19. Ceza Dairesi Esas No: 2019/23065 Karar No: 2020/696 Karar Tarihi: 30.01.2020
1632 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/23065 Esas 2020/696 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Askeri Ceza Kanunu'nun 63/1. maddesinde düzenlenen yoklama kaçağı suçuyla suçlanan sanık hakkında verilen idari para cezasının Tebligat Kanunu'na uygun olarak tebliğ edilmediği gerekçesiyle mahkumiyet kararı bozulmuştur. Dolayısıyla, suçun kanuni unsurlarının oluşmadığından sanık beraat etmelidir. Kanunlarla ilgili detaylı bilgilendirme ise şöyledir: Askeri Ceza Kanunu'nun 63/1. maddesi, yoklama kaçağı, bakaya, geç iltihak suretiyle bakaya ve saklı suçların oluşması için suç failleri hakkında öncelikle 1111 sayılı Askerlik Kanunu'nun 89/4. maddesinin (a), (b), (c), (d) veya (e) bentlerinde yer alan kabahatlerin herhangi birinden dolayı kesinleşmiş bir idari para cezasının bulunması gerektiğini belirtmektedir. Ayrıca, Tebligat Kanunu'nun bilinen adrese tebligatı düzenleyen 10. maddesi gereği, idari para cezalarının tebliğ edilirken öncelikle sanığın bilinen son adresine tebliğ yapılmalıdır. Sanığın bilinen son adresi tebligata uygun değilse, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilerek tebligat yapılmalıdır. Tebligatın usulüne uygun olmaması durumunda ise, idari para cezasının kesinleşmesinden bahsedilememe yani sanık hakkında suç isnat edilememe durumu ortaya çıkmaktadır.
19. Ceza Dairesi 2019/23065 E. , 2020/696 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : 1632 Sayılı Kanuna Aykırılık HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, 1632 sayılı Askeri Ceza Kanunu"nun 63/1. maddesinde düzenlenen yoklama kaçağı, bakaya, geç iltihak suretiyle bakaya ve saklı suçlarının oluşması için, suç failleri hakkında öncelikle 1111 sayılı Askerlik Kanunu"nun 89/4. maddesinin (a), (b), (c), (d) veya (e) bentlerinde yer alan kabahatlerin herhangi birinden dolayı kesinleşmiş bir idari para cezasının bulunması gerektiği; Somut olayda, sanık hakkında verilen idari para cezasının, 7201 sayılı Tebligat Kanunu"nun bilinen adrese tebligatı düzenleyen 10. maddesine göre öncelikle sanığın bilinen son adresine tebliğe çıkartılması, ancak bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilerek tebligatın bu adrese yapılması gerekirken doğrudan sanığın mernis adresine tebliğe çıkartıldığı ve bu adreste Tebligat Kanununun 21/2 maddesine göre 26/11/2014 tarihinde yapılan idari para cezası tebliğinin usulüne uygun olmadığı, dolayısıyla geçerli bir tebligattan ve idari para cezasının kesinleşmesinden bahsedilemeyeceği anlaşıldığından yasal unsurları itibariyle oluşmayan atılı suçtan sanığın beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi, Kanuna aykırı ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnameye aykırı olarak, HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca, BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 30/01/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.