10. Hukuk Dairesi 2013/15900 E. , 2014/9148 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Devrek 1. Asliye Hukuk(İş) Mahkemesi
Tarihi :29.11.2012
No :2008/13-2012/432
Dava, rücuen tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamında belirtilen gerekçelerle asıl ve birleşen davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, taraf avukatları tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
Davacı Kurum, asıl ve birleşen davada, 10.08.2000 tarihinde meydana gelen iş kazası sonucu yaralanan sigortalıya bağlanan gelir ve yapılan ödemelerin rücuen tazminini talep etmiş olup; Mahkemece, bina sahibi davalı Satılmış’a %10, taşeron davalı Rıza’ya %60, kazalıya %30 kusur verilen rapora itibar edilerek,davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Eldeki dosya kapsamına göre, müfettiş tahkikatı sonucu S.. K.. adına işyeri tescili yapılarak, prim ve gecikme zammı tahakkuk ettirilmesi işleminin iptaline ilişkin görülen davada, davalılar arasında çatının aktarılması işinin yapılması konusunda anlaşma yapıldığı ve çatı onarım işinin davalı Rıza’ya istisna akdi çerçevesinde verildiği, davalı Satılmış"ın işveren olmadığından bahisle işyeri tesciline ilişkin kurum işleminin iptaline, yersiz primlerin iadesine dair verilen kararın Yargıtay denetiminden geçerek kesinleştiği, yine tazminat davasında da bozma ilamında, kesinleşen mahkeme kararı uyarınca Satılmış’ın işveren olmadığı ve Rıza’nın işveren olduğunun kabulü gerektiğine yönelik inceleme yapılması gerektiğinin belirtildiği anlaşılmaktadır.
Yukarıda yapılan açıklamalar ışığında, somut olayda davalı Satılmış’ın işveren olmadığı belirgin olmakla aleyhine açılan davanın reddi gerekirken, yeterince denetim ve gözetim yapmadığından bahisle kusur veren rapora itibar edilmesi isabetsiz bulunmuştur. O halde yapılması gereken iş; davalı Ramazan’ın işveren olduğu gözetilerek olayın oluşuna göre hangi önlemlerin alınması gerekeceği, bu önlemlerin işverence alınıp alınmadığı ve alınmış önlemlere sigortalının uyup uymadığı ve dayanağı mevzuat hükümleri ayrıntılarıyla irdelenerek, iş kazasının olduğu meslek kolu ile iş ve işçi güvenliği konusunda uzman bilirkişi kurulundan alınacak kusur raporu ve 506 sayılı Yasanın 26. maddesi kapsamında yapılacak değerlendirme ile hasıl olacak sonuç uyarınca bir karar verilmelidir.
Kabule göre de; isteme konu edilen sosyal yardım zammı ödemesinin yapılan hesaplamada dikkate alınmaması, bağlanan gelirin tahsis onay tarihi hususunda mevcut çelişkinin giderilmemesi, isabetsizdir.
Mahkemece, açıklanan maddi ve hukuki ilkeler gözetilerek, bir karar verilmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, taraf avukatlarının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istem halinde davalılara iadesine, 28.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.