BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/506 Esas 2020/647 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi
Esas No: 2018/506
Karar No: 2020/647
Karar Tarihi: 25.11.2020

BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/506 Esas 2020/647 Karar Sayılı İlamı

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2018/506 Esas
KARAR NO:2020/647

ASIL DAVA: ALACAK, Dava Tarihi:31/05/2018
KARŞI DAVA: ALACAK, Dava Tarihi:12/07/2018
KARAR TARİHİ: 25/11/2020

Alacak istemine yönelik asıl ve karşı davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı- karşı davalı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında ... ... ilçesinde bulunan binanın yeniden inşa edilmesi için mimari proje hazırlanması amacıyla 18/11/2016 tarihinde bir mimarlık sözleşmesi akedildiğini, bu protokole göre davalı şirketin tek ortağı olan ...' nın proje müellifi olacağının kararlaştırıldığını, mimarlık hizmetleri ve proje müellifliği karşılığında davalı-karşı davacı şirkete 50,000-USD ödeme yapıldığını, ancak davalı-karşı davacı şirket tarafından protokolde yazılan mimarlık hizmetlerinin hiçbirinin yerine getirilmediğini, müvekkiline bu tarihe kadar hiçbir projenin teslim edilmediğini ve davalı-karşı davacı tarafından Mimarlar Odasından Mimari Proje Müellefi Sicil Durum Belgesinin de alınmadığını, mimarlık hizmetlerinin yerine getirilmemesi nedeniyle davalı-karşı davacıya ödenen ücretin iade edilmesi için .... Noterliğinin 19 Ocak 2018 tarih ve ... yevmiye sayılı ihtarnamesinin keşide edildiğini, ancak davanın açıldığı tarihe kadar herhangi bir mimari proje teslimi yapılmadığını ve alının ücretin ödenmediğini beyanla taraflar arasındaki mimarlık hizmetlerine dair protokolün feshini, 50.000 USD nin dava tarihinden itibaren işleyecek devlet bankalarınca USD döviz cinsi mevduata uygulanan en yüksek banka faizi ile birlikte tahsilini, mahkeme masrafları ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmilini talep ve dava etmiştir.
Davalı-karşı davacı vekili asıl davaya karşı cevap ve karşı davaya ilişkin dava dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki mimarlık sözleşmesi gereği müvekkilinin kat malikleri adına hareketle, davacı-karşı davalının görevlendireceği proje bürosu ile birlikte çalışarak ideal projenin oluşturulmasına yardım edeceğini, yine taraflar arasındaki protokole göre resmi makamlar nezdindeki iş takibinin ise davacı-karşı davalının görevlendirdiği proje bürosunun sorumluğunda olduğunu, diğer yandan 18/11/2016 tarihli protokolün son paragrafının son cümlesinde “arsa sahipleri ile yüklenici arasında yapılmış olan arsa payı karşılığı inşaat ve taşınmaz satış vaadi sözleşmesinin her ne şekilde ve hangi taraf tarafından olursa olsun herhangi bir aşamada feshi söz konusu olursa müellif ... tarafından alınan ücret iade edilmeyecektir “ hükmü karşısında davacı-karşı davalı talebinin haksız olduğunu, sözleşmenin imzalanmasından sonra müvekkili şirket adına ... tarafından daha önceden kat malikleri adına hazırlanan tüm projeler ön çalışma olarak davacı-karşı davalı şirketin görevlendirdiği proje bürosuna sunulduğunu, proje bürosunun da davalı-karşı davacı müvekkille projeleri hazırlayarak ... Belediyesine sunulduğunu, ancak söz konusu binanın ... İ... numaralı Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu tarafından tarihi eser olarak tescil etmesi sebebiyle binanın yıkılıp inşaat yapılmamasına karar verildiğini, karşı davalarında ise müvekkili tarafından protokol gereğince davacı- karşı davalı şirket adına muhtelif tarih ve miktarlarda fatura düzenlendiğini, faturaların karşı yanca itirazsız olarak alındığını ve defterlerine işlendiğini, çekilen ihtarnameye rağmen faturalar kapsamında 31.652,10 TL tutarındaki %18 KDV'nin ödenmediğini beyanla asıl davanın reddini, karşı davanın kabulü ile 31.652,10 TL'nin fatura tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile tahsilini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa tahmilini talep ve dava etmiştir.
