Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2014/21665 Esas 2015/33932 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/21665
Karar No: 2015/33932

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2014/21665 Esas 2015/33932 Karar Sayılı İlamı

22. Hukuk Dairesi         2014/21665 E.  ,  2015/33932 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi


    DAVA : Davacı, kıdem tazminatı, fazla mesai, hafta tatili, usula bayram ve genel tatil ile yıllık izin ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
    Hüküm süresi içinde davalılar avukatları tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili, emekliliğe hak kazandığı için iş sözleşmesini feshettiğini, belirterek kıdem tazminatı ve bir kısım işçilik alacaklarının hüküm altına alınmasını talep ve dava etmiştir.
    Davalı Cevabının Özeti:
    Davalılar vekilleri, davanın reddini istemiştir.
    Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Temyiz:
    Kararı davalılar vekilleri temyiz etmiştir.
    Gerekçe:
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere göre, davalılar vekillerinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
    2-Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
    Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
    Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları, delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
    Somut olayda; davacının, sefere çıkan trenin dönüşüne kadar devamlı çalışıldığı, dönüştede izin kullanımı olmaksızın sefere devam edildiği ve Yargıtay içtihatları gereği bir günde en fazla ondört saat çalışılabileceğinin kabulü ile haftalık otuzdokuz saat fazla mesai yapılmasına göre hesaplanmıştır. Davalı tarafça delil listesinde iş yeri kayıtlarına dayanılmış olmasına rağmen dosya içerisinde yanlızca davacı tarafça sunulan vagon takip formları bulunmakta olup formlarda sefere çıkılan gün ve görevli personel isminin yer aldığı listeler mevcuttur. Ancak çalışma saatlerine ilişkin bir bilgi yer almamaktadır. Davalı kurumdan davacının görev aldığı seferlere ilişkin sefer sürelerini ve dinlenme sürelerini gösteren kayıtlar celp edilmemiştir. Tanıkların da seferin ne kadar sürdüğü ve seferden sonraki dinlenme sürelerine ilişkin ayrıntılı beyanları alınmamıştır. İlgili belgeler celp edilmeli, tanık beyanlarına yeniden başvurulmalı ve çalışma saatleri açıklığa kavuşturulmalı sonucuna göre karar verilmelidir. Eksik inceleme ile hüküm kurulması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    Sonuç:
    Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 08.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.