Abaküs Yazılım
8. Daire
Esas No: 2019/5148
Karar No: 2021/3565
Karar Tarihi: 01.07.2021

Danıştay 8. Daire 2019/5148 Esas 2021/3565 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2019/5148
Karar No : 2021/3565

Kararın Düzeltilmesi İsteminde Bulunan (Davacı): … Ayakkabı Deri Tekstil Tur. Gıda İnş. San. Tic. Ltd. Şti.

Vekili : Av. …

Karşı Taraf (Davalı) : … Genel Müdürlüğü

Vekili : Av. …

İstemin Özeti : Danıştay (Kapanan) Onbeşinci Dairesinin 10/01/2019 tarih ve E:2018/4506, K:2019/71 sayılı kararının hukuka aykırı olduğu öne sürülerek, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 54. maddesi uyarınca düzeltilmesi istenilmektedir.

Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.

Danıştay Tetkik Hakimi : …

Düşüncesi : İstemin gerekçeli olarak reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Sekizinci Dairesince işin gereği görüşüldü:
Danıştay dava daireleri ve İdari veya Vergi Dava Daireleri Kurulları tarafından verilen kararlar hakkında karar düzeltilmesi yoluna başvurulabilmesi 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 54. maddesinde yazılı nedenlerin bulunmasına bağlıdır.
Dava; 13.07.2011 tarihinde, davacının maliki olduğu … plaka nolu aracın 13:35 de Sakarya İli, … Mahallesi, … İlköğretim Okulu önünde meydana gelen trafik kazası sonucu hasar görmesinde idarenin yolda gerekli ve yeterli işaretlemeleri yapmadığı için hizmet kusuru bulunduğundan bahisle, aracında meydana gelen 13.151,16.-TL hasarın yasal faiziyle birlikte davalı idarece ödenmesine karar verilmesi istemiyle açılmıştır.
İdare Mahkemesi'nce, uyuşmazlık konusu olay uzmanlık ve teknik bilgi gerektirdiğinden Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi'nden bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiş; 30.03.2018 tarihinde Mahkeme kaydına giren bilirkişi raporunda özetle, davacının sahibi olduğu araç sürücüsü H.D.'nin sevk ve idaresindeki kamyonet ile gündüz vakti meskun mahalde yol çalışması nedeniyle dubalarla ayrılmış yolun iki yönlü olarak işlediği yolda mevcut levhaları dikkate alarak kendi istikamet şeridi içerisinde müteyakkız şekilde seyrini sürdürmesi gerekirken bu hususlara riayet etmeyip dubaların bulunmadığı kesime geldiğinde dikkatsiz ve kontrolsüzce karşı istikamet şeridine geçip, karşı istikametten gelen sürücü A. Y.'nin seyir istikametini kapattığı anlaşılmakla kazanın oluşumunda asli kusurlu olduğu, kaza mahallinde trafik çalışmasından dolayı dubalarla yolun çift yönlü olarak işlediği kesimde dubalar bulunmasa dahi sürücülerin olay mahallindeki mevcut levhaları ve orta refüjün devamlılığı olduğunu dikkate alarak karşı istikametten gelen vasıtaların da seyir durumlarını kontrol altında bulundurarak seyrini sürdürmesi gerektiğinden dubaların bulunmamasının olay mahalli yolda meydana gelen kazanın oluşumunda etkenliğinin bulunmadığı ve bu sebeple Karayolları Genel Müdürlüğü'nün olay üzerine etken kusurlu davranışına rastlanılmadığının belirtilmesi üzerine, kaza mahallinde trafik çalışmasından dolayı dubalarla yolun çift yönlü olarak işlediği, yol çalışmasına ilişkin bilgilendirme levhaların eksikliğine dair dosya kapsamında bir bilgi bulunmadığı, kazanın gerçekleştiği kesimde dubalar bulunmasa dahi sürücülerin olay mahallindeki mevcut levhaları ve orta refüjün devamlılığı olduğunu dikkate alarak karşı istikametten gelen vasıtaların da seyir durumlarını kontrol altında bulundurarak seyrini sürdürmesi gerektiğinden dubaların bulunmamasının olay mahalli yolda ve gündüz vakti meydana gelen kazanın oluşumunda etkinliği bulunmadığı, kazanın meydana geldiği şeridin normalde karşıdan gelen araçlara ayrılmış şerit olduğu, sürücü tarafından halihazırda diğer yönden gelenlere ayrılmış olan şerit içerisinde bulunduğunun fark edilmemesinin ancak kendi kusuru ile açıklanabileceği, bu nedenle davacının dubaların bulunmaması sebebiyle araç sürücüsünün yol çalışmasının bittiği kesime geldiği inancına kapıldığı yönündeki iddiasına itibar edilemeyeceği, sonuç olarak davalı idarenin olay üzerine etken kusurlu davranışı bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 125. maddesinde "İdare kendi eylem ve işlemlerinden doğan zararı ödemekle yükümlüdür." hükmü yer almaktadır.
İdareler kural olarak yürüttükleri kamu hizmetiyle nedensellik bağı kurulabilen zararları tazminle yükümlüdürler. İdari eylem ve/veya işlemlerden doğan zararlar idare hukuku kuralları çerçevesinde hizmet kusuru veya kusursuz sorumluluk ilkeleri gereği tazmin edilmektedir.
Bir başka anlatımla, kamu idareleri, yürüttükleri hizmetin işleyişini sürekli kontrol etmek ve gerekli önlemleri almakla yükümlüdürler. Bu yükümlülüğün tam ve gereği gibi yerine getirilmemiş olması nedeniyle doğan zararların, hizmeti yürütmekle yükümlü bulunan idare tarafından tazmini gerekmektedir.
İdare, yasalarla kendisine görev olarak verilen kamu hizmetlerinin ifasında önce gerekli teşkilatı kurmak; bu teşkilatın ayni, şahsi ve mali imkan ve araçlarını hizmete hazır tutmak, hizmetin ifası sırasında hizmetin zamanında ve gereği gibi işlemesini devamlı olarak gözetmek ve hizmetin işleyişini kontrol etmek zorundadır. Gerek hizmetin ifası sırasındaki ayni, şahsi ve mali imkan ve araçlarının temin ve ifasındaki kusur, gerekse temin edilen bu araçlarla ifa olunan hizmetin geç işlemesi, gereği gibi veya hiç işlememesi; idareye zarar gören kimselerin bu nedenlerle doğan zararlarını tazmin sorumluluğunu yükler.
Ancak, ortada tazmini gereken zararın bulunmaması, zararın zarar gören kişinin veya üçüncü kişinin eyleminden doğması, mücbir sebeplerden kaynaklanması, zararla idari faaliyet arasında nedensellik bağının kurulamaması, idare hukukuna özgü tazmin nedenlerinin bulunmaması gibi durumlarda idarenin tazmin yükümlülüğü ortadan kalkar.

