BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/262 Esas 2020/574 Karar Sayılı İlamı
Esas No: 2020/262
Karar No: 2020/574
Karar Tarihi: 24.11.2020
BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/262 Esas 2020/574 Karar Sayılı İlamı
T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2020/262 Esas
KARAR NO : 2020/574
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/06/2020
KARAR TARİHİ : 24/11/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;Vekiledeninin edimini ifa ederek davalıdan da bunun karşılığı olan edimin ifasını beklediğini, edimini ifa etmeyen davalı borçlunun bilinçli olarak müvekkilinin haklı alacağına kavuşmasını engellemeye ve geciktirmeye çalıştığını, ortada likit bir alacak mevcut olmasına karşın davalı/borçlunun icra takibine yalnızca usulen itiraz edilerek hakkı kötüye kullandığını, her iki tarafın ticari defter ve kayıtları incelendiğinde müvekkilinin alacağının haklılığının ortaya çıkacağını, müvekkili şirketin huzurdaki davaya ve icra takibine konu alacağın, davalı borçlu ile arasındaki cari hesap ilişkisinden kaynaklandığını beyanla, fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla; davanın kabulüne, fazlaya ilişkin hak ve alacak talep etme hakları saklı kalmak kaydı ile davalının haksız ve mesnetsiz itirazının iptaline ve takibin takip tarihi itibariyle işleyecek faiz, vekâlet ücreti ve tüm ferileri ile birlikte devamına, davalı aleyhine alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafın işbu davaya konu sözleşme gereğinin yerini, eksiksiz ve tam olarak yerine getirmediğini, taraflar arasındaki uyuşmazlığın da tam bu noktada oluştuğunu, zira müvekkili kurumun, alanında başarılı ve tanınmış bir kurum olduğunu, müvekkili kurumun, bünyesindeki okullardaki her türlü hizmetin eksiksiz ve tam olması için büyük titizlik gösterdiğini, fakat davacı tarafın, sözleşmede taahhüt ettiği edimi ifada temerrüde düştüğünü ve müvekkili kurumun talep ettiği hizmeti yerine getirmediğini, taraflar arasındaki uyuşmazlığın bu hususta olduğunu, her ne kadar davacı taraf dava dilekçesinde sunmuş olduğu cari hesap ekstresini dayanak yaparak haklılığını ispata girişmişse de sunmuş olduğu belgeler alım-satıma ilişkin olup edimlerin gereği gibi ifa edilip edilmediğini, ayrıca alacak-borç ilişkisini ortaya koymaktan aciz olduğunu, davacı tarafın iddia ettiği gibi bir borç bulunmadığını, davacının iş bu davayı açmasında korunmasını gerektiren bir hukuki yararı olmadığını, ticari defter ve kayıtlar incelendiği takdirde davacı tarafın işbu davaya konu sözleşme gereğinin yerini, eksiksiz ve tam olarak yerine getirmeyerek sözleşmede taahhüt ettiği edimi ifada temerrüde düştüğü ve müvekkili kurumun talep ettiği hizmeti yerine getirmediği ve dolayısıyla herhangi bir alacağının olmadığının ortaya çıkacağını beyanla, davanın reddine, davacının haksız ve kötü niyetli icra takibinden dolayı %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkûm edilmesine karar verilmesini talep etmişlerdir.
GEREKÇE:
Dava; Cari hesaptan kaynaklı alacağın tahsili içn başlatılan icra takibine davalının itirazı üzerine açılan İİK. 67. maddesine dayalı itirazın iptali davasıdır.
Davacı vekili delil ve belgelerini ibraz etmiş, davada; .... İcra Müdürlüğünün 2020/... E. Sayılı dosyasına, Arabuluculuk Başvuru Formu ve 13.03.2020 tarihli arabuluculuk son tutanağı aslına, müvekkili ile davalı arasındaki cari hesap ekstresine, tarafların ticari defter ve kayıtlarına, davalı borçluya ait BA BS formlarına, bilirkişi incelemesine, tanık, keşif, yemin ve sair her türlü kanuni ve takdiri delile dayanmıştır.
Davalı vekili cevap dilekçesinde herhangi bir delile dayanmamıştır.
Davaya dayanak .... İcra Müdürlüğünün 2020/... E. sayılı dosyasında; alacaklı ... San. Tic. İth. İhr. Ltd. Şti tarafından borçlu ... aleyhine 52.300,61 TL asıl alacak ve 571,37 TL faizi olmak üzere toplam 52.871,98 TL cari hesaptan kaynaklı alacağın tahsili için 18.02.2020 tarihinde ilamsız genel haciz yoluyla takibe girişildiği, borçluya ödeme emrinin tebliğ edildiği ve borçlu tarafından süresinde borca itiraz edildiği anlaşılmaktadır.
Mahkememiz tarafından iddia savunma ve dosya kapsamında toplanan tüm deliller ve tarafların ilişki dönemini kapsayan ticari defter ve dayanağı belgeler üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak davacı yanın icra takip ve dava tarihi itibariyle davalıdan alacağı varsa miktarın saptanması için ve taraf defterlerinin usulüne uygun düzenlenip düzenlenmediğinin belirlenmesi için dosyanın bilirkişiye tevdine karar verilmiş olup bilirkişi tarafından sunulan 09.10.2020 tarihli raporda ayrıntısı açıklandığı üzere sonuç olarak "....İncelenen davacı şirkete ait 2019-2020 yıllarına ait ticari defterlerin açılış ve kapanış beratlarının ve noter tasdiklerinin yasal süresinde yaptırılmış olduğu, bu anlamda ticari defterlerin usulüne uygun tutulduğu,
Davacı yanın kendi kayıtlarına nazaran 18.02.2020 takip tarihi itibariyle davalı yandan 52.300,61 TL alacaklı olduğu,
İncelenen davalı şirkete ait 2019-2020 yıllarına ait ticari defterlerin açılış ve kapanış beratlarının ve noter tasdiklerinin özel hesap dönemine göre yasal süresinde yaptırılmış olduğu, bu anlamda ticari defterlerin usulüne uygun tutulduğu,
Davalı yanın kendi kayıtlarına nazaran 18.02.2020 takip tarihi itibariyle davacı yana 52.300,61 TL borçlu olduğu,
Davalı yan cevap dilekçesinde, davacı tarafın işbu davaya konu sözleşme gereğini, eksiksiz ve tam olarak yerine getirmediğini beyan etmişse de dava dosyasında taraflar arasında akdedilmiş bir sözleşme bulunmadığı gibi, davalı yanın ticari defter kayıtlarına işlemiş olduğu davacı faturalarına karşı, edimin gereği gibi ifa edilmediğinden bahisle itiraz ettiğine dair de dava dosyasında herhangi bir yazılı bildirme rastlanmadığı, bu hususta takdirin mahkemeye ait olduğu,
Davacı yanın takipte işlemiş faiz talep ettiği görülmekle, dava dosyasında davacı yanın davalı muhatabını temerrüde düşürdüğünü gösteren herhangi bir ihtarname ya da ödeme şartlarını düzenleyen yazılı bir metne rastlanmadığından, davacı yanın takipte işlemiş faiz talep edemeyeceği," tespit ve rapor edilmiştir.
Bilirkişi raporu taraf vekillerine tebliğ edilmiştir. Davalı vekili tarafından rapora karşı beyan dilekçesi sunulmuş olup yeni bir bilirkişiden rapor alınması talebinde bulunulmuştur. Bilirkişi raporunun dosya kapsamında toplanan delillere uygun olması ve hüküm kurmaya elverişli olması nedeniyle Mahkememiz tarafından davalı vekilinin yeni bir rapor alınması talebinin reddine karar verilmiştir.
Toplanan tüm delillere ve dosya kapsamına göre; davacı tarafından cari hesaptan kaynaklı toplam 52.871,98 TL alacağın tahsili için davalı aleyhine icra takibi başlatıldığı ancak davalı tarafça borca itiraz edildiği, davacı tarafından mahkememizde iş bu itirazın iptali davası açıldığı ve dava esas değerinin 52.300,61 TL olarak gösterildiği, Mahkememiz tarafından yapılan yargıla sırasında alınan hükme dayanak teşkil etmeye elverişli 09.10.2020 tarihli bilirkişi raporunda davacı şirkete ait 2019-2020 yıllarına ait ticari defterlerin usulüne uygun tutulduğunun, davacı yanın kendi kayıtlarına nazaran 18.02.2020 takip tarihi itibariyle davalı yandan 52.300,61 TL alacaklı olduğunun, davalı şirkete ait 2019-2020 yıllarına ait ticari defterlerin usulüne uygun tutulduğunun, davalı yanın kendi kayıtlarına nazaran 18.02.2020 takip tarihi itibariyle davacı yana 52.300,61 TL borçlu olduğunun tespit edildiği anlaşılmakla davanın kabulü ile davalının ... İcra Müdürlüğünün 2020/... Esas sayılı dosyasındaki itirazının 52.300,61-TL üzerinden iptaline, takibin asıl alacak olan 52.300,61-TL'ye takip tarihinden itibaren yıllık %13,75 oranında ve değişen oranlarda ticari (avans) faiz uygulanmak suretiyle devamına, alacağın likid olması nedeniyle davalının alacağın %20'si oranında icra inkar tazminatına mahkumiyetine, koşulları oluşmadığından davalı vekilinin kötüniyet tazminatı talebinin reddine karar vermek yasal ve yerinde görülmüştür.
Bu itibarla;
HÜKÜM:
Davanın KABULÜ ile;
1-)Davalının .... İcra Müdürlüğünün 2020/... Esas sayılı dosyasındaki itirazının 52.300,61-TL üzerinden İPTALİNE, takibin asıl alacak olan 52.300,61-TL'ye takip tarihinden itibaren yıllık %13,75 oranında ve değişen oranlarda ticari (avans) faiz uygulanmak suretiyle devamına,
2-)Alacağın % 20'si oranındaki 10.460,12-TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-)Davalı vekilinin kötüniyet tazminatı talebinin REDDİNE,
4-)Harçlar Yasası uyarınca alınması gerekli 3.572,65-TL karar ve ilam harcından başlangıçta peşin alınan 628,81-TL harcın mahsubu ile bakiye 2.943,84-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
5-)Davacı tarafından yapılan 54,40-TL başvuru harcı, 628,81-TL peşin harç, 7,80-TL vekalet harcı, 800,00-TL bilirkişi ücreti, 52,00-TL davetiye-teskere gideri olmak üzere toplam 1.543,01-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-)Davacı duruşmalarda kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 7.599,08-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-)Davacının gider avansından artan bakiyenin karar kesinleştiğinde re'sen davacıya / vekiline iadesine,
Davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı tarafların gerekçeli kararı tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya başka bir mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderecekleri dilekçe ile HMK 341. madde uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yoluna başvurma hakları hatırlatılmak suretiyle oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 24/11/2020
Katip ...
¸e-imzalıdır.
Hakim ...
¸e-imzalıdır.
