Abaküs Yazılım
Hukuk Bölümü
Esas No: 1991/15
Karar No: 1991/16

Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümü 1991/15 Esas 1991/16 Karar Sayılı İlamı

Hukuk Bölümü         1991/15 E.  ,  1991/16 K.
  • BAĞ-KUR ILE ECZANE ARASINDA BAĞ-KUR SIGORTALILARINA INDIRIMLI ILAÇ SATILMASINA ILIŞKIN SÖZLEŞMENIN, MIADI DOLMUŞ ILAÇ SATILDIĞI GEREKÇESI ILE BAĞ-KUR TARAFINDAN FESHEDILMESI IŞLEMININ IPTALI ISTEMIYLE AÇILAN DAVANIN ADLİ YARGI YERİNDE GÖRÜLMESI GEREKTIĞI HK.

    "İçtihat Metni" Adalet Bakanlığı Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığınca hazırlanmıştır. İzinsiz olarak kopyalanması ve dağıtılması hukuki sorumluluk gerektirir.

                Davacı           : B.Ü.

                Vekili              : Bağ-Kur Genel Müdürlüğü

               O L A Y          :Davacı, 1990 yılında Bağ-Kur sigortalarının iliçlaranı %5 indirimle temin etmek üzere Bağ-Kur ile yaptığı sözleşmenin, bir sigortalıya miadı dolmuş ilaç satıldığı gerekçesiyle davalı idare tarafından feshedilmesi işleminin iptali ve kurumdan olan 21.286.983.-TL. alacağının yasal faizi ile birlekte tahsili istemiyle idari yargıda 30.11.1990 gününde dava açmıştır.

    Davalı idarenin görev itirazı KONYA İDARE MAHKEMESİ’nce reddedilmiş, konunun Yargıtay Başsavcılığına intikaline ilişkin davalı dilekçesi üzerine mahkeme 6.3.1991 gün ve 90/1652 sayılı görevlilik kararını kaldırılmayarak dosyayı Yargıtay Başsavcılığına göndermiştir.

    Dosya Yargıtay Başsavcılığının 1.4.1991 gün ve 91-15 sayılı düşünce yazısı ekinde Uyuşmazlık Mahkemesine gönderilmiş, Danıştay Başsavcılığının düşüncesi de  alınmıştır.

    Böylece 2247 sayılı Kanunun 10., 12. ve 13. maddelerinde öngörüldüğü biçimde olumlu görev uyuşmazlığı çıkarılmıştır.

                İNCELEME VE GEREKÇE           :

    Türk Milleti adına karar veren Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümü, Yılmaz ALİEFENDİOĞLU’ nun Başkanlığı’nda: Hüseyin ÖRMECİ, Kamil KADIOĞLU, Rüştü ALTAY, Aysel PEKİNER, Osman ŞİMŞEK ve Ali HÜNER’in  katılmaları ile yaptığı  8.7.1991 günlü toplantıda, Geçici Raportör- Hakim Ayten ANIL’ın raporu ile dosyadaki belgeler ve Yargıtay Başsavcılığı ile Danıştay Başsavcılığının davanın çözümünün adli yargıya ait olduğu yolundaki yazılı düşünceleri okunduktan; toplantıya Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı yerine katılan Savcı Erkal EVLİYAOĞLU ve Danıştay Başsavcısı yerine katılan Savcı M. İlhan DİNÇ’in yazılı düşünceler doğrultusundaki sözlü açıklamaları dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:

    Dava konusu, Bağ-Kur’la davacı arasında Bağ-Kur sigortalılarına indirimli ilaç satışına ilişkin sözleşmenin, süresi geçmiş  ilaç satıldığı gerekçesiyle Bağ-Kur tarafından tek yanlı olarak feshedilmesinden dolayı bu işlemin iptali ve ilaç bedelinin tahsili isteminden ibarettir.

    Davanın çözümü feshedilen sözleşmenin idari sözleşmemi yoksa özel nitelikte bir sözleşme mi olduğunun tespitine bağlıdır.

     İdari sözleşme, idarenin kanunsal yetkisine dayanarak, kamu hizmeti gerekleri ve kamu yararı nedeniyle yaptıkları sözleşmelerdir. Bunlar idarenin ayrıcalıklı ve üstün hak ve yetkilerini içerirler. İdare, bu sözleşme hükümlerinde tek yanlı değişiklik yapabilir ya da sözleşmenin feshine gidebilir, Bu nitelikte olmayan diğer sözleşmeler ise, genelde özel hukuk alanında, özel hukuk kurallarına göre düzenlenir.

     Bağ-Kur ile davacı arasında, kurum sigortalarına %5 indirimle ilaç satmak üzere yapılan 1.1.1990 tarihli sözleşme incelendiğinde: bu sözleşmenin tarafların serbest iradelerine dayandığı, ticari nitelikli olduğu anlaşılmaktadır. Kamu Hukukunun ve dolayısıyla kamu gücünün bu sözleşmede yeri bulunmamaktadır.

    Nitekim, sözleşmenin dayalı olduğu esaslar bir protokol ile düzenlenmiştir. Bu sözleşmede tarafların, 1479 sayılı Kanunla kurulan Bağ-Kur, 6643 sayılı Kanunla kurulan Türk Eczacılar Birliği ve eczane sahibi olduğu görülmektedir.

    Birinci bölümde sözleşme hükümlerinin kimleri kapsayacağı belirtilmiş,ikinci bölümde ilaçların nasıl verileceği, kontrolların ne şekilde yapılacağı, sağlık karneleri ve reçetelerin şekil ve süreleri, katılma payları, v.s., üçüncü bölümde eczanelerin faturaları Türk Eczacılar Birliğine göndereceği, Bağ-Kur İl Müdürlüklerinin reçetelerin kuruma intikalinden en geç 15 gün içinde reçete bedellerini ödemek zorunda olduğu belirtilmiştir. Sözleşmenin dördüncü bölümünde kurum ve Türkiye Eczacılar Birliği tarafından yapılan inceleme sonunda sözleşmenin feshini gerektirecek hususlar Bağ-Kur’un fesih yetkileri ile Türk Eczacılar Birliği’nin bu fesihteki rolü ve eczanelerin  fesih yetkileri sayılmaktadır. Görüleceği üzere burada karşılıklı fesih yetkileri mevcuttur. Anlaşmazlık halinde, kurum il müdürlüğünün bulunduğu yer mahkemesinin yetkili olduğu açıklanmıştır.

    Bu durum karşısında, sözleşmede ağırlığı kamu hukuk değil, tarafların serbest iradesi belirlemektedir. Bağ-Kur’un bu sözleşmedeki fesih yetkilerinin karşı taraftan fazla oluşu, sözleşmenin özel sözleşme niteliğini etkilememektedir. Sözleşmenin kamu hizmetine ilişkin bulunduğu bir gerçek olmakla birlikte, idarenin üstün yetkilerle donatıldığı sonucuna varılamamaktadır. yapılan protokol Bağ-Kur sigortalısının eczaneden alacağı ilacın%5 indirimle satışının koşullarını ve katılım paylarını düzenleyen bir sözleşmeden ibarettir.

    Bu itibarla davanın, Yargıtay Başsavcılığının olumlu görev uyuşmazlığı çıkarılmasına ilişkin düşüncesi doğrultusunda adli yargı yerinde çözümlenmesi, Konya İdare Mahkemesi’nin görevlilik kararının kaldırılması gerekmektedir.

                 SONUÇ         :Anlaşmazlığın, niteliğine göre davanın çözümü ADLİ YARGININ görev alanına girdiğinden Yargıtay Başsavcılığının başvurusunun kabulüyle Konya İdare Mahkemesinin  6.3.1991 gün ve 1990/1652 sayılı görevlilik kararının kaldırılmasına  8.7.1991 gününde KESİN OLARAK  OYBİRLİĞİ  ile karar verildi.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi