Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2020/5170 Esas 2021/9078 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
5. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/5170
Karar No: 2021/9078
Karar Tarihi: 17.06.2021

Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2020/5170 Esas 2021/9078 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından verilen kararda, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemi yer almaktadır. Mahkemece, uyulan bozma kararı gereği inceleme ve işlem yapılarak hüküm kurulmuştur. Karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Temyiz eden taraf vekillerinin bazı itirazları bozma ile kesinleşen yönlere ilişkin olduğu için yerinde değildir. Kararda, Anayasa Mahkemesi'nin 27/11/2020 tarihli ve 31317 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 2018/104 Esas, 2020/39 Karar sayılı kararı ile 7139 sayılı Kanunla Değişik Kamulaştırma Kanunu'nun 10/8. fıkrasına yönelik iptal kararına değinilmiştir. Bu nedenle, kamulaştırma bedeline dava tarihinden 4 ay sonrasından başlayarak yasal faiz işletilmesi ve derhal ödenmesi gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin 12055/17 numaralı başvuru sonucu verilen 23.10.2018 tarihli kararı ve Anayasa Mahkemesi'nin 2016/9364 başvuru numaralı, 01.06.2019 gün 30791 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan kararı da göz önüne alınarak davacı idare le
5. Hukuk Dairesi         2020/5170 E.  ,  2021/9078 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasının kabulüne dair verilen yukarıda tarih ve numaraları yazılı hükmün Yargıtayca incelenmesi taraf vekillerince verilen dilekçelerle istenilmiş; davalı vekili de temyiz dilekçesinde duruşma isteminde bulunmuş olmakla, duruşma için belirlenen 17/06/2021 günü temyiz eden taraf vekillerinin yüzlerine karşı duruşmaya başlanarak, sözlü açıklamaları da dinlendikten ve dosyadaki kağıtlar okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü.

    Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.
    Mahkemece, uyulan bozma kararı gereğince inceleme ve işlem yapılarak hüküm kurulmuş; karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
    Taraf vekillerinin aşağıdaki bentler kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları bozma ile kesinleşen yönlere ilişkin olduğundan yerinde değildir. Şöyle ki;
    1-Anayasa Mahkemesinin 27/11/2020 gün 31317 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 16/07/2020 tarih 2018/104 Esas, 2020/39 Karar sayılı kararı ile 7139 sayılı Kanunla Değişik Kamulaştırma Kanunun 10/8. fıkrasının dördüncü cümlesinin; “idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit edilen bedelden az olması durumunda hâkim tarafından tespit edilen bedel, fazla olması durumunda idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit ettiği bedel, peşin ve nakit olarak hak sahibi adına, kalanı ise bedele ilişkin kararın kesinleşmesine kadar üçer aylık vadeli hesapta nemalandırılmak ve kesinleşen karara göre hak sahibine verilmek üzere” bölümü ile yedinci cümlesinde yer alan “idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit ettiği bedelden fazla olması halinde fazla olan tutarın bloke edildiğine” ibaresinin Anayasa’ya aykırı olduğu ve iptal edildiği nazara alınarak kamulaştırma bedeline dava tarihinden 4 ay sonrasından başlayarak Dairemiz karar tarihine kadar yasal faiz işletilmesi ve derhal ödenmesi,
    2-Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin 12055/17 numaralı başvuru sonucu verilen 23.10.2018 tarihli kararı ve Anayasa Mahkemesinin 2016/9364 başvuru numaralı, 01.06.2019 gün 30791 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan kararı da göz önüne alındığında davacı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi,
    Gerektiğinden, gerekçeli kararın hüküm fıkrasının;
    a) (3-C) bendinde yer alan (üçer aylık vadeli mevduat hesabında nemalandırılarak karar kesinleştiğinde tapu kaydındaki şerh ve takyidatlar bedele yansıtılarak davalıya ödenmesine, fark bedelin üçer aylık vadeli hesabında nemalandırılması için ilgili bankaya müzekkere yazılmasına) kelimelerinin hüküm fıkrasından çıkartılmasına, yerine (üçer aylık vadeli hesapta işlemiş nemaları ile birlikte tapu kaydındaki şerh ve takyidatlar bedele yansıtılarak davalıya derhal ödenmesi için ilgili bankaya müzekkere yazılmasına,) kelimelerinin yazılmasına,
    b) (4-B) ve (4-C) bentlerinde yer alan (ikinci karar tarihi olan 02/05/2019) ibaresinin hükümden çıkartılmasına, yerine (Yargıtay 5. Hukuk Dairesinin ilam tarihi olan 17.06.2021) ibarelerinin yazılmasına,
    c) Vekalet ücretine ilişkin 8 nolu bendinin hükümden çıkartılmasına, kalan bent numaralarının buna göre teselsül ettirilmesine,
    Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan temyiz harçlarının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 3.050,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya, 3.050,00-TL vekalet ücretinin de davacıdan alınarak davalıya verilmesine, 17/06/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.












    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.