Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2007/5555 Esas 2008/2608 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Gaziosmanpaşa 1.Aile Mahkemesi
TARİHİ :17.1.2007
NUMARASI :Esas no:2006/272 Karar no:2007/4

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Mahkemece 7.12.2006 günlü oturumda davalıya delillerini sunması için verilen kesin önel, tanık ücretleri ve tebligat masrafları gösterilmediğinden sonuç doğurmaz. Bu itibarla, davalının delil listesindeki tanıklarının Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 253 ve devamı maddeleri gereğince dinlenip değerlendirilerek sonucu itibariyle karar vermek gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ. Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma sebebine göre sair hususların incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, iş bu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oyçokluğuyla karar verildi. 03.03.2008 (pzt.)
KARŞI OY YAZISI
Mahkemece; davalıya 7.12.2006 tarihli oturumda verilen kesin süre, münhasıran delillerini ve varsa tanıklarının isim ve adreslerini bildirmesine ilişkindir. Kesin süreye ilişkin bu ara kararı, tanıkların çağrı masraflarıyla ilgili bir emri içermemektedir. Delil bildirmeye ilişkin ara kararında, tanık ücretleri ve tebligat masraflarının gösterilmesi zorunluluğu da bulunmamaktadır. Tanık listesi süresi içinde verildiğinde, bildirilen bu tanıkların duruşmaya çağrılmalarının gerektirdiği davetiye tebliğ giderleri ile yol masraflarının mahkeme veznesine tevdii için ilgili tarafa ayrıca süre verilmesi usulen mümkündür. (HUMK. m. 414) Bu bakımdan münhasıran delil ve tanık listesi verilmesine ilişkin ara kararında, tanıkların yol giderleri ile davetiye tebliğ giderlerinin göstertilmemiş olması, ara kararını geçersiz kılmaz.
Davalı, mahkemece yüzüne karşı verilen kesin süre zarfında delil listesi vermemiş ve tanıklarını bildirmemiştir. Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 159. maddesi gereği, yasanın belirttiği sürelerle hakimin kesin olarak bildirdiği süreleri geçiren taraf, bu hakkını yitirir.(HUMK. m.163) Aynı Kanunun 166. maddesi gereğince, kesin önelle son bulan hakkın yeniden kullanılması, yasal koşulların varlığı halinde eski hale getirme kararıyla mümkündür. Kesin süreyi geçiren davalının eski hale getirme isteği bulunmamaktadır. Kesin süre geçirildikten sonra verilen tanık listesinde bildirilen tanıkların dinlenmemiş olmasında bir usulsüzlük yoktur. Açıklanan nedenle, sayın çoğunluğun bozma düşüncesine katılmıyoruz.