmünde Kararname uyarınca ticari faaliyeti ile mükellefiyeti kapatılarak ticaret sicilinden kaydı silinen ve her türlü mal varlığı ile alacak ve hakları, belge, evrak ve taşınmazları Hazine'ye bedelsiz olarak devredilen tüzel kişilerin vergi borçlarının ödenmesi öngörüldüğünden, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun kapsamında takibe tabi tutulacak kamu alacaklarının tahsiline dair usul ve esasların uygulanmasında anılan düzenlemede yer alan hükümlerin de dikkate alınması gerektiğinin açık olduğu, bu durumda, davalı idarece ilgili Defterdarlığa ödeme emrine konu kamu borcunun bildirilerek 670 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 5. maddesi kapsamında işlem yapılması gerekirken , bu yönde bir işlem tesis edilmediği dolayısıyla, asıl borçlu şirketin vergi borçlarının, 6183 sayılı Kanun'da tanımlanan tahsil edilemeyen yada tahsil edilemeyeceği anlaşılan kamu alacağı vasfını yitirmiş olduğu anlaşıldığından, asıl borçlu şirket mal varlığından tahsili olanağı bulunan alacakların davacıdan tahsili amacıyla düzenlenen ödeme emrinde hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle istinaf başvurusunun kabulü ile Vergi Mahkemesi kararı kaldırılarak ödeme emri iptal edilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : 667 ve 670 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameler ile kapatılan kurum ve kuruluşların mal varlıklarının Hazine'ye devri ve borçlarının akıbeti ile ilgili tüm işlemlerde yetkinin Maliye Bakanlığı'na verildiği, bu yetki doğrultusunda düzenlenen 08/09/2016 tarih, 2016/3 seri nolu Uygulama İç Genelgesi uyarınca gerçekleştirilen işlemlerin hukuka uygun olduğu ileri sürülerek kararın bozulması istenilmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ … 'IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile Vergi Dava Dairesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Üçüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin reddine,
2. … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, kararın taraflara tebliğini ve bir örneğinin de belirtilen Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 30/06/2021 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi