Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/1673
Karar No: 2020/1928

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2020/1673 Esas 2020/1928 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davalı tarafın tapusuz taşınmazı üzerindeki zilyetliğine ilişkin açılan davada, dava şartlarından olan taraf teşkili sağlanmadan hüküm kurulamayacağı ve ilgili kamu tüzel kişilerinin de davaya dahil edilmesi gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca, dava konusu taşınmazın bulunduğu yerde imar planının yapılmış olup olmadığı ve keşifte dinlenen bilirkişi ve tanıkların beyanlarının yeterli olmadığı ifade edilmiştir. Bu nedenle, daha detaylı inceleme yapılması gerektiği belirtilerek, öncesine ait belgelerin incelenmesi, komşu ve yakın komşu parsellerin sınır nitelendirmelerine bakılması, zilyetliğin tarihi ve devam süresi gibi konularda araştırma yapılması gerektiği belirtilmiştir. Kanun maddeleri olarak ise, TMK'nın 713. maddesi ve 3116, 4785 ve 5658 sayılı kanunlar, 3402 sayılı Kanun'un 45. maddesi ile Anayasa Mahkemesi'nin kararları ve 5304 sayılı Kanun'un 14. maddesi detaylı bir şekilde açıklanmıştır.
(Kapatılan)20. Hukuk Dairesi         2020/1673 E.  ,  2020/1928 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Hazine vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Davacı Hazine vekili 17.02.2012 tarihli dava dilekçesinde özetle; davalı ... tarafından ... ili, ... ilçesi, ... beldesi, Subatağı mevkii Doğusu; 486 parsel, Batısı; ..., Kuzeyi; ..., Güneyi; DSİ yolu ile çevrili yaklaşık olarak 3370 m² olan taşınmazın olağanüstü zamanaşımı nedeni ile tescil koşulları oluştuğundan bahisle açılan tescil davasının ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi 2005/88 E. sayılı dosyasında yapılan yargılama neticesinde 11/07/2005 tarih ve 2005/306 K. sayılı karar ile açılmamış sayılmasına karar verildiğini, verilen kararın 04/07/2008 tarihinde kesinleştiğini, dava konusu taşınmazın Devletin hüküm ve tasarrufu altında olan tescil harici yerlerden olduğunu, bu nedenle dava konusu yerin hazine adına kaydedilmesi gerektiğini belirterek dava konusu yerin Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava; tapusuz taşınmaz tescili isteğine ilişkindir.
    Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 1953 yılında yapılıp kesinleşen arazi kadastrosu vardır. Orman kadastrosu yapılmamıştır.
    İncelenen dosya kapsamına göre dava, TMK"nın 713. maddesinin 1. fıkrası uyarınca tescil istemiyle açılmış olup, bu nitelikteki davaların aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca ilgili kamu tüzel kişilerine karşı açılması zorunludur.
    Somut olayda dava, sadece gerçek kişi hasım gösterilerek açılmıştır. Bu haliyle, davada taraf teşkilinin sağlandığından söz edilemez. Oysaki, taraf teşkilinin sağlanması dava şartlarından olup, bu koşul yerine getirilmeden davanın esasına girilemez. Bu nedenle yasal hasım konumundaki ... Köy Tüzelkişiliği ve Orman Yönetiminin davaya dahil edilmeden yargılamaya devamla hüküm kurulması hukuken mümkün değildir.
    Ayrıca; dava konusu taşınmazın bulunduğu yerde imar planı yapılıp yapılmadığı, yapılmış ve kesinleşmiş bir imar planı var ise taşınmazın bu imar planı içinde kalıp kalmadığı araştırılmamış, keşifte dinlenen mahalli bilirkişi ve tanıklardan davalının zilyetliğine ilişkin yeterli beyan alınmamıştır.
    O halde mahkemece, öncelikle ... Köy Tüzelkişiliği ve Orman Yönetimi davaya dahil edilerek taraf teşkili sağlanmalı; daha sonra en eski ve dava tarihinden 15 - 20 yıl öncesine ait memleket haritası ve hava fotoğrafları ile varsa amenajman planı ilgili yerlerden getirtilip, önceki bilirkişiler dışında halen Tarım ve Orman Bakanlığı ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman orman mühendisleri arasından seçilecek bir orman mühendisi, bir ziraat mühendisi ve bir fen elemanı marifetiyle yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, çekişmeli
    taşınmazlar ile birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle taşınmazların öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; 3116, 4785 ve 5658 sayılı kanunlar karşısındaki durumu saptanmalı; tapu ve zilyetlikle ormandan toprak kazanma olanağı sağlayan 3402 sayılı Kanunun 45. maddesinin ilgili fıkraları, Anayasa Mahkemesinin 01.06.1988 gün ve 31/13 E.K.; 14.03.1989 gün ve 35/13 E.K. ve 13.06.1989 gün ve 7/25 E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş ve kalan fıkraları da 3.3.2005 gününde yürürlüğe giren 5304 sayılı Kanunun 14. maddesi ile yürürlükten kaldırılmış olduğundan, bu yollarla ormandan yer kazanılamayacağı, öncesi orman olan bir yerin üzerindeki orman bitki örtüsü yokedilmiş olsa dahi, salt orman toprağının orman sayılan yer olduğu düşünülmeli; toprak yapısı, bitki örtüsü ve çevresi incelenmeli; keşifte, hakim gözetiminde, taşınmazın dört yönden renkli fotoğrafları çektirilip, onaylanarak dosyaya eklenmeli; yukarıda değinilen diğer belgeler fen ve uzman orman bilirkişiler eliyle yerine uygulattırılıp; orijinal-renkli (renkli fotokopi) hava fotoğrafları ve memleket haritasının ölçeği kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeği de hava fotoğrafları ve memleket haritası ölçeğine (Net-Cad veya benzeri programlar kullanılarak) çevrildikten sonra komşu ve yakın komşu parselleri de içine alacak şekilde birbiri üzerine aplike edilmek suretiyle, çekişmeli taşınmaz çevre parsellerle birlikte memleket haritası ve hava fotoğrafları üzerinde gösterilmeli, hava fotoğraflarının stereoskop vasıtasıyla üç boyutlu incelemesi yapılarak, temyize konu taşınmazların niteliği ve kullanım durumu ile tasarruf sınırlarının belirgin olarak görünüp görünmediği belirlenmeli, taşınmazların üzerindeki bitki örtüsünün cinsi, yaşı, dağılımı, kapalılık oranının açıklandığı yalnız büro incelemesine değil, uygulamaya ve araştırmaya dayalı, bilirkişilerin onayını taşıyan krokili bilimsel verileri bulunan yeterli rapor alınmalıdır.
    Açıklanan yöntemle yapılacak araştırma sonucu, taşınmazların orman sayılan yerlerden olmadığı belirlendiği takdirde, bu kez, zilyetlik yolu ile kazanma koşulları araştırılarak, yapılacak keşifte, tarım uzmanı bilirkişi olarak ziraat mühendisine inceleme yaptırılıp, taşınmazların zilyetlikle kazanılabilecek kültür arazisi niteliğinde olup olmadığı belirlenip, bu yolda rapor alınmalı; komşu parsellerin tutanak ve dayanakları getirtilip uygulanarak, bu taşınmazları sınır olarak nasıl nitelendirdikleri araştırılmalı; varsa, zilyetlik tanıkları taşınmazlar başında dinlenmeli; zilyetliğin ne zaman başladığı, kaç yıl süreyle ne şekilde devam ettiği sorulup, kesin tarih ve olgulara dayalı, açık yanıtlar alınıp; tesbit tarihine kadar davalı yararına zilyetlikle kazanma koşullarının oluşup oluşmadığı belirlenmeli; davalı kişinin zilyetlik yoluyla taşınmaz edinme koşulları bulunup bulunmadığı tespit edilerek ulaşılacak sonuca göre bir hüküm kurulmalıdır.
    Açıklanan hususlar gözetilmeksizin, eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporlarına dayanılarak yazılı biçimde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırıdır.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacı Hazine vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA 17/06/2020 günü oy birliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi