Dava, davacının ölüm aylığının iptaline yönelik Kurum işleminin iptali istemine ilişkindir.

Mahkemece, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.

Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.

1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, davalı Kurum vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.

2-Kurumca, yargılama aşamasında, davacılara bağlanan ölüm aylığının iptaline yönelik işlemin ortadan kaldırılarak, başlangıçtan itibaren ödenmeyen aylıkların toplu olarak ödendiğinin bildirilmesi karşısında, bu yöndeki talepler yönünden davanın konusunun kalmadığı gözetilmeksizin, yazılı şekilde hüküm kurulması;

3-Kurumca gerçek olmadığı belirlenen prim ödemelerinin varlığına yönelik davacılar tarafından bir delil ileri sürülememesi karşısında, davacılar tarafından yapılan ve mükerrer olduğu ispat edilemeyen sigortalının prim borçlarına yönelik ödeme tutarının iadesine karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.

Ne var ki; bu aykırılıkların giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, karar bozulmamalı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri
./..

-2-

Kanununun Geçici 3. maddesi delaletiyle, 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmalıdır.

SONUÇ: Hüküm fıkrasının 1. bendinin silinerek, yerine, “1-Davanın kısmen kabulüne, kısmen konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına ve kısmen reddine, davacılara süresinde ödenmeyen ölüm aylıklarının her bir aylığın ödeme tarihinden Kurumca yapılan toplu ödeme tarihine kadar gerçekleşen yasal faizinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine, ihtirazi kayıtla yapılan ödeme tutarının iadesine yönelik talebin reddine, davacıların Kuruma prim ve yersiz ödenen aylıklar nedeni ile borçlu olmadığının tespitine” sözcüklerinin yazılmasına, 6. Bendin devamına “davalı Kurum kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte olan tarife gereğince 1320,00 TL. vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalıya verilmesine,” sözcüklerinin eklenmesine ve hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 28.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.