Davacı- karşı davalı vekili karşı davaya cevap dilekçesinde; karşı tarafın ...'nın proje müellifi olmadığı savunmasının yersiz olduğunu, sözleşmede bu yönde açık hüküm bulunduğunu, müelliflik görevinin yerine getirilmediğini, sözleşmenin ifa edilmesinin Kültür ve Tabiat Varlıkları Koruma Kurulu'nun kararı kapsamında hukuki imkansızlık nedeniyle ortadan kalktığını, ödenen ücretin karşılıksız kaldığını beyanla karşı davanın reddini, asıl davanın kabulünü talep etmiştir.
Alacak istemine dayalı asıl ve karşı davadaki uyuşmazlık, davacı ile davalı şirket arasında 18/11/2016 tarihinde imzalanan protokol kapsamında davalı- karşı davacı şirketin yükümlülüklerini gereği gibi yerine getirip getirmediği, bu kapsamda asıl davada davacı şirketin ödenen bedelin iadesi isteminin ve karşı davada davalı- karşı davacı şirketin KDV tutarına ilişkin alacak isteminin yerinde olup olmadığı noktasında toplandığı tespit edilmiştir.
Davacı yanca dava dilekçesinin ekinde delil olarak; 18.11.2016 tarihli protokol, ... Bankası ... Şubesine ait 50,000.-USD ödeme dekontu, Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Serbest Mimarlık Hizmetleri Uygulama Tescil ve Mesleki Denetim Yönetmeliği ve .... Noterliğinin 19 Ocak 2018 tarih ve ... sayılı ihtarnamesi ve tebliğ mazbatasına ilişkin kayıtlar ibraz edilmiştir.
Davalı yanca cevap ve karşı dava dilekçesi ekinde delil olarak; Düzenleme Şeklinde Taşınmaz Satış Vaadi ve Arsa Payı Karşılığı İnşaat Sözleşmesi, 18/11/2016 tarihli protokol, projeler ve yazışmalara ilişkin kayıtlar, .... Noterliği'nin 12/01/2018 tarih ve ... yevmiye numaralı ile 25/05/2018 tarih ve 8591 yevmiye numaralı ihtarnameleri, .... Noterliği'nin ... yevmiye numaralı ihtarnamesi, ... İstanbul II Numaralı Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu'nun 26/05/2017 tarih ve 5439 sayılı kararı ve mimarlık hizmetleri açıklamalı 14/06/2017 tarihli 010425 sıra numaralı KDV dahil 207.497,10 TL tutarlı fatura ibraz edilmiştir.
Uyuşmazlık konusu yere ilişkin tapu kaydı ve takyidat bilgileri celbedilmiş, proje müellifliği iddiası bakımından ... Belediye Başkanlığı'na müzekkere yazılmış, cevabi yazıda İbrahim Yılmaz'a ait dijital imar arşivinde yapılan incelemede proje müellifi olduğunu gösteren evraka rastlanılmadığı bildirilmiştir.
Davalı/ karşı davacı tarafından tanık dinletilmesi talebinde bulunulmuşsa da tanıkların dinletilmek istediği hususların sözleşme hükümlerinin aksini ispat noktasında olması ve senede karşı senetle ispat kuralı geçerli olması sebebiyle dosya mevcudundaki tüm bilgi ve belgeler kapsamında ve taraf şirketlerin ticari defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş, bilirkişi heyeti tarafından sunulan 22/08/2019 tarihli raporda; sözleşme kapsamında davacı- karşı davalının ediminin para borcunun ödenmesi, davalı- karşı davacının ise mimari projede danışmanlık hizmeti vermek olduğu, Istanbul II Numaralı Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulunca verilen karar gereğince taşınmazın inşaatının imkânsızlaştığı, ancak davalı- karşı davacının ediminin inşaatın hayata geçirilmesini kapsamadığı, sadece mimari projede danışmanlık yapılması olması nedeniyle edimin imkânsızlaşmadığı, davacı- karşı davalının karşı davada talebe konu fatura bedeline ait KDV’den doğan 31,652,10.