7. Ceza Dairesi Esas No: 2019/3797 Karar No: 2021/9310 Karar Tarihi: 08.09.2021
5607 sayılı Yasaya aykırılık - Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2019/3797 Esas 2021/9310 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir kararda, sanık hakkında 5607 sayılı yasa kapsamında hüküm tesis edildiği ancak uygulama aşamasında hatalar yapıldığı gerekçesiyle kararın bozulduğu belirtiliyor. Kararda, sanığın suç tarihinde yürürlükte olan yasanın ilgili maddeleri dikkate alınmadan ceza belirlendiği, etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale gelmesiyle ilgili yasal koşulların gözetilmemesi, cezanın artırılması gereken durumların değerlendirilmemesi gibi hataların yapıldığı ifade ediliyor. Kararda geçen kanun maddeleri ise şöyle belirtiliyor: 5607 sayılı Yasaya aykırılık suçu için 3/5, 3/10, 3/18 (son cümle), 3/22; müsadere için 54/1, 54; ve etkin pişmanlık uygulaması için TCK'nın 5237 sayılı 7. maddesi, 7242 sayılı Yasaya eklenen 63. madde ve 5607 sayılı Yasanın geçici 12. maddesinin 2. fıkrası.
7. Ceza Dairesi 2019/3797 E. , 2021/9310 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
MALEN SORUMLU : ... SUÇ : 5607 sayılı Yasaya aykırılık HÜKÜM : Hükümlülük, müsadere Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü; 1-Sanık hakkında suç tarihinde yürürlükte bulunan ve 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Yasanın 89. maddesiyle değişik 5607 sayılı Yasanın 3/18-son cümle delaletiyle anılan Yasanın 3/5. maddesi uyarınca temel ceza belirlendikten sonra aynı Yasanın 3/10. ve 3/22. maddeleri gereğince uygulama yapılması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm tesisi, 2-Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla, 5237 sayılı TCK"nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. Fıkrası gözetilerek ilgili hükümlerin yasal koşullarının oluşup oluşmadığının saptanması ve sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu, 3-Sanıkların ele geçirilen kaçak eşyanın değerinin fahiş olduğu dikkate alınarak sanık hakkında tayin edilen cezanın 5607 sayılı Yasanın 3/22. Maddesi uyarınca artırılması gerektiğinin gözetilmemesi, 4-Suçta kullanılan nakil aracının ise TCK"nun 54/1. maddesi uyarınca müsaderesine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde TCK"nun 54. maddesi uyarınca müsaderesine hükmedilmesi, 5-TCK"nun 53. maddesinin uygulanması açısından 24.11.2015 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı gün yürürlülüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı kararı gözönünde bulundurularak hüküm oluşturulmasının gerektiğinin gözetilmemesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafii ve malen sorumlunun temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, CMUK"nun 326/son maddesi uyarınca sanığın cezada kazanılmış hakkının saklı tutulmasına, 08/09/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.