11. Hukuk Dairesi 2018/2167 E. , 2019/7208 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
(ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ SIFATIYLA)
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada Kemer 1. Asliye Hukuk Mahkemesince verilen 26/10/2017 tarih ve 2007/527-2017/409 sayılı kararın Yargıtayca duruşmalı olarak incelenmesi asıl ve birleşen davada davacı vekili ile davalı ... vekili tarafından istenmiş olduğu anlaşılmakla, duruşma için belirlenen 12.11.2019 günü başkaca gelen olmadığı yoklama ile anlaşılıp, hazır bulunan asıl ve birleşen davada davalı ... vekili Av. ..., Av. ..., asıl ve birleşen davada davacı vekili Av. ..., birleşen davada davalı ... ve Özbay Turizm ve Ticaret A.Ş. vekili Av. ... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davacı şirketin bir aile şirketi olduğunu ve aile fertlerinin yurt dışında (Hollanda) ikamet ettiklerini, davalı ...’ın diğer ortakların bilgisi ve onayı dışında onların imzalarını taklit ederek genel kurul yaptığını ve kendisini tam yetkili yönetim kurulu başkanı olarak gösterdiği ve kendisini tam yetkili kıldığını, şirket yönetim kurulu başkanı sıfatı ile de kendi imzası ile şirketi kendisine borçlandırdığını, buna göre borçlunun da kendisi, alacaklının da kendisi olduğunu, davalı ... tarafından tanzim edilenbonoların diğer davalı ...’a ciro edildiğini, diğer davalı ...’ın da Ankara 31. İcra Müdürlüğü’nün 2001/4788 Esas sayılı dosyası ile bu senetleri takibe koyduğunu ve takibe konulan bu senetlerden dolayı davacı şirketin Kemer ...Beldesi"nde bulunan Beldiana isimli otelin satışı için Kemer İcra Müdürlüğü’ne 2007/59 sayılı dosyada kayıtlı talimat yollandığını, bunun üzerine otelin 03.08.2007 tarihinde satılacağını, bu satış nedeniyle davacı şirketin telafisi mümkün olmayacak şekilde haksız yere zarara uğrayacağını ileri sürerek, senetlerin geçersizliğine karar verilmesini, dava neticesine kadar icranın tehirini, yapılacak satış işleminin dava sonuna kadar tehirini, davalılarca ileride ortaya çıkabilecek sahte senetler hakkında menfi tespit davası açma haklarının saklı tutulmasını ve davalıların %40"tan aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... vekili, senetlerin gerçek ve senetler üzerinde bulunan imzaların şirket yetkilisi ..."a ait olduğunu, bonoyu imzalayan kişinin şirketi temsil ve ilzama yetkili kişi olduğunu, şirket ortaklarından ... ve Selahattin Özbay’ın da dava konusu icra takip dosyasında borçlu olduklarını kabul ettiklerini, bahse konu bonoların şirketin diğer tüm ortakları tarafından da ciro edildiğini, diğer ortaklardan habersiz bono keşide olunduğu iddiasının yersiz olduğunu, taraflar arasında borcun sebebinin kambiyo senedi olduğunu, bunların kendi ticari defterlerine kaydedilmemiş olmasının müvekkilinin sorumluluğunda olmadığını ve usulüne uygun tutulmayan ticari defterlerin de kendi lehine delil olmasının imkansız olduğunu savunarak, davanın reddini talep etmiştir.
Davalı ... vekili, davacıların başından beri bu işlemlerden haberdar olduklarını, mevcut senetlerin müvekkilinin şirket için yaptığı harcamalar karşılığı olan alacaklarına istinaden düzenlenen senetler olduğunu, davacıların bu senetlerden haberdar olduklarını ve onaylarının bulunduğunu savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, asıl davanın kabulü ile davacının Ankara 31. İcra Müdürlüğü"nün 2001/4787, 2001/4788, 2001/18827, 2002/7177, 2002/7178, 2002/7179, 2004/4098 sayılı dosyalarından davalılara karşı borçlu olmadığının tespitine, bu dosyalara ilişkin davacı ödeme yapmışsa bu tutarların davalılardan alınarak davacıya verilmesine, toplam alacak tutarının %40"ı oranında davalıların icra inkar tazminatını davacıya ödemelerine, birleşen davada keşidecisi Özbay Tur. A.Ş. olan 01/09/2004 düzenleme tarihli 150.000 $"lık 10/09/2004 ödeme tarihli bono, keşidecisi Özbay Tur. A.Ş. olan 10/06/1998 düzenleme tarihli 100.000 $"lık 10/06/2001 ödeme tarihli bono, keşidecisi Özbay Tur. A.Ş. olan 10/06/1998 düzenleme tarihli 50.000 TL"lik 10/09/2001 ödeme tarihli bono, keşidecisi Özbay Tur. A.Ş. olan 10/06/1998 düzenleme tarihli 100.000 $"lık 10/07/2001 ödeme tarihli bono, keşidecisi Özbay Tur. A.Ş. olan 01/09/2004 düzenleme tarihli 250.000 $"lık 10/09/2004 ödeme tarihli bonolar açısından davacının davalılara borçlu olmadığının tespitine, bu bonolara ilişkin davacı tarafından yapılmış ödemeler varsa davalılardan alınarak davacıya verilmesine, toplam alacak tutarının %20"ı oranında davalıların icra inkar tazminatını davacıya ödemelerine karar verilmiş, tashihle asıl ve birleşen davada ... taraf olarak eklenmiştir.
Kararı asıl ve birleşen davada davacı vekili ile davalı ... vekili temyiz etmiştir.
1-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı ... vekilinin tashih kararına yönelik temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacı asıl davada, aile şirketinde ortakların yurt dışında ikamet ettiklerini, davalı ..."ın diğer ortakların bilgisi ve onayı dışında onların imzalarını taklit ederek genel kurul yaptığı ve kendisini tam yetkili yönetim kurulu başkanı olarak gösterdiği, yönetim kurulu başkanı sıfatı ile kendi imzası ile şirketi kendisine karşı borçlandırdığı, düzenlediği bonoları diğer davalı ..."a ciro ettiği, ... tarafından da senetlerin takibe konulduğu, bu senetler sebebiyle borçlu olmadığının tespitini talep etmiştir. Mahkemece asıl davanın kabulü ile davacının Ankara 31. İcra Müdürlüğü"nün 2001/4787, 2001/4788, 2001/18827, 2002/7177, 2002/7178, 2002/7179, 2004/4098 sayılı dosyalarından davalılara karşı borçlu olmadığının tespitine, bu dosyalara ilişkin davacı ödeme yapmışsa bu tutarların davalılardan alınarak davacıya verilmesine şeklinde hüküm tesis edilmiştir.
Menfi tespit davasının icra takibinden önce sonuçlanmaması ve ihtiyati tedbir kararı verilmemiş olması (veya ihtiyati tedbir kararının kaldırılması) nedeniyle borç alacaklıya ödenmiş olursa, menfi tespit davasına artık istirdat davası olarak devam edilir (İİK 72/6 md). Bu durumda ödenen miktarların tek tek açıkça belirtilmesi suretiyle istirdatına karar verilir. Mahkemece, "..davacı ödeme yapmışsa.." şeklinde şartlı hüküm kurulması doğru olmadığı gibi, alacaklıya ödenen miktarlar tespit edilerek, belirtilmeksizin infazda tereddüte yol açacak şekilde hüküm tesisi de doğru görülmemiş, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
3-Birleşen davada, mahkemece iş mahkemesi sıfatıyla verilen ilk karar, Yargıtay 7. Hukuk Dairesi"nin 2013/3636 Esas 2013/9922 Karar sayılı ilamı ile, ticaret mahkemesinin görevli olduğu, görev yönünden dava dilekçesinin reddine karar verilmesi gerektiğinden bahisle bozulmuştur. Bozma ilamına uyulmasına karar verildiği halde, dava dilekçesinin reddine karar verilmeyerek davaya ticaret mahkemesi sıfatı ile bakılarak karar verilmesi doğru olmamış, birleşen davada mümeyyiz davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
4-Bozma sebep ve şekline göre, mümeyyiz taraf vekillerinin asıl ve birleşen davaya yönelik temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin tashih kararına yönelik temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile asıl davada verilen hükmün BOZULMASINA, (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle mümeyyiz davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile birleşen davada verilen hükmün BOZULMASINA, (4) Bozma sebep ve şekline göre, mümeyyiz taraf vekillerinin asıl ve birleşen davaya yönelik temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, takdir olunan 2.037,00 TL duruşma vekalet ücretinin asıl ve birleşen davada davacı ... Turizm A.Ş."den alınarak, asıl ve birleşen davadaki davalılardan ..."a verilmesine ve takdir olunan 2.037,00 TL duruşma vekalet ücretinin asıl ve birleşen davada davalılardan ..."dan alınarak, asıl ve birleşen dava davacısı Özbay Turizm A.Ş."ye verilmesine, ödedikleri peşin temyiz harcının istekleri halinde temyiz edenlere iadesine, 14/11/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.