Genel güvenliğin taksirle tehlikeye sorulması - Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2019/10169 Esas 2019/7229 Karar Sayılı İlamı

8. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/10169
Karar No: 2019/7229
Karar Tarihi: 21.05.2019

Genel güvenliğin taksirle tehlikeye sorulması - Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2019/10169 Esas 2019/7229 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, sanığın genel güvenliğin taksirle tehlikeye sokulması suçundan mahkumiyetine karar vermiştir. Ancak, mahkemenin verdiği kararda temyiz süresi hakkında yanıltıcı ifadeler kullanılmıştır. 7035 sayılı kanunun yürürlüğe girmesiyle birlikte temyiz süresi 15 gün olarak değişmişken, bölge adliye mahkemelerinin faaliyete geçtiği öncesi dosyalar hakkında hüküm kesinleşene kadar 1412 sayılı CMUK'nın ilgili maddeleri uygulanması gerekmektedir. Mahkeme, bu durumun adil yargılanma hakkı kapsamında mahkemeye erişim hakkının ihlali niteliğinde olduğunu kabul etmiştir. Sanık müdafinin hükmün tebliğ edildiği tarihten 15 gün sonra temyiz başvurusunda bulunması nedeniyle temyiz istemi reddedilmiştir.
Detaylı kanun maddeleri:
- 7035 sayılı kanunun yürürlüğe girmesiyle birlikte temyiz süresi 15 gün olarak değişmiştir.
- Bölge adliye mahkemelerinin faaliyette olduğu öncesi dosyalar hakkında hüküm kesinleşene kadar 1412 sayılı CMUK'nın ilgili maddeleri uygulanması gerekmektedir.
- 1412 sayılı CMUK'nın 310. maddesi uyarınca temyiz süresi 1 haftadır.

8. Ceza Dairesi 2019/10169 E. , 2019/7229 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Genel güvenliğin taksirle tehlikeye sorulması
HÜKÜM : Mahkumiyet

Gereği görüşülüp düşünüldü:
Hükümden önce 05.08.2017 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7035 sayılı Kanununun 21. maddesi ile 5271 sayılı CMK"nın 291. maddesinin 1. fıkrasında düzenlenen ve bölge adliye mahkemelerinin kararlarına karşı yedi gün olarak öngörülen temyiz süresinin on beş gün olarak değiştirildiği; ancak bölge adliye mahkemelerinin faaliyete geçtiği 20.07.2016 tarihinden önce verilen ve Yargıtay"dan geçen dosyalar hakkında 5320 sayılı Yasanın 8. maddesi uyarınca hüküm kesinleşinceye kadar 1412 sayılı CMUK"nın 305 ila 326. maddelerinin uygulanması gerektiği ve 1412 sayılı CMUK"nın 310. maddesi uyarınca da temyiz süresinin bir hafta olduğu gözetilmeden temyiz süresinin 15 gün olduğu belirtilmek suretiyle yanıltıcı ifade kullanılmış olması, kanun yoluna ilişkin süreler konusunda 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanununda ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununda farklı düzenlemelere yer verilmesi, 7035 sayılı Kanun ile yapılan değişiklikten sonra temyiz süresi konusunda tereddütler oluşması ve ilk derece mahkemelerince yanıltıcı ifadeler kullanılmasının, Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 13.10.2015 gün 2015/11-120 Esas, 2015/313 Karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere, avukatlar da dahil olmak üzere başvurucuların kanun yolunda yanılmalarına sebep olduğu gibi, Anayasa Mahkemesi"nin 09.06.2016 tarihli (Başvuru Numarası: 2014/4987) ve 22.09.2016 tarihli (Başvuru Numarası: 2014/1382) kararlarına göre bu durumun adil yargılanma hakkı kapsamında mahkemeye erişim hakkının ihlali niteliğinde olduğu kabul edildiği ancak;
Yokluğunda hükmolunan ve usulüne uygun 06.12.2018 tarihinde tebliğ edilen hükmü, on beş günlük süreden sonra 24.12.2018 tarihinde temyiz eden sanık müdafinin temyiz isteminin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken CMUK"nın 317. maddesi gereğince REDDİNE, 21.05.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.