9. Hukuk Dairesi 2016/34309 E. , 2019/22338 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraflar vekilleri tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
YARGITAY KARARI
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili özetle; davacının 01.08.2008-18.03.2014 tarih aralığında askerlik dönemi hariç olmak üzere davalı işyerinde presçi olarak net 1.200,00 TL ücretle çalıştığını, işyerinde servis ve yemek uygulaması bulunduğunu, işyerinde hafta içi 08.00-19.00 saatleri arasında, cumartesi günleri 08.00-18.00 saatleri arasında ve pazar günleri 08.00-17.00 saatleri arasında çalışıldığını, dini bayramlar hariç olmak üzere milli bayramlarda çalıştığını, ücretinin SGK ya düşük bildirildiğini, yıllık izinlerini kullanmadığını, 2014 yılı Mart ayına ilişkin 18 günlük ücretinin ödenmediğini, işverenin iş akdini haksız olarak feshettiğini iddia ederek; kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, genel tatil ücreti, hafta tatili ücreti, fazla mesai ücreti, yıllık izin ücreti ve ödenmeyen ücret alacaklarının faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili özetle; davacının 17.03.2014 - 20.03.2014 tarihlerinde işe gelmediğini, tutanak tutulduğunu, 20.03.2014 tarihli, savunma istemli fesih ihbarı içerikli ihtarname keşide edildiğini, ancak davacının mazeret bildirmediğini, iş akdinin 09/04/2014 tarihinde İş Kanunu’nun 25/II-g bendi gereği feshedildiğini, işe geç gelmeyi ve sürekli olarak devamsızlık yapmayı alışkanlık haline getiren davacıyla işverenin 15.03.2014 tarihinde konuştuğunu, neden sürekli devamsızlık yaptığının sorulduğunu, davacının "bana sürekli neden işe gelmiyorsun diye soruyorsun, aç mısın tok musun diye sormuyorsun" diyerek işyerini terk ettiğini, kendi akrabası olan 4 işçiyi de iş bırakma yönünde kışkırtarak 5 işçinin ayrılmasına sebep olduğunu, işe başlama tarihinin 04.09.2012 olduğunu, hizmet akdinde bu tarihin belirtildiğini, son ücretinin net 846,00 TL olduğunu, ücret bordrolarının imzalı olduğunu, işyerinde 09.00-18.00 saatleri arasında çalışıldığını, 1,5 saat ara dinlenmesi verildiğini, fazla mesai yaptığında bordrolara yansıtılarak ödendiğini, yıllık izinlerini kullandığını, işyerinde genel tatillerde çalışılmadığını savunarak, davanın reddini talep etmiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacının hizmet süresinin ne kadar olduğu, taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
Somut uyuşmazlıkta; davacı dava dilekçesinde, 01.08.2008-18.03.2014 tarihleri arasında (askerlik dönemi hariç olmak üzere) davalı işyerinde çalıştığını iddia etmiş, davalı işveren ise, davacının çalışma süresinin SGK kayıtlarında belli olduğunu savunmuştur. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda bilirkişi, davacı tanığı ...’in beyanını esas alarak askerlik dönemi olarak 20 ayı dışlayıp, iddiayı esas alarak hizmet süresini belirlemiştir. Davacı tanığı ... ise, davacının 2009 yılında davalı işyerinde işe başladığını beyan etmiş olup, bu tarih öncesi için ispat bulunmadığı halde, iddianın esas alınması hatalıdır. .
3-Belirsiz alacak davası ile kesilmiş olan zamanaşımı yargılama sırasındaki işlemler ve hakimin her kararı ile kesileceğinden ıslaha karşı ileri sürülen zamanaşımı defi sonuca etkili değildir. Belirsiz alacak davası türlerinden, kısmi eda külli tespit davasının açıldığı anda da alacağın tamamı için zamanaşımı kesilir. Dava süresince tarafların yargılamaya ilişkin her işleminden veya hâkimin her kararından sonra yeniden işlemeye başlayacağından yargılama sırasında alacağın zamanaşımına uğradığından söz edilemez. Bu nedenle yargılama sırasında arttırılan taleplere karşı yapılan zamanaşımı defi sonuca etkili değildir.
Davacı tarafından açılan dava, belirsiz alacak davası türlerinden kısmi eda külli tespit davası niteliğinde olduğundan, yukarıdaki ilke kararı doğrultusunda, belirsiz alacak davasında talep artırımına (ıslaha) karşı zamanaşımı def’inin dikkate alınması isabetsizdir.
F)Sonuç:
Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 12.12.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.