Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Kanunun gösterdiği istisnalar haricinde hakim her iki tarafın istima veyahut iddia ve müdafaalarını beyan etmeleri için kanuni şekillere tevfikan davet etmedikçe hükmünü veremez. (HUMK.md.73) Davalıya dava dilekçesi ve duruşma gününün tebliğ belgesinde, tebligatın daimi oturan kardeşi M.K.imzasına tebliğ edildiği yazılıdır. Tebligat Kanununun 16. maddesi uyarınca aynı konutta oturan kişilere tebligat yapılabilir. Muhatabın tebliğ yapılan kişi ile aynı adreste oturup oturmadığı tespit edilmemiştir. Aynı adrese kararın tebliği için çıkartılan tebligatta, gösterilen adresin boş dükkan olduğu gerekçesiyle iade edilmiştir. Tebligat Yasası 16. madde koşulları gerçekleşmeden davalı kadına usulsüz şekilde yapılan dava dilekçesi ve duruşma günü tebliği ile usulünce taraf teşkili sağlanmaksızın yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ:Temyiz edilen kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma sebebine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 09.02.2011 (Çrş)