Abaküs Yazılım
4. Daire
Esas No: 2020/3559
Karar No: 2021/3679
Karar Tarihi: 30.06.2021

Danıştay 4. Daire 2020/3559 Esas 2021/3679 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2020/3559
Karar No : 2021/3679

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : Tasfiye Halinde … Düğme Aksesuar Bijuteri İç ve Dış Ticaret Limited Şirketi
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı tarafından, 2017 takvim yılı 1 ila 3 dönemlerine ait katma değer vergisi beyannamesinin ihtirazi kayıtla verilmesi üzerine tahakkuk eden damga vergileri, dönemlerine ait katma değer vergileri ve gecikme faizleri ile aynı dönemler için kesilen vergi ziyaı cezalarının kaldırılması istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... Vergi Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; davacının ikinci bir beyanname vermeye zorlandığı, dava konusu tahakkukların ve kesilen cezaların bu zorlama sonucu verilen beyanlara dayandığı, idarenin mükellefleri ikinci bir beyanda bulunmaya zorlama hak ve yetkisinin bulunmadığı, idarece faturanın sahte olduğu iddia ediliyor ise vergi incelemesi yapılarak somut verilerle belgenin sahteliğinin ortaya konulması gerektiğinden dava konusu işlemlerde hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Danıştay bozma kararına uyularak, ihtirazi kayıtla verilen düzeltme beyannamelerine konu faturaları düzenleyen ... ...İç ve Dış Tic. Ltd. Şti. hakkında düzenlenen … tarih ve … sayılı vergi tekniği raporundan söz konusu mükellefin yalnızca sahte fatura ticaretinde bulunduğunun ve düzenlediği tüm faturaların sahte ve muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belge olduğunun ihtimal ve varsayımdan öte somut ve inandırıcı deliller ile ortaya konulması gerektiği, uyuşmazlık konusu dönemde adı geçen mükellefin hiçbir ticari faaliyetinin bulunmadığı somut olarak ortaya konulmadığından dava konusu tahakkuklarda ve kesilen vergi ziyaı cezalarında hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle istinaf başvurusuna konu Vergi Mahkemesi kararında Kanunda sayılan kaldırma nedenlerinin bulunmadığı ve davalı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı İdare tarafından, dava edilen işlemin yerinde ve hukuka uygun olduğu, kabule ilişkin mahkeme kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.
TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 3/B maddesinde, vergilendirmede vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas olduğu, 134. maddesinin 1. fıkrasında, vergi incelemesinden maksadın, ödenmesi gereken vergilerin doğruluğunu araştırmak, tespit etmek ve sağlamak olduğu kurala bağlanmış, 359. maddesinin (b) bendinde ise gerçek bir muamele veya durum olmadığı halde bunlar varmış gibi düzenlenen belgeler, sahte belge olarak tanımlanmıştır.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu'nun 29. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde; mükelleflerin, yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan katma değer vergisinden, bu Kanunda aksine hüküm olmadıkça faaliyetlerine ilişkin olarak, kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen katma değer vergisinin indirilebileceği hükme bağlanmıştır.
Katma değer vergisi, bünyesinde yer alan indirim müessesesiyle yansıtılabilir bir vergidir. Katma değer vergisi sisteminde mükellef ve sorumlu; üretim ve dağıtım kademeleri içinde, verginin tahsiline, indirimlerin yapılmasına, beyan edilip ödenmesine aracılık eder. Bu bakımdan indirim, mükellefiyete bağlı bir görev olduğu kadar aynı zamanda bir haktır. Katma değer vergisinde genel prensip, vergiye tabi teslimler üzerinden hesaplanan vergiden, alış faturalarında gösterilen verginin indirilmesidir. Katma değer vergisi indirimi hakkından yararlanabilmek için Kanun bazı şartların varlığını öngörmüştür. Bu şartların bir kısmı esasa, bir kısmı ise şekle ilişkindir. Katma değer vergisi, vergiyi doğuran olayın gerçekleşmesi halinde, zincirleme olarak kendi içinde otokontrol sistemi taşımaktadır.
