21. Hukuk Dairesi 2017/719 E. , 2018/5745 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
TÜRK MİLLETİ ADINA
K A R A R
1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davalı Kurum vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine,
2- Davacı vekilinin temyizine gelince;
A) Davacının İstemi :
Davacı, 11/1995-01/1997 tarihleri arasındaki ... sigortalılığı primlerinin ödendiğinin ve bu ödemelerin emekliliğine sayılması gerektiğinin tespitine, Kurum kayıtlarının bu şekilde düzeltilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
B) Davalının Cevabı :
Davalı Kurum vekili, Kurum tarafından yapılan işlemlerin yasal mevzuata uygun olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
C) İlk Derece Mahkemesinin Kararı ve Gerekçesi :
Mahkemece, “Tüm dosya kapsamı itibariyle; dava konusu uyuşmazlığın, davacının 01/12/1995 - 02/01/1997 tarihleri arasındaki sigortalılık sürelerinin iptal edilmesinden kaynaklandığı, davacının 01/12/1995 - 02/01/1997 tarihleri arasında vergi yükümlülüğünün bulunmadığı, ... ve sanatkarlar sicili veya meslek kuruluşu kaydının olmadığı, 30/11/1995 tarihinde 20,65 TL"lik prim ödemesinden sonra 26/12/1995 tarihinde 1,85 TL ve 30/01/1996 tarihinde 1,85 TL prim ödemesinin söz konusu olduğu, sonrasında 28/11/1996 tarihinde 18,00 TL, 24/12/1996 tarihinde 13,75 TL prim ödemesi yaptığı, bu doğrultuda davacının sigortalılık niteliğini kaybetmesine rağmen 31/01/1996 tarihine kadar düzenli prim ödemesi nedeniyle zorunlu sigortalılığının 31/01/1996 tarihine kadar sürdürülmesi gerektiği, bu nedenlerle davacının 01/12/1995 - 31/01/1996 tarihleri arasında zorunlu, 01/11/1996 - 01/01/1997 tarihleri arasında isteğe bağlı 4/1-b sigortalısı sayılması gerektiği anlaşıldığından, davanın kısmen kabulüne kararı verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.” gerekçesiyle “Davanın Kısmen Kabulü ile; Davacının 01/12/1995 – 31/01/1996 tarihleri arasında Zorunlu, 01/11/1996 – 01/01/1997 tarihleri arasında isteğe bağlı 4/1-b Sigortalısı Sayılması Gerektiğinin Tespitine,” karar verilmiştir.
D) İstinaf Başvurusu :
Davacı vekili, dava konusu döneme ait olarak davacının borcunun bulunmadığını, yerel mahkemece ek rapor taleplerinin reddedildiğini, davacının yatırdığı 2 aylık askerlik borçlanması bedelinin hesaplamalarda dikkate alınmadığını, davacının dava konusu sürenin tamamında ... sigortalısı sayılması gerektiğini belirterek istinaf yoluna başvurmuştur.
Davalı Kurum vekili, yeterli inceleme yapılmadığını belirterek istinaf yoluna başvurmuştur.
E) Bölge Adliye Mahkemesinin Kararı ve Gerekçesi :
Bölge Adliye Mahkemesi tarafından, “İşin esasına gelince mahkemece hükme esas alınan rapordaki tespit ve kabuller ve mahkemenin gerekçesi gözetildiğinde her iki tarafın istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı değerlendirilmiştir.
Bu nedenle HMK"nın 353/1-b maddesinin 1. alt bendi gereğince ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla davalı ve davacı tarafların istinaf başvurularının esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.” gerekçesiyle “Davalı ve davacı vekillerinin istinaf başvurularının HMK"nın 353/1-b maddesinin 1. alt bendi gereğince ESASTAN REDDİNE,” karar verilmiştir.
F) Temyiz :
Davacı vekili, davacının dava konusu döneme ilişkin tüm prim borçlarını yatırdığını, bu nedenle dava konusu dönem boyunca sigortalı kabul edilmesi gerektiğini belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.
Davalı Kurum vekili, Kurum tarafından yapılan işlemlerde bir hata bulunmadığını, eksik inceleme ile karar verildiğini belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.
G) Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe :
Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davacının 10/06/1988 tarihi itibariyle ... sigortalılığının başlatıldığı ve tahsis talebinde bulunduğu 02/10/2015 tarihine kadar bu sigortalılığının devam ettirilerek davacının bütün prim borçlarını ödediği, ancak davacının tahsis talebinde bulunmasından sonra kayıtları üzerinde inceleme yapılarak zorunlu sigortalılık şartlarını taşımadığı anlaşılan 30/11/1995-02/01/1997 tarihleri arasındaki sigortalılığının Kurum tarafından iptal edildiği, davacının zorunlu sigortalılık koşullarını taşımadığı söz konusu tarihler arasında 30/11/1995-26/12/1995-30/01/1996-28/11/1996-24/12/1996-08/01/1997 tarihlerinde prim ödemesi yaptığı ve uyuşmazlık konusu dönemin tüm prim borçlarını ödediği anlaşılmaktadır.
1479 sayılı Yasaya göre isteğe bağlı sigortalılık Yasanın 79. maddesinde düzenlenmiş olup uyuşmazlık konusu dönemde yürürlükte bulunan 1479 sayılı Yasanın 79/5. maddesinde; “ İsteğe bağlı sigortalılık, sigortalının tescil talebinin Kuruma intikal ettiği tarih itibariyle başlar, terk talebinin Kuruma intikal ettiği tarihte veya diğer ... ... kanunlarına tabi olarak çalışmaya başlama ile sona erer. Ancak, ayı içinde primi yatırılmış süreler, sigortalılık süresine dahil edilir ve primi ödenmeyen süreler kendileri veya hak sahipleri tarafından prim ve her türlü borçlar ödenmek şartıyla sigortalılık süresi olarak değerlendirilir.” hükmü bulunmaktadır.
Somut olayda, zorunlu sigortalılık koşullarını taşımadığı için ... sigortalılığı 30/11/1995 tarihinde sona eren davacının bu tarihten sonra prim ödemeye devam ederek isteğe bağlı sigortalı olma iradesini ortaya koyduğu anlaşılmaktadır. Uyuşmazlık konusu dönemde yürülükte bulunan ve yukarıda belirtilen hüküm gereğince davacının 30/01/1996 tarihinde yaptığı ödemeden sonra prim ödemelerine ara vermesi ile bu sigortalılığının son bulması mümkün değildir. Nitekim, davacı 28/11/1996 tarihinden sonra yaptığı prim ödemeleri ile uyuşmazlık konusu tüm dönem bakımından prim borçlarını ödediğinden davacının 30/11/1995-02/01/1997 tarihleri arasında isteğe bağlı sigortalı olduğunun kabul edilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile yeniden hüküm kurulması gerekirken, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olduğundan temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASI gerekmiştir.
H) Sonuç :
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı 6100 sayılı HMK"nun 373/1. maddeleri uyarınca KALDIRILMASINA, ilk derece mahkemesi kararının yukarıda belirtilen nedenle BOZULMASINA, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 28/06/2018 gününde oy birliğiyle karar verildi.