9. Hukuk Dairesi 2011/7318 E. , 2013/11921 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
DAVA : Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, izin ücreti, fazla mesai ücreti, ücret alacağı ile hafta tatili ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, davalı belediyeye ait mezbahada veteriner olarak çalışırken haksız olarak işten çıkarıldığını belirterek, kıdem-ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti, ücret, fazla çalışma ücreti ve hafta tatili ücreti alacaklarının ödetilmesini istemiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı ... Belediyesi vekili, davacının tüm alacaklarının ödendiğini belirterek, davanın reddini istemiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, yıllık izin ücreti ve ücret taleplerinin reddine, diğer taleplerin kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı davalı temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
Somut olayda davacı vekili, kısmî dava dilekçesinde ve ıslah dilekçesinde talep ettiği alacak miktarları için ayrı ayrı faiz istemiştir. Dosyada, dava açılmadan önce temerrüt oluştuğuna dair bir iddia ve delil bulunmamaktadır.
4857 sayılı İş Kanunu’na göre çalışan işçiler yönünden işçilik alacaklarında, kıdem tazminatına iş sözleşmesinin feshinden itibaren, diğer alacaklara ise temerrüt tarihinden itibaren faiz uygulanmalıdır. Dava açılmadan önce temerrüt koşulu gerçekleşmemiş ise, kısmî dava dilekçesinde istenen miktarlara dava tarihinden itibaren, ıslah ile artırılan kısımlara ise ıslah tarihinden itibaren faiz uygulanmalıdır.
Mahkemece, kısmî dava dilekçesinde ve ıslah dilekçesinde istenen miktarlar ayrı ayrı belirtilmeden alacaklara dava tarihinden itibaren faiz uygulanması,
Yine mahkemece hüküm altına alınan alacak miktarının net mi brüt mü olduğunun kararda belirtilmemesinin infazda tereddüte yol açacağının düşünülmemesi hatalı olup bozma sebebi ise de, bu yanlışlıkların giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hükmün 6100 sayılı yasanın geçici 3/1 maddesi yollaması ile 1086 sayılı HUMK"un 438/7 maddesi uyarınca düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
F) Sonuç:
Kararının hüküm kısmının ilk yedi bendinin çıkartılarak yerine,
“1)-Davanın kısmen kabul kısmen reddi ile,
2)- 6.075,52 TL net kıdem tazminatının akdin fesih tarihi olan 04.12.2006 tarihinden itibaren işleyecek bankalarca bir yıllık mevduata fiilen uygulanan en yüksek mevduat faizi oranında faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazla talebin reddine,
3)- 1.669,75 TL net İhbar tazminatı alacağının dava tarihi olan 07.12.2007 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazla talebin reddine,
4)- Yıllık izin ücreti talebinin reddine,
5)- 4.549,38 TL net fazla çalışma ücreti alacağından 1.500,00 TL’sinin dava tarihi olan 07.12.2007 tarihinden itibaren, 3.049.38 TL"sini ıslah tarihi olan 03.11.2009 tarihinden itibaren işleyecek bankalarca bir yıllık mevduata fiilen uygulanan en yüksek mevduat faizi oranında faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazla talebin reddine,
6)- 5.373,24 TL net hafta tatili ücreti alacağından 1.000,00 TL’sinin dava tarihi olan 07.12.2007 tarihinden itibaren, 4.373.24 TL"sinin ıslah tarihi olan 03.11.2009 tarihinden itibaren işleyecek bankalarca bir yıllık mevduata fiilen uygulanan en yüksek mevduat faizi oranında faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine, fazla talebin reddine,
7)- Diğer taleplerin reddine” bentlerinin yazılmasına, hükmün bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine, 15.04.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi.