8. Hukuk Dairesi Esas No: 2017/127 Karar No: 2017/1975 Karar Tarihi: 16.02.2017
Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2017/127 Esas 2017/1975 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı, nüfus kaydında kayıtlı olan bir çocuğunun gerçekte olmadığını ve kaydın iptal edilmesini istemiştir. Mahkeme, davacının talebinin reddine karar vermiş ve bu karar, Yargıtay tarafından da onaylanmıştır. Ancak Yargıtay, soybağının reddi istemine ilişkin olduğu belirlenen davada, soybağına ilişkin inceleme yapılması gerektiğini belirterek kararı bozmuştur. Mahkeme, nüfus kaydının iptali için açılan davanın soybağına ilişkin iddiaları da içerdiği gerekçesiyle soybağına ilişkin ayrı bir dava açılmasını önermiştir. Türk Medeni Kanunu'nun 286 ve devamı maddeleri, soybağının reddi ile ilgili hükümleri içermektedir.
8. Hukuk Dairesi 2017/127 E. , 2017/1975 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi(Aile Mahkemesi Sıfatıyla) DAVA TÜRÜ : Soybağının Reddi
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. K A R A R
Davacı, Asliye Hukuk Mahkemesine verdiği 05/07/2013 havale tarihli dava dilekçesinde; ... ili, .... ilçesi, .... Köyü nüfusuna kayıtlı olarak bulunduğunu, nüfus kaydında .... T.C Kimlik numaralı ... ve .... kızı .... 11/10/1963 doğumlu ... isminde birisinin kayıtlı olduğunu, böyle bir kızının olmadığını, sehven yapılan bu kaydın mağduriyetine sebep olduğunu bilrdirerek, ..."nun kaydının iptal edilmesini istemiştir.Mahkemenin redde dair kararı, davacının temyizi üzerine Yargıtay 18.Hukuk Dairesinin 2014/9527-16103 sayılı ilamı ile; dava, Türk Medeni Kanununun 286 ve devamı maddelerinde düzenlenen soybağının reddi istemine ilişkin olup, davaya aile mahkemesi sıfatıyla bakılması yerine asliye hukuk mahkemesi olarak yargılamaya devamla karar verilmesinin doğru olmadığı nedeni ile bozulmuş, mahkemece bozma üzerine aile mahkemesi sıfatı ile davaya bakılarak, yapılan yargılama, toplanan deliller, Yargıtay bozma ilamı ve tüm dosya kapsamına göre, davacı tarafından ... isimli bir çocuğunun hiç olmadığı halde nüfus kaydında var göründüğü iddiasıyla iş bu dava açılmış ise de; tanık...."nin beyanından da anlaşıldığı üzere bu isimde bir çocuğun doğduğu ve nüfusa kaydının bu şekilde yapıldığı anlaşıldığından kaydın tümüyle terkini talebinin kabul edilemeyeceği; soybağına ilişkin iddiaların ise ayrı dava konusu edilebileceği, başkaca araştırma yapılmasına gerek bulunmadığı, bu haliyle davacının davasında haksız olduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Mahkemece, hükmüne uyulan bozma ilamında davanın, Türk Medeni Kanununun 286 ve devamı maddelerinde düzenlenen soybağının reddi istemine ilişkin olduğu belirlenmiştir.Bu bağlamda soybağının reddi hükümlerine göre inceleme yapılıp toplanmış ve toplanacak kanıtlar doğrultusunda bir karar verilmesi gerekirken, davanın nüfus kaydının iptali olarak görülüp soybağının reddi yönünden de ayrı bir dava konusu edilebileceğine karar verilmesi doğru görülmemiştir. SONUÇ: Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, taraflarca HUMK"nun 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, istek halinde peşin harcın temyiz edene iadesine, 16.02.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.