
Esas No: 2018/2734
Karar No: 2018/8201
Karar Tarihi: 20.09.2018
Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2018/2734 Esas 2018/8201 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
... vekili avukat ... ile ... vekili avukat ... aralarındaki dava hakkında .. 2. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 25/03/2015 gün ve 2013/753-2015/171 sayılı hükmün taraflar avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşuldu.
KARAR
Davacı, davalı için cenaze yıkama aracı tadilatı, piston tamir ve bakımı gibi bazı tamir ve bakım işleri ile bayrak direği imalatı yaptıklarını, faturaya konu bu alacaklar için davalı tarafından kısmi ödeme yapıldığını, bakiye miktarın ödenmemesi üzerine davalı hakkında başlattıkları takibin davalının haksız itirazı ile durduğunu ileri sürerek itirazın iptaline ve inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 2.646,00 TL"lik asıl alacak bölümüne yapılan itirazın iptaline, takibin bu miktar üzerinden ve takip tarihinden itibaren işleyecek faizi ile devamına, fazlaya ilişkin talebinin reddine, inkar tazminatı talebinin de kabulü ile 2.646,00 TL"lik asıl alacağın % 20"si olan 529,20 TL inkar tazminatı alacağının davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı ve katılma yolu ile davacı tarafından temyiz edilmiştir.
1-14.7.2004 günlü ve 5219 sayılı yasa ile HUMK.nun 427/2 maddesindeki temyiz ile ilgili parasal sınır 1.000.000.000 TL, 5236 sayılı yasanın 19. maddesi uyarınca 1.1.2015 tarihinden itibaren 2.080,00 TL.ye çıkarılmıştır. Anılan yasada derdest davalar yönünden ne şekilde uygulanacağı yönünde açık bir uygulama hükmü bulunmamakta ise de Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 23.2.2005 gün ve esas 2005/13-32, karar 2005/85 sayılı kararı uyarınca yerel mahkemelerce kurulan hükümlerin temyizinin ve temyiz incelemesi sonucunda Yargıtay daireleri ya da Hukuk Genel Kurulunca verilen kararlara karşı karar düzeltme yoluna gidilmesi durumunda temyiz ya da karar düzeltme istemi hangi karara yönelik ise, o karar tarihinde yürürlükte bulunan kanun hükmünün esas alınacağı belirtilmiştir. Davalı temyiz dilekçesinde, bilirkişinin yerinde olarak 1.696,00 TL alacağın ispatlanabildiğini belirtmesine karşın Mahkemenin bilirkişi raporuna aykırı olarak 2.646,00 TL üzerinden takibin devamına karar vermesinin hukuka aykırı olduğunu belirtmiştir. Buna göre davalı tarafından bilirkişinin belirlemiş olduğu miktarın kabul edilmesi ve 950,00 TL yönünden kararın hukuka aykırı olduğunun belirtilmesi karşısında; temyiz edilen 950 TL"lik bölüm karar tarihi itibariyle 2.080,00 TL.yi geçmediğinden HUMK.nun 5219 sayılı yasa ile değiştirilen 427.maddesinin 2.fıkrası gereğince davalının temyiz hakkı bulunmamaktadır. O nedenle miktar itibariyle kesin olan karara ilişkin temyiz dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekmiştir.
2-Davacı taraf katılma yoluyla temyiz talebinde bulunmuştur. Katılma yoluyla temyiz asıl temyiz talebine bağlıdır. Davalının temyiz dilekçesi miktar yönünden reddedildiğinden davalının da temyiz hakkı bulunmakta olup, katılma yolu ile temyiz dilekçesinin de reddine karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenle davalının miktar yönünden; ikinci bentte açıklanan nedenle davacının katılma yoluyla temyiz talebinde bulunma hakkı ortadan kalktığından temyiz dilekçesinin REDDİNE, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, peşin alınan 45,18 TL harcın davacıya, 27,70 TL harcın davalıya iadesine, 20/09/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.