5607 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/8084 Esas 2020/733 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/8084
Karar No: 2020/733
Karar Tarihi: 03.02.2020

5607 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/8084 Esas 2020/733 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Malen sorumluya ait nakil aracı yasal şartları oluşmadığından müsadere edilmediği için, malen sorumlu vekilinin sanık hakkında kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz talebi reddedildi. Ancak, sanık hakkında kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz talepleri reddedilmedi. Kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak sanık hakkında hak yoksunluklarına hükmedilmiş olsa da, Anayasa Mahkemesi'nin kararı göz önünde bulundurularak hak yoksunluklarının uygulanması infaz aşamasında dikkate alınabileceği belirtildi. Tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, yükletilen suçun sanık tarafından işlendiği, eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu tespit edildi. Ancak, 6183 sayılı Kanun'un 106. maddesindeki terkin edilmesi gereken tutardan az olan 8 TL yargılama giderinin devlet tarafından karşılanması gerektiği halde sanıktan tahsil edilmesi hukuka aykırı bulunarak hükmün BOZULMASINA karar verildi. Bu aykırılık yeniden yargılama yapmaya gerek kalmaksızın düzeltilebileceğinden, 1412 sayılı CMUK'nın 322. maddesi uyarınca hükümden yargılama giderine ilişkin fıkranın çıkarılarak yerine
19. Ceza Dairesi         2019/8084 E.  ,  2020/733 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : 5607 Sayılı Kanuna Aykırılık
    HÜKÜM : Mahkumiyet


    Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
    I)Malen sorumlu vekilinin sanık hakkında kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
    Malen sorumluya ait olan ve suçta kullanılan nakil aracının, yasal şartları oluşmadığından müsadere edilmediği anlaşılmakla, malen sorumlunun temyizinde hukuki yarar bulunmadığı gözetilerek, vaki temyiz talebinin 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi gereğince yürürlükte bulunan CMUK"nin 317. maddesi uyarınca, tebliğnameye uygun olarak, REDDİNE,
    II)Sanık hakkında kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz taleplerinin incelenmesinde;
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesi uyarınca hak yoksunluklarına hükmedilmiş ise de, 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı da nazara alınarak anılan maddede öngörülen hak yoksunluklarının uygulanması infaz aşamasında dikkate alınabileceğinden bozma nedeni yapılmamıştır.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    Yükletilen suçun sanık tarafından işlendiğinin kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
    Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanun’da öngörülen suç tipine uyduğu,
    Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
    Ancak,
    6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 106. maddesindeki terkin edilmesi gereken tutardan az olan 8 TL yargılama giderinin, CMK"nin 324/4. maddesi uyarınca Devlet Hazinesine yüklenmesine karar verilmesi gerekirken, sanıktan tahsiline karar verilmesi,
    Kanuna aykırı ve sanık ile katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün BOZULMASINA, bu aykırılık yeniden yargılama yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte olduğundan, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 322. maddesi uyarınca hükümden yargılama giderine ilişkin fıkranın çıkarılarak yerine "Yargılama giderinin, 6183 sayılı Kanun"un 106. maddesinde belirlenen sınırın altında kalması nedeni ile 5271 sayılı CMK"nin 324/4. maddesi uyarınca kamu üzerinde bırakılmasına," ibaresinin yazılması suretiyle, başkaca yönleri kanuna uygun bulunan hükmün, tebliğnameye uygun olarak DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 03/02/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.







    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.