22. Hukuk Dairesi 2014/16931 E. , 2015/33959 K.
"İçtihat Metni"Y A R G I T A Y İ L A M I
MAHKEMESİ : Ankara 7. İş Mahkemesi
TARİHİ : 30/04/2014
NUMARASI : 2012/483-2014/507
DAVA : Davacı, fazla mesai, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili, müvekkilinin davalıya bağlı Tübitak Ulusal Gözlemevi Müdürlüğünde (TUG) uzman araştırmacı olarak çalıştığını, TUG"un Antalya/Saklıkent/Bakırlıtepe"de kurulu olduğunu, Rusya-Türkiye arasında imzalanan protokol çerçevesinde optik teleskopta gözlem sorumlusu olduğunu, ekipte 4 çalışan olup 2 vardiya şeklinde 24 saat esasına göre çalıştığını, 24 saatli çalışmalarda günlük çalışmanın Yargıtay kararlarına göre 14 saat sayıldığını ve 11 saati aşan çalışmanın da fazla mesai kabul edildiğini, davacının sendika üyesi olup alacaklarının toplu iş sözleşmelerine göre hesaplanması gerektiğini belirterek, fazla mesai, hafta tatili ve genel tatil ücreti alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararı kanuni süresi içinde davacı ve davalı vekilleri temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
Davacı temyizi yönünden:
1-Somut olayda, davacının davalı işyerinde fiilen dokuz saat çalıştığı,sonrasında ise diğer işçinin görevi devraldığı dosya kapsamından ve tanık beyanlarından anlaşılmaktadır. Bilirkişi raporunda, çalışılan haftalarda günlük 12 saat çalışma kabul edildiğine göre, bilirkişinin çalışılan yere gidilirken yolda geçen süreyi de dikkate aldığının kabulü gerekir. Bu nedenle, davacı temyizi yerinde değildir.
Davalı temyizi yönünden:
1-Davacı işçinin fazla mesai yapıp yapmadığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Fazla mesai çalışması yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen söz konusu alacakların ödendiği varsayılır.
Fazla mesai çalışmasının ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları şahit beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir.
Somut olayda, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının çalıştığı haftalarda haftanın yedi günü, günlük 12 saat çalıştığı kabul edilerek hesaplama yapılmıştır. Ancak bu süreden ara dinlenme süresi düşülmemiştir. Ara dinlenme 4857 sayılı İş Kanunu"nun 68. maddesinde düzenlenmiştir. Anılan hükümde ara dinlenme süresi, günlük çalışma süresine göre kademeli bir şekilde belirlenmiştir. Buna göre dört saat veya daha kısa süreli günlük çalışmalarda ara dinlenmesi en az on beş dakika, dört saatten fazla ve yedi buçuk saatten az çalışmalar için en az yarım saat ve günlük yedi buçuk saati aşan çalışmalar bakımından ise en az bir saat ara dinlenmesi verilmelidir. Uygulamada yedi buçuk saatlik çalışma süresinin çok fazla aşıldığı günlük çalışma sürelerine de rastlanılmaktadır. 4857 sayılı Kanun"un 63. maddesi hükmüne göre, günlük çalışma süresi on bir saati aşamayacağından, 68. maddenin belirlediği yedi buçuk saati aşan çalışmalar yönünden en az bir saatlik ara dinlenmesi süresinin, günlük en çok on bir saate kadar olan çalışmalarla ilgili olduğu kabul edilmelidir. Başka bir anlatımla günde on bir saate kadar olan (on bir saat dahil) çalışmalar için ara dinlenmesi en az bir saat, on bir saatten fazla çalışmalarda ise en az bir buçuk saat olarak verilmelidir. Buna göre, davacının günde 12 saatlik çalışma süresinden 4857 sayılı Kanun"un 68. maddesi gereğince 1,5 saat ara dinlenme süresi düşülmesi gerekir. Ara dinlenme süresinin düşülmesinden sonra davacının haftalık 73,5 saat çalıştığı görülmektedir. Davacının sonraki hafta çalışmadığı, dinlendiği ve işyerinde denkleştirme uygulaması yapıldığı dosya kapsamından anlaşılmakla, iki aylık periyot dikkate alındığında işyerinde fazla çalışma yapılmadığı anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca, fazla mesai alacağı talebinin reddi gerekirken kabulü isabetsiz olup bozmayı gerektrirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 08.12.2015 gününde oybirliği ile karar verildi.