Dosyanın incelenmesinden; davacı şirkete ait … plaka nolu aracın sürücü H. D. sevk ve idaresinde Sakarya ili, … Mahallesi, … İlköğretim Okulu yakınlarında Kuzey Termial istikametinden … yolunu takiben … istikametine seyir halinde iken, yol yapım çalışması sebebiyle trafiğin bölünmüş yol üzerinden verildiği kaza mahallinde karşı şeride girmesi neticesinde, karşı şeritten gelen sürücü A. Y.'nin sevk ve idaresindeki … plaka sayılı araç ile çarpıştığı, araçlarda maddi hasar meydana geldiği, bakılan davanın aracının hasar görmesinde idarenin yolda gerekli ve yeterli işaretlemeleri yapmadığı için hizmet kusuru bulunduğundan bahisle araçta meydana gelen 13.151,16.-TL hasarın yasal faiziyle birlikte tazmini istemiyle davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Olayda, davacının sahibi olduğu araç sürücüsünün yol yapım çalışması sebebiyle tek yönlü yolun çift yönlü olarak verildiği kaza mahallinde karşı şeride girmesi neticesinde, karşı şeritten gelen sürücü A. Y.'nin sevk ve idaresindeki ... plaka sayılı araç ile çarpışması nedeniyle ... plakalı araçta oluşan zararın tazmini istemiyle adli yargıda araç sahibinin açtığı .... Asliye Hukuk Mahkemesi'nin E:... esasına kayıtlı dava dosyasında makine mühendisi bilirkişi tarafından düzenlenen 27.02.2012 tarihli raporda; tek yönlü yolun iki şeritli yol trafik işaret levhaları ve plastik işaret hunileri (duba) ile iki yönlü trafik akışlı hale dönüştürüldüğü, yine orta refüjlerden geçişlerin de plastik hunilerle yasaklandığı yolda, yolun orta şeridi üzerinde bulunan son plastik huni (duba) ile çarpışmanın meydana geldiği yer arasında yaklaşık 200 metrelik mesafede duba bulunmadığı, çarpışma noktasından hemen 4 metre sonra yine orta şerit çizgisi üzerinde duba bulunduğu, sola dönüşlü virajın olduğu yerde görüşe açık yol olması sebebiyle dikkatli, kontrollü ve meskun mahal sınırları içinde araç kullanan sürücülerin bu önlemleri çok kolaylıkla görebileceği, ancak virajdan önceki duba ile çarpışma noktası arasında herhangi bir duba olmadığı, yol onarım ve bakımı için idarenin almış olduğu önlemlerin yetersiz olması nedeniyle Karayolları Genel Müdürlüğü'nün %50, ... plaka nolu aracın sürücüsü H. D.'nin ise meskun mahal sınırları içinde aşırı hızda dikkatsiz, tedbirsiz araç kullanarak karşı şeride tecavüz etmesi nedeniyle %50 kusurlu olduğu kanaatine varılmıştır.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 31. maddesiyle "bilirkişi" konusunda atıfta bulunulan 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 282. maddesinde "Hâkim, bilirkişinin oy ve görüşünü diğer delillerle birlikte serbestçe değerlendirir." hükmü yer almaktadır.
.... Asliye Hukuk Mahkemesi'nin E:... esasına kayıtlı dava dosyasında makine mühendisi bilirkişi tarafından düzenlenen 27.02.2012 tarihli raporda davalı idarenin de kusurlu olduğu belirtilmiş ise de, dosyada bulunan Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi tarafından düzenlenen ve 30.03.2018 tarihinde Mahkeme kaydına giren rapor ile birlikte dosyadaki diğer rapor ve belgelerin değerlendirilmesinden, kaza mahallinde trafik çalışmasından dolayı dubalarla yolun çift yönlü olarak işlediği kesimde dubalar bulunmasa dahi sürücülerin olay mahallindeki mevcut levhaları ve orta refüjün devamlılığı olduğunu dikkate alarak karşı istikametten gelen vasıtaların da seyir durumlarını kontrol altında bulundurarak seyrini sürdürmesi gerektiği, sola dönüşlü virajın olduğu yerde görüşe açık yol olması sebebiyle dikkatli, kontrollü ve meskun mahal sınırları içinde araç kullanan sürücülerin yolda bulunan diğer önlemleri çok kolaylıkla görebileceği, davacının sahibi olduğu aracı sevk ve idare eden araç sürücüsü H.D.'nin aşırı hızda dikkatsiz, tedbirsiz araç kullanması sonucu kendi kusurlu davranışıyla kazanın meydana geldiği dikkate alındığında, sürücünün ağır kusuru nedeniyle zararla idari faaliyet arasındaki illiyet bağının kesildiği sonuç ve kanaatine varılmaktadır.
Bu durumda, Mahkemece davanın reddine ilişkin Mahkeme kararında hukuka aykırılık bulunmamakta olup, davacının karar düzeltme isteminin yukarıda yer verilen gerekçe eklenmek suretiyle reddi gerekmiştir.
İstemde bulunan tarafından öne sürülen düzeltme nedenleri sözü edilen maddede belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymadığından karar düzeltme isteminin yukarıda belirtilen gerekçeyle reddine, karar düzeltme giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına, 01/07/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi