
Esas No: 2014/11173
Karar No: 2018/4351
Karar Tarihi: 07.06.2018
Tefecilik - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2014/11173 Esas 2018/4351 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Tefecilik
HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
01/06/2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı TCK"nın 241. maddesinde atılı suçun; "Kazanç elde etmek amacıyla başkasına ödünç para veren kişi, ..." biçiminde tanımlandığı, bu düzenlemeye göre suçun oluşması için sanığın yalnızca bir kişiye ödünç para vermesi yeterli olup, bu işi meslek haline dönüştürüp dönüştürmemesinin öneminin bulunmadığı, tefecilik suçunun ekonomi, sanayi ve ticarete ilişkin suçlar bölümünde topluma karşı suçlar kısmı içinde bulunduğu, 5237 sayılı Yasanın 43/1. maddesi, suçun mağdurunun aynı kişi olmasını suçun zorunlu unsuru haline getirmiş iken, 08/07/2005 tarihinde yürürlüğe giren 5377 sayılı Kanunun 6. maddesi ile anılan madde ve fıkraya eklenen "Mağduru belli bir kişi olmayan suçlarda da bu fıkra hükmü uygulanır." hükmü ile zincirleme suçun kapsamının genişletildiği ve mağduru aynı kişi olsun ya da olmasın maddenin son fıkrasındaki istisnalar dışındaki tüm suçlarda zincirleme suç hükümlerinin uygulanmasının mümkün hale getirildiği, bu nedenle suçun temadi ettiğinden ve birden fazla kişiye ödünç para verilmesinin tek suç oluşturduğundan bahsedilemeyeceği, ancak suçun zincirleme olarak işlenmesinin olanaklı olduğu gözetildiğinde;
Telekomünikasyon ekipman parçaları satışı yapan sanık ..."ın belirli bir faiz karşılığında muhtelif kişilerin nakit ihtiyacını karşılamak amacıyla post cihazlarından ödünç para vererek tefecilik suçunu işlediği iddia ve kabul edilen olayda; UYAP kayıtlarına göre, sanık hakkında 05/04/2013 tarihli iddianameyle açılan kamu davasında 16/05/2012 tarihinde işlediği iddia edilen tefecilik suçundan Konya 10. Asliye Ceza Mahkemesinin 2013/333 E. 2015/454 K. sayılı kararı ile mahkumiyetine karar verildiği, temyize konu iş bu dosyadaki suç tarihinin 05/12/2012, iddianame tarihinin ise 10/01/2013 olması karşısında belirtilen dosyanın akıbeti araştırılarak derdest ise davaların birleştirilmesi, kesinleşmişse onaylı örneğinin getirilmesi suretiyle iddianame ve suç tarihlerine göre hukuki kesintinin gerçekleşip gerçekleşmediği, suçun teselsül edip etmediği, zincirleme şekilde işlenmiş olması durumunda mahsup hükümlerinin uygulanma imkanının olup olmadığının tartışılmasından sonra, sanığın hukuki durumunun tayin ve takdir edilmesi gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı, katılan Hazine vekilinin ve sanık müdafiin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 07/06/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.