6. Ceza Dairesi 2017/527 E. , 2019/5789 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Yağma, kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
28.01.2016 tarihli gerekçeli kararda, kamu davasını açan iddianame olarak; ""15/09/2015 gün ve 2015/8383 Esas numaralı"" iddianame yerine, Cumhuriyet Başsavcılığınca iadeye konu edilen 02/09/2015 gün ve 2015/7881 Esas numaralı iddianamenin gösterilmesi, yerinde düzeltilmesi olanaklı maddi yazım hatası olarak kabul edilmiştir.
Diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1- Olayın hemen akabinde, isteği üzerine sanık tarafından suça konu cep telefonu kendisine iade edilen, 10.11.2015 günlü oturumda da, sanığın abisi tarafından elden ödenen 20 TL para ile zararı giderilen mağdurdan, soruşturma aşamasında kısmi iadeye rızasının bulunup bulunmadığı sorulup, sonucuna göre sanık hakkında etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması gerektiği düşünülmeden, yazılı şekilde hüküm kurulması,
2- Mağdur ...’in, 22.08.2015 günü kollukta verdiği ifadede özetle; ""...Bana "2 TL var mı?" dedi, ben de "Param yok" dedim. Bunun üzerine şahıs bana "Gel biraz" dedi, ben de korktum ve şahısla ... Sokak içerisine girdim. Şahıs sokak içerisinde iken üzerimi aradı ve arka cebimde olan 15 TL param ile ön cebimde olan Turkcell T 50 marka telefonumu aldı ve yürüyerek gidince ben şahsın yanına gidip telefonumu istedim; şahıs vermedi. Ancak ben birkaç kez ısrarla telefonumu isteyince
şahıs önce cebinden çıkardığı siyah bir bıçağı bana gösterip "Uzatma git" dedi. Ben tekrar ısrarla telefonu isteyince şahıs telefonumu bana geri verdi. Ancak paramı vermedi ve yanımdan gitti..."" dediği;
10/11/2015 günlü oturumda ise; ""...İşten dönüyordum, gece saatleri idi. Huzurdaki sanık yolumu kesti, benden para istedi, biraz konuştuk; bana bir bıçak gösterdi, telefonumu aldı; sokak sonuna kadar yürüdük, telefonumu geri istedim, aldım ve ayrıldık, cebimde 15 TL vardı, onu da aldı"" dediği; sorulması üzerine ise; ""Önce üzerimi aradı, 15 TL paramı aldı. Bıçağı çıkarmıştı, sonra telefonumu aldı, sonra bıçağı cebine koydu. Beraber sokağın sonuna kadar yürüdük; telefonumu geri istedim verdi, tüm paramı aldı"" şeklinde beyanda bulunduğu; aynı oturumda hazır bulunan sanığa, aşamalardaki savunması ile mağdurun beyanlarına karşı savunması sorulduğunda; ""Elimde bıçak yoktu, ben ceplerini de aramadım, kendisinden 5 TL istedim, kendisi çıkarıp verdi. Çıkarırken öbür cebinden telefonunu da çıkarıp verdi. Amacım gasp değildi."" diyerek atılı suçlamayı kabul etmediğini ileri sürdüğü dikkate alındığında;
Tamamı sözlü yargılamadan oluşan dava dosyasında, öncelikle mağdur ...’in, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçuna ilişkin olarak aşamalarda değişerek gelişen, birbiri içerisinde bir ölçüde kendi kendine çelişen beyanları arasındaki açık aykırılıklar giderilip, sonucuna göre olayda, sanığın mağdura yönelik yağma suçu yanısıra, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunu işleme kastı ile geliştirdiği bir eyleminin bulunup bulunmadığının takdiri gerektiği düşünülmeden, eksik yargılamayla yetinilip, yerinde yeterli olmayan gerekçeyle yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kabule göre de; eylemini bıçak ile gerçekleştiren sanık hakkında uygulama yapılırken, TCK"nin 109/3-a maddesinin karar yerinde gösterilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... savunmanının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye kısmen uygun olarak BOZULMASINA, 26/11/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.