8. Hukuk Dairesi Esas No: 2017/5999 Karar No: 2017/1950 Karar Tarihi: 16.02.2017
Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2017/5999 Esas 2017/1950 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sulh Hukuk Mahkemesi'nde görülen bir davada, kısıtlılık kararının kaldırılması talebi kabul edilmiş, ancak davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, kısıtlılık kararının gereksiz olduğunu ve akıl sağlığının yerinde olduğunu iddia etmiştir. Ancak, raporlardaki çelişkiler nedeniyle dosyanın tekrar incelenerek kesin bir karar verilmesi gerektiği belirtilmiştir. Kanunlar açısından, Türk Medeni Kanunu'nun 472/son ve 474. maddeleri gereği, kısıtlı ve ilgililer arasından vesayetin kaldırılması istenilebileceği ve kısıtlılık sebebinin resmi sağlık raporu ile belirlenmesi gerektiği ifade edilmiştir.
8. Hukuk Dairesi 2017/5999 E. , 2017/1950 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup, hükmün davacı ... ve vasi adayı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR
Talep dilekçesinde, kısıtlı ..."ün alınan sağlık kurulu raporunda akıl sağlığının yerinde olduğu, kısıtlama kararının kaldırılması istenmiştir. Mahkemece, talebin kabulü ile kısıtlılık halinin kaldırılmasına karar verilmesi üzerine; davacı ve vasi adayı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 405. maddesi kapsamında akıl sağlığı sebebi ile verilen kısıtlılık kararının kaldırılması istemine ilişkindir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu"nun 472/son maddesinde, kısıtlı ve ilgililerden her birinin vesayetin kaldırılması isteminde bulunabileceği; 474. maddesinde ise akıl hastalığı veya akıl zayıflığı yüzünden kısıtlanmış olan kişi üzerindeki vesayetin kaldırılmasına, ancak kısıtlama sebebinin ortadan kalkmış olduğunun resmi sağlık kurulu raporu ile belirlenmesi halinde karar verilebileceği hükme bağlanmıştır. Dosyadaki bilgi ve belgelerin incelenmesinden;... Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 08.12.2015 tarih ve 2015/1072-2015/1354 sayılı kararı ile... Devlet Hastanesi"nin 05.11.2015 tarihli kısıtlı adayı hakkında düzenlenen rapora göre hafif düzeyde demans+anksiyete bozukluğu tanısıyla ..."ün TMK"nun 405. maddesi gereği kısıtlanmasına, oğlu ..."ün vasi olarak atanmasına karar verildiği, kısıtlı ... vekilinin 06.01.2016 tarihli dilekçesinde kısıtlama kararının kaldırılmasını istediği; mahkemece, kısıtlı hakkında yeniden rapor tanzimi için sevkinin sağlandığı ... Eğitim Ve Araştırma Hastanesince düzenlenen 15.01.2016 tarihli sağlık kurulu raporunda, yaşı ile uyumlu kognitif bozukluk, akıl hastalığı ve akıl zayıflığı yok, vasi atanmasına gerek olmadığı, mahkemece dinlenmesi faydalı olacağının bildirildiği anlaşılmaktadır. Kısıtlı ..."ün vesayet altına alınması kararına esas olan... Devlet Hastanesi"nin 05.11.2015 tarihli raporunda hafif düzeyde demans+anksiyete bozukluğu tanısı konularak vasi tayini gerektiği, hastalığının sürekli olduğu, dinlenmesinde fayda olmadığı belirtilmiş olup eldeki kısıtlılığın kaldırılması istemi üzerine alınan raporda da yaşı ile uyumlu kognitif bozukluk, akıl hastalığı ve akıl zayıflığı yok, vasi atanmasına gerek olmadığı, mahkemece dinlenmesi faydalı olacağının belirtildiğine göre adı geçen kısıtlının sözü edilen raporlarla birlikte... Kurumuna sevk edilerek konu hakkında yeniden rapor alınmak suretiyle çelişkinin giderilmesi ve kısıtlama sebebinin ortadan kalkıp kalkmadığının kesin olarak tespiti ile hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile istemin kabulü doğru görülmemiştir. SONUÇ: Davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle, usul ve yasaya uygun bulunmayan hükmün 6100 sayılı HMK"nun Geçici 3.maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, HUMK"nun 440/III-1, 2, 3 ve 4. bentleri gereğince ilama karşı karar düzeltme yolu kapalı bulunduğuna, peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 16.02.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.