-TL borçlu bulunduğu tespitlerinde bulunulmuştur. Davacı- karşı davalı vekilinin rapora itirazlarının değerlendirilmesi bakımından ek rapor alınmasına karar verilmiş, ek raporda; davalı ... (Mimar ...)'nın protokolde proje müellifi olarak görev tanımı yapılsa da, hazırlanan Proje Lejantlarında ... isminin yazılı olmadığı, buna karşılık ... Tic. Ltd. Şti. isminin yazılı olduğu, Proje Lejantında yazılı Firma ve Mimarın Projeyi imzalama yetkisi olduğuna göre ... (Proje kapağında) ismi ve imzası olmayan ... Firmasının veya Mimar ...'nın dava konusu Projelere Danışmanlık hizmeti vereceği, Proje Çizim ve Onay sorumluluğunun olmadığı, ancak bu husustaki nihai kararın mahkemenin takdirinde olduğu, davacı şirketin sorumlu kıldığı Proje Ofisince çizilen Projelerin, yazışmalardan ve Proje üzerindeki Etüt, Öneri ve Eskiz Çizimlerinden anlaşıldığı üzere davalı ... ( Mimar ...)' nın yönlendirmeleri ve önerileri neticesinde oluşturulduğu, dosyasına sunulan Projelerin, Mimarlık Hizmetleri Şartnamesi'nin 7-3.maddesi olan "Proje Çalışmaları İş Aşaması"nda tabiilenen, inşaat yapılabilmesi için yapılması gereken Proje ve Detayların sadece %80' i seviyesinde olduğu, Protokole göre henüz hazırlanmamış olan veya hazırlanıp da, onaylanmayan projelerin %20 seviyesinde eksik olduğu, eksik ve onay seviyesine gelene kadar hazırlanması gereken diğer Proje ve Detayların tamamlanmasına kadar danışmanlık hizmetinin de verilmesinin gerektiği ve davalı ... (Mimar ...)'nın danışmanlık hizmetlerinin de tüm Proje ve Detayların hazırlanıp onay aşamasına gelene kadar devem etmesi gerektiği, Protokole göre, ... (Mimar ...)'ya yapacağı hizmetlerin karşılığı olarak 50.000-$ + %18 KDV (Döviz Kuru: 3,5169-TL olup Toplam: 207.497,10-TL) ödeneceğinin hükme bağlandığı, ancak yukarıda anlatıldığı üzere Protokole göre verilmesi gereken hizmetlerin tamamlanmadığı, eksik kalan hizmetlerin %20 mertebesinde olduğu, bu durumda Protokolde hükme bağlanan bedelin de %80' nin hakedilmiş olacağı, davalı ... .... San, Tic. Ltd. Şti'nin hak ettiği Bedel: 50.000-$ x 0,80(%80) - 40.004 + KDV olacağı, TL cinsinden tutar: 40.000$ X 3,5169 * 140.676 TL x 1,18(%18 KDV) + 25.321,68 = 165.997,68 TL olacağı, davalı ... Mimarlık'a dosyasında mevcut 14.06.2017 Tarihli ve A/010425 Seri/Sıra numaralı faturaya göre 175.845-TL (50.000 $ karşılığı) ödendiği, mahkemece davalı itirazlarına itibar edilmesi durumunda yapılan değerlendirme ve hesaplamaların kabulü halinde: davacı ... İnş. San. ve Tic, Ltd. Şti'nin davalı ... .... San. ve Tic. Ltd. Şti (Mimar ...)' ya; 175.845.00-TL -165.997,68-TL = 9.847,32-TL fazla ödeme yapmış olacağı, bu durumda davalı ... Mim.Ltd.Şti, (Mimar ...) hin Fatura karşılığında aldığı, Protokolde yazılı 50.000-$ için KDV alacağı talep edemeyeceği, hak edilen bedelin KDV dahil yukarıda hesaplandığı gibi olduğu tespitlerinde bulunulmuştur. Taraflarca ek rapora karşı beyan ve itirazda bulunulmuştur.
Dosyada alınan kök ve ek raporlardaki teknik konulara ilişkin tespitler yeterince açık ve denetime elverişli olmadığından, ek rapora yönelik tarafların beyan ve itirazlarının ise teknik hususlara ilişkin olmakla mahkememizce değerlendirilmesi imkanı da bulunmadığından yeniden oluşturulacak bilirkişi heyeti marifetiyle bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş, 23/09/2020 tarihli bilirkişi raporunda; davacı ve davalı tarafından 2016 ve 2017 yılı ticari defterlerinin sunulduğu, 22.08.2019 tarihli bilirkişi raporu içeriğine göre taraf defterlerinin delil vasfına haiz olduğuna ilişkin yasal sürede açılış ve kapanış noter onaylarının yapılmış olduğunun tespit edildiği, 30.11.2016 tarihinde 50.000 USD karşılığı yapılan ödemenin davacı kayıtlarında 169.055 TL avans ödemesi olarak kayıtlandığı, kur farkı değerlemesi ile 175.845 TL tutarın yıl sonunda davalı borcu olarak 2017 yılına devrettiği, davalının 14.06.2017 tarihli faturasını 3,5169 kur üzerinden 175.845,00 TL + 31.652,10 TL KDV olmak üzere toplam 207.497,10 TL olarak tanzim ettiği ve davacı kayıtlarında yer alan fatura sebebiyle davalıya 31.652,10 TL borçlu kaldığı, davalıda ise kur değerlemesi yapılmadığından 50.000 USD ödenen bedelin 169.480, 00 TL olarak davacı alacağında yer aldığı, 207.497,10 TL tutarda tanzim edilen fatura bedelinin davacı borcu olarak kaydı neticesinde, bakiye 38.710,10 TL davacının borçlu kaldığı hususlarının tespit edildiği, davacı taraf 31.05.2018 tarihinde açmış olduğu davada ödemiş olduğu bedeli protokolde kararlaştırılan mimarlık hizmetleri ve proje müellifliği hizmetlerinin yerine getirilmediğinden bahisle davalıdan ödediği 50.000 USD’nin dava tarihinden itibaren işleyecek USD ‘ye Devlet Bankalarınca uygulanan en yüksek mevduat faizi ile tahsilini talep ettiği, davalı taraf ise 12.07.2018 tarihinde vermiş olduğu cevap ve açmış olduğu karşı dava ile protokol gereğince düzenlenen faturanın kesinleştiğini ancak 31.652,10 TL KDV’nin ödenmediğini, bu nedenle fatura tarihinden itibaren ticari temerrüt faizi ile tahsilini talep ettiğini, davacı ile davalı arasında 18.11.2016 tarihli protokol yapıldığı her iki tarafın da kabulünde olup, protokolde kararlaştırılan hizmetlerin karşılığındaki ücretlendirme sözleşmenin imzası ile birlikte ... hesabına 50.000 USD olarak yapılacağı ve düzenlenecek faturayı takiben oluşacak % 18 KDV tutarının aynca aynı bankaya ödeneceğinin hüküm altına alındığı, yine protokolün son cümlesinde; "arsa sahipleri ile yüklenici arasında yapılmış olan sözleşmenin her ne şekilde ve hangi taraf tarafından olur ise olsun herhangi bir aşamada feshi söz konusu olur ise müellif ... tarafından alınan ücret iade edilmeyecektir " hükmünün mevcut olduğu, asıl davaya konu edilen bedel iadesinin davalının protokoldeki hizmetleri yerine getirmediği iddiası ile talep edildiği, davalının protokole konu bedeli protokoldeki hizmetleri yerine getirip getirmemesine göre teknik heyet tarafından inceleme yapıldığı, buna göre protokolde; " ... Mimari projelerin hazırlanması aşamasında ... İnşaat'ın görevlendireceği ve yazılı olarak bildireceği proje bürosu, ... tarafından ön çalışmaları yapılmış kat planlan ve cephe etütleri üzerinde ... ile yeterli sayıda görüşme ve değerlendirme yaparak mutabık kalacak ve imar mevzuatına uygun olarak projeleri hazırlayacaktır...kat maliklerinin onayı alınarak müteahhit firmaya veya proje firmasına onay ya da revizyon bildirimi yapılacaktır.... ” söz konusu hükmün içerdiği hususlann yerine getirilmediğine dair davacının iddiası protokolde yazılı mimarlık hizmetlerinin hiçbirinin yerine getirilmediği yönünde olup, teknik heyet belirlemelerinde raporun 6. maddesinde mimar ...’nın yapmış olduğu çalışmaların “Proje hazırlık aşamasındaki çalışmalar ve email yazışmaları: Projenin hazırlık aşamalarında Davacı ... İnşaat Ltd Şti ile Davalı ... yetkilisi Mimar ... arasındaki projenin geliştirilmesi ile ilgili elektronik ortamda çeşitli yazışmalar yapılmıştır, "ve sonunda “Tescil ...: 21.03.2017: ... Belediyesi tarafından 21.03.2017 tarihli ... numaralı ... ... ... numaralı Bölge Kuruluna gönderilen yazıda hazırlanan proje için “...Mer'i plan ve yönetmelik şartlarına göre incelenen ve uygun görülen teklif..." biçiminde açıklama yapılarak projenin yönetmelikler açısından uygun olduğu belirtildiği, 26.05.2017 tarihinde tescil kararı çıktığı tespitlerinin mevcut olduğu, teknik heyetin belirlemeleri kapsamında davalı mimar tarafından protokolde belirlenen 3 ve 4. paragraflardaki iş tanımının yerine getirildiğinin anlaşıldığı, Protokolün 5. paragrafında ise resmi makamlar nezdindeki tüm iş takibinin proje bürosunun sorumluluğunda olacağının kararlaştırıldığı, dolayısıyla 18.11.2016 protokol tarihi ile başlayan süreç 21.03.2017 tarihli Belediyenin yazısı ile projenin yönetmelikler açısından uygun olduğu ve tescil ... verildiği durumda davacı tarafından yerine getirilmeyen hizmet olarak ileri sürülen hususun esasen yerine getirilerek tescil kararı dahi alınması kapsamında, iddianın dayanaklannın bulunmadığı, davacının diğer bir iddiası olan ve protokolde de davalı ...'nın proje müellif olacağı kararlaştınldığı halde proje müellifi olmadığı üzere bedele hak kazanmadığı hususunun da ileri sürüldüğü, yine teknik heyetçe müellif olarak davalının asgari tarifeye göre yapılan işler içerisinde bu tanıma uyan kısmı 23.868 TL + KDV olarak hesaplandığı ve diğer yapılan işlerin tespit edilen hizmetler karşılığı 151.977,00 TL+KDV olduğunun kabul edildiği, bu kapsamda yapılan tespitler ve kayıtlar uyarınca asıl davaya konu edilen protokol içeriği hizmetlerin yerine getirilmemesi ileri sürülerek talep edilen ödenen bedelin iadesinin istenemeyeceği ve karşı davaya konu 31.652,10 TL 'nin ödenmesi gerektiği, davada fatura tarihinden itibaren ticari temerrüt faizi ile tahsili talep edilmiş ise de protokolde faturayı takiben oluşacak % 18 KDV tutarının aynı banka hesabına ödeneceği yer almakta ise de kesin bir ödeme tarihi kararlaştırılmamış olup, mevcut 12.01.2018 tarihli ihtarname kapsamında temerrüt oluşacağı tespitlerinde bulunulmuştur. Davacı- karşı davalı vekilince rapora karşı itiraz dilekçesi sunulmuşsa da itiraza konu hususların raporda yeterince tartışılmış olması, rapordaki tespitlerin dosya kapsamına ve bilimsel gerçekliklere uygun olduğunun anlaşılması karşısında rapora itibar edilmiştir.
Yapılan yargılama neticesinde ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasında akdolunan 18/11/2016 tarihli protokol kapsamında ticari ilişki bulunduğu, protokolün ... ili, ... ilçesi, ... Mahallesi, ... Ada, ... Parseldeki ... Apartmanı'nın kentsel dönüşüm sürecinde yeniden inşası ile ilgili olarak, arsa sahipleri ile davacı şirket arasında akdolunan sözleşmede belirtilen mimari projelerle ilgili hazırlık ve onay aşamalarındaki prensipleri tanımlamak üzere akdedildiği, protokolde ...'nın proje müellifi olacağının kararlaştırıldığı, protokol kapsamında davalı şirket adına mimar ...'ya mimari projelerin hazırlanması noktasında bir kısım yükümlülükler yüklendiği, davacı şirketin ise sunulacak hizmetler karşılığında 50.000-USD ve %18 KDV'sini ödeyeceğinin kararlaştırıldığı, davacı şirket tarafından davalı şirkete 21/11/2016 tarihinde banka havalesi ile 50.000-USD ödendiği anlaşılmıştır. Asıl davada davacı yan, davalı şirketin protokol kapsamında yükümlülüklerini yerine getirmediğinden bahisle ödenen 50.000-USD'nin iadesini talep etmiş, karşı davada davalı- karşı davacı şirket ise sözleşme kapsamında düzenlenen faturaya istinaden ödemesi yapılmayan 31.652,10-TL KDV alacağının tahsilini talep etmiştir. Mahkememizce de benimsenen ve hüküm kurmaya elverişli kabul edilen bilirkişi raporunda mimar ...'nın fiilen hem proje müellifliği kapsamındaki işleri hem de danışmanlık kapsamındaki işleri yaptığının, protokolün 3 ve 4. paragraflarındaki işlerin davalı şirket adına mimar ... tarafından yerine getirildiğinin, protokolün 5. paragrafında ise resmi makamlar nezdindeki tüm iş takibinin dava dışı proje bürosunun sorumluluğunda olacağının kararlaştırılmış olduğunun, 18/11/2016 protokol tarihinde başlayan sürecin 21/03/2017 tarihli belediye yazısı ile projenin yönetmelikler açısından uygun olduğu ve tescil kararı verildiği durumda davacı tarafından yerine getirilmeyen hizmet olarak ileri sürülen hususun davalı şirket tarafından yerine getirilerek tescil kararı dahi alınması kapsamında iddianın dayanaklarının bulunmadığının tespit edilmiş olması ve davacı şirket ile kat malikleri arasındaki sözleşme ilişkisinin dava konusu yapının tarihi yapı olarak tescilinin yapılmış olması nedeniyle son bulması, taraflar arasındaki protokolün son maddesinde arsa sahipleri ile yüklenici arasında yapılmış olan arsa payı karşılığı inşaat ve taşınmaz satış vaadi sözleşmesinin her ne şekilde ve hangi taraf tarafından olursa olsun herhangi bir aşamada feshi söz konusu olursa müellif ... tarafından alınan ücretin iade edilmeyeceğinin kararlaştırılması karşısında davalı şirketin protokol kapsamında belirlenen ücrete hak kazandığı, asıl davadaki ödenen bedelin iadesi isteminin yerinde olmadığı, karşı davaya konu KDV alacağı isteminin ise sözleşme hükümlerine nazaran yerinde olduğu, davalı- karşı davacı tarafından fatura tarihinden itibaren temerrüt faizi talep edilmişse de davacı- karşı davalının .... Noterliği'nin 12/01/2018 tarih ve ... yevmiye numaralı ihtarnamesinde öngörülen süreye nazaran 23/01/2018 tarihi itibariyle temerrüde düştüğü sonuç ve vicdani kanaatine varılmış, asıl davanın reddine, karşı davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurularak yargılama sonuçlandırılmıştır.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Asıl davanın REDDİNE,
2-Karşı davanın KABULÜ ile 31.652,10-TL'nin 23/01/2018 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davacı- karşı davalıdan alınarak davalı- karşı davacıya VERİLMESİNE,
3-Asıl dava yönünden alınması gereken 54,40-TL maktu karar harcının peşin alınan 3.799,75-TL'den mahsubu ile fazladan yatırılan 3.745,35-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı- karşı davalıya İADESİNE,
4-Karşı dava yönünden alınması gereken 2.162,15-TL karar ve ilam harcından peşin alınan 540,54-TL'dan mahsubu ile eksik kalan 1.621,61-TL harcın davacı- karşı davalıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
Davalı - karşı davacının peşin harç olarak yatırdığı 540,54-TL'nın davacı- karşı davalıdan alınarak davalı- karşı davacıya VERİLMESİNE,
5-Asıl dava yönünden davalı- karşı davacı tarafından yapılan 78,80-TL posta ve 450,00-TL bilirkişi ücreti gideri olmak üzere toplam 528,80-TL yargılama giderinin davacı- karşı davalıdan tahsili ile davalı- karşı davacıya VERİLMESİNE,
6-Asıl dava yönünden davalı- karşı davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve taktir olunan 24.025,00 TL ücreti vekaletin davacı- karşı davalıdan tahsili ile davalı- karşı davacıya VERİLMESİNE,
7-Karşı dava yönünden davalı-karşı davacının yaptığı ilk masraf 35,40-TL' nin davacı- karşı davalıdan alınarak davalı- karşı davacıya VERİLMESİNE,
8-Karşı dava yönünden davalı- karşı davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve takdir olunan 4.747,82-TL ücreti vekaletin davacı- karşı davalıdan alınarak davalı- karşı davacıya VERİLMESİNE,
9-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından sarfedilmeyen kısmın karar kesinleştiğinde ilgilisine İADESİNE,
Dair; taraf vekilleri yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere her hangi bir Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.
25/11/2020

Katip ...
e-imzalıdır .


Hakim ...
e-imzalıdır .



Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.