Kayıt ve belge nizamına uyulması ve faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanması halinde, mal teslimi veya hizmet ifasına bağlı olarak tahsil edilen katma değer vergisinden, mükelleflerin kendilerine yapılan teslim ve ifaya ilişkin olarak ödedikleri katma değer vergisini indirmeleri mümkün olup, aksi durumda, faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanmadığının tespiti halinde, bu faturalarda yer alan katma değer vergisinin indirimi mümkün bulunmamaktadır.
Buna göre, alış belgelerinde yer alan katma değer vergisinin indirim konusu yapılabilmesi için, alış faturası ya da benzeri vesikalarda ayrıca gösterilmesi ve bu vesikaların kanuni defterlere kaydedildiğinin tevsik edilmesinin yanında, söz konusu belgelerin gerçeği yansıtması da gerekmektedir.
Yukarıda aktarılan mevzuat hükümlerine göre, uyuşmazlığın esasını, davacıya anılan faturaları düzenleyen firmanın düzenlediği faturaların, gerçek bir mal ve hizmet satışını içerip içermediği, dolayısıyla sahte olup olmadığı hususlarının tespiti oluşturmakta olup, uyuşmazlığın çözümü için söz konusu belgelerin hukuki mahiyetinin anlaşılabilmesi bakımından, bu belgeleri tanzim eden mükellef hakkında yapılan incelemeler sonucunda tespit edilen hususların irdelenmesi gerekmektedir.
Davacının fatura aldığı Merter Vergi Dairesi mükellefi ... İç ve Dış Tic. Ltd. Şti.hakkında düzenlenen … tarih ve … sayılı vergi tekniği raporunda özetle; tuhafiye ürünleri toptan ticareti işi ile faaliyete başladığı, 21/12/2016 tarihinde tasfiyeye girdiği, 2016 yılı yevmiye, defteri kebir ve envanter defterlerinin tasdikli olduğu, 25/11/2014 tarihli yoklamada "işyerinin 70 m2 olduğu kira bedelinin 1.450,00-TL olduğu, tekstil aksesuarları toptan satışı yapmak üzere faaliyete başladığı, işyerinde demirbaş büro malzemeleri ile rafların bulunduğu" tespitlerinin yapıldığı, 24/02/2015 tarihli yoklamada, "tespit anında işyerinde muhtelif emtianın bulunduğu, demirbaş büro malzemelerinin bulunduğu, işyerinin 80 m2 olduğu kira bedelinin 2.250,00-TL olduğu" tespitlerinin yapıldığı, 03/08/2015 tarihli yoklamada "mükellefin faal olduğu, faaliyetinin tekstil aksesuarları toptan satışı olduğu, işyerinin 90 m2 olduğu kira bedelinin 1.450,00-TL olduğu, mükellefin satışa konu emtiaları ithalatçıdan temin ettiği, deposunun bulunmadığı, satışların genelde ...Ltd. Şti.'ne yapıldığı, işyerinde iki kişinin çalıştığı, işyerinde demirbaş büro malzemeleri ile rafların bulunduğu" tespitlerinin yapıldığı, 2016 takvim yılı katma değer vergisi matrahı 17.209.208,10-TL olarak bildirildiği, ödenmesi gereken katma değer vergisi çıkmadığı, vadesi geçmiş vergi aslı borcunun 85.323,57-TL, ödenen vergi aslı borcunun 42.437,44-TL olduğu, mükellefin 2014 ve 2015 yılları için 6736 sayılı Kanun kapsamında matrah artırımında bulunduğu, 2016 yılı Ba formunda satın alınan mal/hizmet tutarının 10.525.942,00-TL olduğu, Bs formunda mal/hizmet tutarının 10.623.862,00-TL olduğu, çalışan işçiler ... ve ...'nun şahıslarına ait işyerleri olmasına rağmen ...İç ve Dış Tic. Ltd. Şti.'nin çalışanı olarak sigorta primlerinin yatırıldığı, mükellef kurumun mal/hizmet satışında bulunduğu mükellefler nezdinde yapılan karşıt tespitlerde ...Düğme Aksesuar Bij. İç ve Dış Tic. Ltd. Şti.’nin temsilcisi ...'nun tarafından 02/06/2016 tarihli karşıt tespit tutanağında özetle, 2015 yılında mal alışlarının olduğu, 2016 yılında tutanak tarihi itibariyle mal alışı gerçekleştirilmediği, bütün ödemelerin çek veya banka havalesi yoluyla yapıldığı; 15/05/2017 tarihli karşıt tespit tutanağında özetle, 2015 yılından itibaren ...ile çalıştıklarını, mal bedellerinin tamamının ödenmediği, yaklaşık 8.000.000,00-TL borcu olduğunu; 12/04/2016 tarihli ifade tutanağında özetle, ...Aksesuarın çalışanı olduğunu, 2015 yılında üç ay kadar ...Aksesuar’ın sahibi ...’e yardım ettiğini, kendisiyle dost olduğunu, piyasayı …’den daha iyi bildiğini, mal alışlarında ...’e aracı olduğunu beyan ettiği; çalışan ...’ın 02/06/2016 tarihli ifade tutanağında özetle, kendisinin şirket sahibi olduğunu, ...adına pazarlama yaptığını, halen ...adına çalışmaya devam ettiğini, maaşını elden ...’den aldığını, ...’nun dünürü olduğunu beyan ettiği, mükellef kurumun emtia alışında bulunduğu bir kısım mükelleflerin aynı adreste faaliyette bulunduğu, şirketin keşide ettiği çeklerin ciro zincirleri incelendiğinde, ciro zincirlerindeki mükelleflerin ve çeklerin tahsilatını gerçekleştiren mükelleflerin aynı olduğu ve çeklerin tahsilatını gerçekleştiren kişilerce tahsilatı yapılan tutarların bir kısmının ciro zinciri içerisinde yer alan mükelleflerin bir kısmından mal/hizmet alışında bulunan firmaya çek keşide etmek suretiyle geri gönderildiği, ...’nun ticaretini yaptığı emtiayı piyasadan daha az maliyetle almak yerine yüksek tutarda ...İç ve Dış Tic. Ltd. Şti.’den satın almasının ticari teamüllere uygun olmadığı, ...İç ve Dış Tic. Ltd. Şti.’nin mal satışında bulunduğu mükelleflerin Ba-Bs bildirimleri takibi suretiyle satılan emtiaların tekrar ...İç ve Dış Tic. Ltd. Şti. tarafından alındığı, şirketin emtia satışının ticari faaliyet kapsamında mal ve hizmet satışı olmadığı kanaatine varıldığı, firmanın düzenlediği tüm faturaların komisyon karşılığı düzenlenmiş sahte faturalar olduğu tespitlerine yer verilmiştir.
Yukarıda belirtilen tespitlerin bir bütün halinde değerlendirilmesinden, şirket bünyesinde çalışan olarak gösterilen aralarında davacının da olduğu kişilerin kendilerine ait şirketlerinin bulunduğu, şirketin emtia alımında bulunduğu bir kısım mükelleflerin aynı adreste faaliyet gösterdiği, mükellefin kaydi olarak yüksek satış hacmine sahip görünmesine rağmen anılan hasılatı gerçekleştirebilecek kapasiteye sahip olmadığı, vergisel yükümlülük lerini yerine getirmediği hususları bir arada değerlendirildiğinde şirket tarafından davacıya düzenlenen söz konusu faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanmadığı sonucuna ulaşıldığından, Mahkeme kararının kaldırılması istemiyle yapılan istinaf başvurusunun reddine dair Bölge İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1.Temyiz isteminin kabulüne,
2.Temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3.Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Vergi Dava Dairesine gönderilmesine, 30/06/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi