11. Ceza Dairesi 2017/13438 E. , 2020/6403 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Sahte fatura düzenleme, Defter ve belge gizleme
HÜKÜM : Mahkumiyet, Beraat
I- Cumhuriyet savcısı ile katılan vekilinin, sanık ... hakkında sahte fatura düzenleme ile defter ve belge gizleme suçlarından verilen beraat hükümlerine yönelik temyiz taleplerinin incelenmesinde;
Yapılan yargılama sonucu, yüklenen suçların sanık tarafından işlendiğinin sabit olmadığı dosya içeriğine uygun şekilde gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olup, Cumhuriyet savcısı ile katılan vekilinin temyiz nedenleri yerinde görülmediğinden hükümlerin ONANMASINA,
II- Sanık ... hakkında defter ve belge gizleme suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik sanık müdafi ve katılan vekilinin temyiz taleplerinin incelenmesinde ;
Sanığın adli sicil kaydında, her ne kadar tekerrür uygulama koşulları oluşmamış ise de, silinme koşullarının da bulunmaması karşısında, tebliğnamede bu yönde bozma isteyen görüşe iştirak edilmemiştir.
Yapılan duruşmaya, toplanıp gerekçeli kararda gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre, sanık müdafi ile katılan vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz taleplerinin reddine, ancak;
TCK"nin 51/3. maddesine göre, cezası ertelenen sanık hakkında denetim süresinin alt sınırının hükmolunan ceza miktarından az olamayacağı gözetilmeden, ceza miktarından daha az denetim süresi belirlenmesi ve uzun süreli hapis cezası ertelenen sanık hakkında, 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Yasaya aykırı, sanık müdafi ve katılan vekilinin temyiz talepleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı Yasa"nın 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasının 4. bendinin son paragrafında bulunan “TCK 51/3 maddesi gereğince takdiren 1 yıl süre ile denetim altında tutulmasına” cümlesi ile TCK’nin 53. maddesinin uygulaması ile ilgili bölüm çıkarılarak yerlerine sırasıyla “TCK 51/3 maddesi gereğince takdiren 15 ay süre ile denetim altında tutulmasına” cümlesi ile ""Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih ve 2014/140-2015/85 sayılı iptal kararından sonra oluşan duruma göre, sanık hakkında, TCK"nin 53. maddesinin 1 ve 2. fıkraları ile 3. fıkrasının birinci cümlesinin uygulanmasına"" cümlesinin eklenmesi suretiyle, diğer yönleri yasaya uygun olan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
III- Sanık ... hakkında sahte fatura düzenleme suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik katılan vekili ve sanık müdafinin temyiz taleplerinin incelenmesinde
Sanık hakkında “2008-2009-2011 takvim yıllarında sahte fatura düzenleme” suçundan açılan kamu davasında; sanığın savunmasında şirket faaliyetine 2006 yılının ağustos ayında son verdiğini, bu tarihten sonra iş yerini devrettiği ve herhangi bir faaliyetinin bulunmadığı ancak muhasebeciye olan borcu sebebiyle belgelerini muhasebeciden geri alamadığını, düzenlenen faturaların muhasebeci ... ve yakınları tarafından düzenlenmiş olabileceğini beyan etmesi karşısında; maddi gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde belirlenmesi bakımından;
1- Sanığın yetkilisi olduğu şirket tarafından düzenlenen faturaları kullanan mükelleflerden temin edilmesi, bu faturaların sanığa gösterilerek yazı ve imzaların kendisine ait olup olmadığının sorulması, kendisine ait olmadığını ve ...’a veya yakınlarına ait olduğunu söylemesi halinde ..., ... ve ...’in açık kimlik ve adres bilgilerinin tespiti ile tanık olarak çağrılması, duruşmada çekilme hakkı hatırlatıldıktan sonra faturalar gösterilerek yazı ve imzaların kendilerine ait olup olmadığının sorulması,
2- ..., ... ve ...’in de faturalardaki yazı ve imzaların kendilerine ait olmadığını söylemesi halinde bu kişilerin temin edilecek yazı ve imza örnekleri ile faturalardaki yazı ve imzaların kime ait olduğu hususunda bilirkişi incelemesi yaptırılması,
3- Faturalardaki yazı ve imzaların sanığa ya da ..., ... ve ...’e ait olmadığının anlaşılması halinde ise,
a) Faturaları kullandığı belirlenen mükellefler hakkında karşıt inceleme raporu düzenlenip düzenlenmediğinin ilgili vergi dairesinden sorulması, düzenlenmiş ise onaylı örneğinin getirtilmesi,
b) Aynı mükellefler hakkında dava açılıp açılmadığının araştırılması, dava açılmış ise dosyalarının getirtilip incelenerek ilgili belgelerin onaylı örneklerinin dosyaya alınması,
c) Faturaları kullanan şirket yetkilileri veya kişilerin tanık sıfatıyla duruşmaya çağrılarak CMK’nin 48. maddesi uyarınca çekinme hakları hatırlatıldıktan sonra sözü edilen faturaları hangi hukuki ilişkiye dayanarak kimden aldıkları, sanığı tanıyıp tanımadıkları ve faturaların düzenlenmesi konusunda sanığın bir iştiraki bulunup bulunmadığının sorulması,
Sonucuna göre tüm deliller birlikte tartışılarak sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken eksik araştırma ve inceleme ile mahkumiyet hükmü kurulması,
4- Kabule göre de; 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesi’nin 08.10.2015 tarihli 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafi ve katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden 5320 sayılı Kanun’un 8/1 maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin321. Maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA, 04.11.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.