Esas No: 2021/3145
Karar No: 2021/9191
Karar Tarihi: 01.07.2021
Danıştay 6. Daire 2021/3145 Esas 2021/9191 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2021/3145
Karar No : 2021/9191
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Belediye Başkanlığı - …
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN ÖZETİ :İzmir İli, Narlıdere İlçesi, … ada, … parsel sayılı taşınmazın maliki olan davacı tarafından, taşınmaz üzerinde yer alan yapılara ilişkin … İdare Mahkemesi'nin E:…, K:… sayılı kararı doğrultusunda, 3194 sayılı İmar Kanununun 32. maddesi uyarınca idare tarafından fiili yıkımın yapılmaması nedeniyle uğranıldığı ileri sürülen 200.000,00-TL manevi, 10.000,00-TL maddi tazminatın 27/04/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte ödenmesi istemiyle açılan davanın reddi yolunda … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:.., K:… sayılı kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddine dair … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararın, usul ve hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
SAVUNMANIN ÖZETİ : İstemin reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ…'NUN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:
Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairelerince verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin bulunması halinde mümkündür.
…Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesince verilen … tarihli, E:…, K:… sayılı karar ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup bozulmasını gerektirecek bir sebep bulunmadığından, anılan kararın ONANMASINA, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de belirtilen İdari Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece Mahkemesine gönderilmesine 01/07/2021 tarihinde oyçokluğuyla kesin olarak karar verildi.
KARŞI OY (X) :
Dava,İzmir İli, Narlıdere İlçesi, … ada, … parsel sayılı taşınmazın maliki olan davacı tarafından, taşınmaz üzerinde yer alan yapılara ilişkin … İdare Mahkemesi'nin E:…, K:… sayılı kararı doğrultusunda, 3194 sayılı İmar Kanununun 32. maddesi uyarınca idare tarafından fiili yıkımın yapılmaması nedeniyle uğranıldığı ileri sürülen 200.000,00 TL manevi, 10.000,00 TL maddi tazminatın 27.04.2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte ödenmesi istemiyle açılmıştır.
Dosyanın incelenmesinden, davacının maliki olduğu taşınmazın üzerindeki yapılara ilişkin Narlıdere Belediye Encümeninin … gün ve … sayılı kararının … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:… sayılı kararı ile yürütmesinin durdurulması ve … günlü, K:… sayılı kararı ile iptal edilmesi üzerine, yargı kararına uygun olarak davalı idarece … günlü, … sayılı encümen kararı ile 3194 sayılı İmar Kanununun 32. maddesi uyarınca söz konusu taşınmaz üzerinde bulunan yapıların yıkımına karar verilmesine rağmen, fiili yıkımın yerine getirilmeyerek uygulanmadığı, … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı işlemin iptaline ilişkin kararının Danıştay 14. Dairesinin 19/12/2013 tarih ve E:2012/6722, K:2013/9960 sayılı kararı ile onandığı, davacı tarafından Narlıdere Belediye Encümeninin almış olduğu … gün ve .. sayılı kararın ... İdare Mahkemesinin … tarih ve E:… sayılı kararı ile yürütmesinin durdurulması ve E:…, K:… sayılı kararı ile iptal edilmesine rağmen, idare tarafından fiili yıkımın yerine getirilmeyerek uygulanmaması nedeniyle, davacı tarafından mülkiyetinde bulunan arsanın fiziken kullanılamadığı belirtilerek maddi-manevi zararlarının tazmininin istenilmekte olduğu anlaşılmaktadır.
Uyuşmazlıkta, davacının mülkiyetindeki taşınmaz üzerinde bulunan yapıların davalı idare tarafından 3194 sayılı İmar Kanununun 32. maddesi uyarınca yıkımına karar verilmesine rağmen, aradan geçen uzun yıllara rağmen yıkım işleminin uygulanmamak suretiyle hizmet kusuru işlendiğinin kabulü gerektiği, davacının mülkiyet hakkından fiilen yararlanmasının engellendiği ve söz konusu hizmet kusurunun hali hazırda devam etmekte olduğu dikkate alındığında, davacının maddi ve manevi zararının tazmini gerektiği sonucuna ulaşılmaktadır.
Bu durumda, verilen yargı kararı sonrası idare tarafından tesis edilen yıkım işleminin icra edilmemesi nedeniyle davacının bu süreç içindeki çektiği sıkıntılar ve sürecin uzunluğu dikkate alınarak uygun bir miktar manevi tazminat ile ayrıca, davacının gerçek maddi zararının tespiti amacıyla gerekirse bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle bunun neticesine göre belirlenecek maddi tazminat miktarının davacıya ödenmesi gerektiğinden, temyiz isteminin kabulü ile Mahkeme kararının bozulması gerektiği oyuyla, aksi yöndeki Dairemiz kararına katılmıyoruz.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.