9. Hukuk Dairesi 2011/6103 E. , 2013/12212 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
DAVA : Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti, fazla mesai ücreti, hafta tatili ücreti, genel tatil ücreti ile vergi iadesi alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, davalıya ait işyerinde 01/03/2004 ile 01/11/2006 tarihleri arasında kesintisiz çalıştığını ancak çalışmalarının 2005 Ocak ayından itibaren SGK"ya bildirildiğini, işyerinde haftada 6 gün, günde 12 saatten az olmamak üzere ve ayda ortalama iki pazar günü de 08.00 ile 18.00 saatleri arasında çalışma yapıldığını, fazla mesailerinin ödenmediğini, yıllık izinlerin kullandırılmadığını, işverenin bir süredir davacıya işi bırakması için baskı yaptığını, en son da davalının işi bırak git diyerek herhangi bir neden göstermeden iş akdini feshettiğini iddia ederek kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti, fazla mesai, hafta tatili, genel tatil ücreti ve vergi iadesi alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının SGK kayıtlarında belirtilen sürelerde çalıştığını, davacının işyerinde fazla mesai yapmaya zorlanmadığını, şirketin anahtarının davacıda da olduğunu, davacının işyerinde kaldığı sürelerde şahsi işlerini de yaptığını, yıllık izinlerin muntazam kullandırıldığını, genel tatil ve hafta tatillerinde şirketin kapalı olduğunu, davacının işyerini kendisinin 15 gün önce terk ettiğini, arkadaşı ile şirket kurduğunu, haksız rekabet yaptığını, vergi iadesinin sebebinin şirkete olan borçları ile ilgili olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Hüküm süresi içerisinde taraflarca temyiz edilmiştir.
E) Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- İş sözleşmesinin sona erme şekli taraflar arasında çekişmelidir.
Davacı, işverence haksız olarak işten çıkarıldığını ileri sürerek tazminat talebinde bulunmuş, davalı işveren ise işçinin işyerini terkederek aynı alanda iş yapan bir işyeri açtığını, tarafınca gerçekleştirilen bir fesih bulunmadığını savunmuş, yerel mahkemece iddiaya değer verilerek kıdem ve ihbar tazminatının kabulüne karar verilmiş ise de iş sözleşmesinin 01.11.2006 tarihinde sona erdiği, davacının davalı işverenle aynı alanda faaliyet gösteren işyerini kurduğu ancak bu şirketin kuruluşu ile ilgili olarak vergi kaydının iş sözleşmesi devam ederken gerçekleştiği, bu durumda davacının çalıştığı sırada şirket kurma hazırlıklarına girdiği anlaşılmakta olup, işverenin işçinin sebepsiz yere işi terkettiği yolundaki savunmasına bu nedenle değer verilerek, işçi tarafından da işten ayrılırken haklı bir fesih sebebine dayanılmadığı dikkate alındığında kıdem ve ihbar tazminatının reddi gerekirken kabulüne karar verilmesi hatalıdır.
3- Olağan dışı fazla çalışma ve genel tatil çalışmasını iddia eden işçi bu iddiasını ispatlamakla mükelleftir.
Davacı iddiasını ispat etmek için tanık beyanına dayanmış olup, bu konuda beyanda bulunan tanıklardan birisi davalı işyerinde hiç çalışmamış, diğer tanığın ise davacı ile birlikte çalışması sadece 8 ayı kapsamaktadır. Tanığın davacı ile birlikte çalıştığı süreler dışındaki çalışma sürelerini bilmesi mümkün olmadığından, Mahkemece fazla çalışmaya ilişkin ispat yükünü taşıyan davacının birlikte çalışma dışındaki dönemlerde fazla çalışma yaptığı iddiasını ispatlayamadığından bu sürelere ilişkin talebinin reddi gerekirken, tüm dönem için işyerinde çalışmayan ve kısmen çalışan tanık beyanına göre hesaplama yapan bilirkişi raporuna dayanılarak fazla çalışma ücreti alacağının hüküm altına alınması hatalıdır.
4- Davacı tarafça dava dilekçesinde faiz talep edilmiş olup, ıslah dilekçesinde de faiz talep ettiği gözetilmeden hüküm altına alınan alacaklara faiz yürütülmemesi hatalıdır.
5-Davacının vergi iadesinden doğan alacağının olup olmadığının tespiti amacıyla ilgili yıl için düzenlenmiş özel gider indirim bordrosunun Vergi Dairesi"ne verilip verilmediğinin sorgulanması ve davalı işverence alınan vergi iadesi olup olmadığının tespiti yapıldıktan sonra sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik araştırma ile talebin reddedilmesi hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 17.04.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.