Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/3598
Karar No: 2020/2884
Karar Tarihi: 18.06.2020

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2017/3598 Esas 2020/2884 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2017/3598 E.  ,  2020/2884 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ: TAPU İPTALİ-TESCİL-BEDEL


    Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil, bedel davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ..."in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
    -KARAR-
    Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin olup; yargılama aşamasında ıslahla bedel isteğine dönüştürülmüştür.Davacı, miras bırakanları ... ve ..."nin kayden paydaşı bulundukları 1099 ada 12 parsel sayılı taşınmazdaki 6 numaralı bağımsız bölümü davalı ..."e satış suretiyle temlik ettiklerini, yapılan işlemin mirasçıdan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek, tapu iptali ve tescile karar verilmesini istemiş, yargılama aşamasında davalının taşınmazı üçüncü kişiye satış yoluyla devretmesi üzerine verdiği 13.06.2014 tarihli dilekçesiyle davasını ıslah ederek talebini bedele dönüştürmüştür.Davalı, zamanaşımı itirazı ile birlikte satışın gerçek olduğunu, iş hayatında sıkıntılar yaşayan muris ..."in çekişmeli taşınmazı satmak istediğini bildirmesi üzerine bedelini ödeyip satın aldığını ve murislere kiraladığını, mirasbırakan ..."nin ölümünden önce geçirdiği rahatsızlık esnasında aralarındaki eski dostluğa dayanarak sağlık masraflarını karşıladığını, bu durumun da taraflar arasındaki samimiyetin delili olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, muvazaa iddiasının kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Dosya içeriği ve toplanan delillerden; 1917 doğumlu miras bırakan ..."in 23.02.2006 tarihinde ve 1928 doğumlu muris ..."nin 27.06.2012 tarihinde ölümleriyle geriye tek mirasçıları olarak 21.03.1989 tarihinde evlat edindikleri davacı kızları ..."ın kaldığı, miras bırakanlar ...ve ..."nin 1/2 oranında paydaş oldukları 1099 ada 12 parsel sayılı taşınmazdaki 6 numaralı bağımsız bölümü 18.11.1991 tarihinde satış suretiyle davalı ..."e temlik ettikleri, davalının da dava tarihinden sonra üçüncü kişiye satış yoluyla devrettiği görülmektedir.Bilindiği üzere; uygulamada ve öğretide "muris muvazaası" olarak tanımlanan muvazaa, niteliği itibariyle nisbi (mevsuf-vasıflı) muvazaa türüdür. Söz konusu muvazaada miras bırakan gerçekten sözleşme yapmak ve tapulu taşınmazını devretmek istemektedir. Ancak mirasçısını miras hakkından yoksun bırakmak için esas amacını gizleyerek, gerçekte bağışlamak istediği tapulu taşınmazını, tapuda yaptığı resmi sözleşmede iradesini satış veya ölünceye kadar bakma sözleşmesi doğrultusunda açıklamak suretiyle devretmektedir.Bu durumda, yerleşmiş Yargıtay içtihatlarında ve 1.4.1974 tarihli 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında açıklandığı üzere görünürdeki sözleşme tarafların gerçek iradelerine uymadığından, gizli bağış sözleşmesi de Türk Medeni Kanunu"nun (TMK) 706., Türk Borçlar Kanunu"nun (TBK) 237. (Borçlar Kanunu"nun (BK) 213.) ve Tapu Kanunu"nun 26. maddelerinde öngörülen şekil koşullarından yoksun bulunduğundan, saklı pay sahibi olsun veya olmasın miras hakkı çiğnenen tüm mirasçılar dava açarak resmi sözleşmenin muvazaa nedeni ile geçersizliğinin tespitini ve buna dayanılarak oluşturulan tapu kaydının iptalini isteyebilirler.
    Hemen belirtmek gerekir ki; bu tür uyuşmazlıkların sağlıklı, adil ve doğru bir çözüme ulaştırılabilmesi, davalıya yapılan temlikin gerçek yönünün diğer bir söyleyişle miras bırakanın asıl irade ve amacının duraksamaya yer bırakmayacak biçimde ortaya çıkarılmasına bağlıdır. Bir iç sorun olan ve gizlenen gerçek irade ve amacın tespiti ve aydınlığa kavuşturulması genellikle zor olduğundan bu yöndeki delillerin eksiksiz toplanılması yanında birlikte ve doğru şekilde değerlendirilmesi de büyük önem taşımaktadır. Bunun için de ülke ve yörenin gelenek ve görenekleri, toplumsal eğilimleri, olayların olağan akışı, mirasbırakanın sözleşmeyi yapmakta haklı ve makul bir nedeninin bulunup bulunmadığı, davalı yanın alım gücünün olup olmadığı, satış bedeli ile sözleşme tarihindeki gerçek değer arasındaki fark, taraflar ile miras bırakan arasındaki beşeri ilişki gibi olgulardan yararlanılmasında zorunluluk vardır.Somut olaya gelince; tüm bu olgu,delil ve özellikle tanık beyanları yukarıda açıklanan ilkelerle birlikte değerlendirildiğinde; mirasbırakanların satış tarihinde satışa ihtiyaçlarının bulunmadığı, her iki murisin de temlik tarihi olan 18.11.1991"den ölüm tarihlerine kadar çekişmeli meskende oturdukları, tek mirasçı konumundaki davacının murislerinin istemediği bir evlilik yapması nedeniyle murisleri ile arasının açıldığı, davalı ..."in ailenin yakın dostu olduğu anlaşılmakta olup; bu durumda, murislerin tek mirasçıları olan davacıdan mal kaçırma amacıyla hareket ettikleri ve temlikin muvazaalı olduğu sonucuna varılmaktadır.Hal böyle olunca, davacının bedel isteğinin kabulüne karar verilmesi gerekirken; yanılgılı değerlendirmeyle, davanın reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.
    Davacının yerinde bulunan temyiz itirazlarının kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 18.06.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi