11. Hukuk Dairesi 2018/5302 E. , 2019/7160 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İSTANBUL ANADOLU 1. FİKRÎ VE SINAÎHAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TÜRK MİLLİ TAKIMI
Taraflar arasındaki davanın İstanbul Anadolu 1. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi bozmaya uyularak verilen 10/05/2018 tarih ve 2017/643-2018/165 sayılı kararın Yargıtay"ca incelenmesinin davalı vekili tarafından istenilmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacılar vekili, tanınmış "Kale" markası ile bu ibarenin kullanıldığı bir kısım markaların davacılar adına tescilli olduğunu, İstanbul Anadolu 1. FSHHM ‘nin 2013/108 D.İş sayılı dosyasından yapılan delil tespitinde eski acente olan davalıya ait web sitesinde ve iş yerinde davacılara ait markaların haksız bir şekilde kullanıldığının tespit edildiğini ileri sürerek marka hakkına tecavüz fiillerinin durdurulmasını, 556 sayılı KHK"nın 62/b maddesi ve TTK"nın haksız rekabet hükümleri uyarınca tecavüzün giderilmesini, şimdilik 3 davacı için toplam 7.471.25 TL maddi, 6.000 TL manevi tazminatın faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, sözleşmenin haksız feshinden sonra davacının davalının elinde kalan hiç bir stok malı geri almadığını, davalının elinde kalan mallar iade alınmayınca bunların satılmasında bir hukuka aykırılık bulunmadığını, tespitte belirtilen internet sitelerinin erişime kapalı olduğunu, bu sitelerin www.celikkapilar.org alan adına yönlendirildiğinin raporda belirtildiğini, zaten bu sitelerin davacı tarafından da kabul edildiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılamada iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davalı şirketin taraflar arasında yürürlükte olan sözleşmenin ifası sırasında oluşturduğu ve davacı adına tescilli "KALE" markasını taşıyan internet sitelerini erişime kapattığı, ancak bu web sitelerini kendisine ait internet sitelerine yönlendirdiği, bu şekilde KHK 9/2-e bendinde düzenlenen meşru bir bağlantısı kalmamasına rağmen davacının tescilli “KALE” markasını taşıyan internet siteleri, alan adlarını kullanarak kendi internet sitelerine yönlendirme yapması ve bu yönlendirmenin ticari etki yaratacak biçimde kullanılmasının davacının markasından kaynaklanan haklarına tecavüz teşkil ettiği, davacı tarafın tespit giderlerini fiili zarar kapsamında maddi tazminat olarak talep edilebileceği gerekçesiyle davanın kabulüne, davalının davacı adına tescilli "KALE" ibareli markalarından kaynaklanan haklarına tecavüz ettiğinin tespitine, davalı adına tescilli www.kalekapi.net, www. kalecelik.com, www. Kalekasa. net, www. kalecelikkapi.net, www.kalekuyumcukasaları.com, alan adlı web sitelerinin davalı adına tescilli http://www.celikkasaci.net ,http://www.celik-kasalar.com,, http:// www. Celikparakasalari. org. alan adlı internet sitelerine yönlendirmelerin kaldırılmasına, 7.471,25 TL maddi tazminat, ve 6.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, karar özetinin karar kesinleştiğinde Türkiye çapında satışı en yüksek 5 gazeteden biri ile ilanına karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Dava, markaya tecavüzün men’i, maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Davacı, delil tespiti amacıyla yapılan yargılama giderlerini maddi tazminat istemine konu etmiş olup, mahkemece tespit giderlerinin fiili zarar kapsamında talep edilebileceği gerekçesiyle maddi tazminat istemi yönünden kabul kararı verilmişse de, delil tespiti amacıyla yapılan yargılama giderleri HMK 323. madde çerçevesinde aynı dava içinde mahkemece re’sen hüküm altına alınabilecek nitelikte olup, bağımsız bir zarar kalemi olarak nitelendirilmesi mümkün değildir.
Bu itibarla, mahkemece, delil tespiti amacıyla yapılan giderlerin HMK 323. maddesi çerçevesinde yargılama giderleri olarak değerlendirilerek hüküm altına alınması ve maddi tazminat isteminin esası hakkında da karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davalıdan iadesine, 13/11/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.