Abaküs Yazılım
2. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/6304
Karar No: 2019/2729

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2017/6304 Esas 2019/2729 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Taraflar arasındaki boşanma davasının kabul edilip, velayetin davacı anneye verildiği ve davacı kadın lehine tedbir ve yoksulluk nafakası ile manevi ve maddi tazminatın hükmedildiği bir kararın, davalı erkek tarafından temyiz edildiği belirtiliyor. Dosyadaki delillerin incelenmesi sonucunda davalı erkeğe kusur yüklenemeyeceğinin ve kusur belirlemesinde esas alınamayacağının anlaşıldığı, ancak boşanmaya sebebiyet veren olaylarda davalı erkeğin tam kusurlu olduğunun tespit edildiği ifade ediliyor. Yoksulluk nafakasının ise günün ekonomik koşullarına göre fazla takdir edildiği ve daha uygun miktarda nafakaya hükmedilmesi gerektiği vurgulanarak, kararın bu açıdan bozulmasının gerektiği belirtiliyor. Kararda ayrıca, davalı erkeğin sair istinaf itirazlarının yerinde görülmediği ancak hükümde bu hususların dikkate alındığına dair bir yanlışlık bulunduğu ifade edilerek, bozma kararı veriliyor.
Kanun maddeleri: Türk Medeni Kanunu'nun 4, 166/1. maddeleri.
2. Hukuk Dairesi         2017/6304 E.  ,  2019/2729 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
    DAVA TÜRÜ : Boşanma

    Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından; tamamı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle bölge adliye mahkemesince davalı erkeğe yüklenen "tehdit vakıasının", istinaf kanun yoluna sadece davalı erkeğin geldiği ve aleyhine kusur yüklenemeyeceği dikkate alındığında erkeğe kusur olarak yüklenemeyeceğinin ve kusur belirlemesinde esas alınamayacağının, yine de boşanmaya sebebiyet veren olaylarda davalı erkeğin tam kusurlu olduğunun anlaşılmasına göre, davalı erkeğin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yersizdir.
    2-Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre davacı kadın yararına takdir edilen yoksuluk nafakası fazladır. Mahkemece Türk Medeni Kanunu"nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak daha uygun miktarda nafakaya hükmedilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
    3-Dava; kadın tarafından açılan Türk Medeni Kanunu"nun 166/1. maddesinde düzenlenen evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davası olup ilk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, velayetin davacı anneye verilmesine, davalı baba ile çocuk arasında kişisel ilişki tesisine, velayeti davacı anneye verilen ortak çocuk lehine dava tarihinden tedbir ve iştirak nafakası takdirine, davacı kadın lehine tedbir ve yoksulluk nafakası ile 7.000,00 TL maddi, 10.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesine karar verilmiş, ilk derece mahkemesince verilen 16.02.2017 tarihli bu karar davalı erkek tarafından; tamamına yönelik olarak istinaf edilmiştir.
    İstinaf incelemesini yapan bölge adliye mahkemesince dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda davalı erkeğin "kadın yararına hükmedilen manevi tazminatın miktarına" yönelik istinaf başvurusunun kabulü ile bu konuda yeniden eda hükmü oluşturulmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ne var ki, bölge adliye mahkemesince davalı erkeğin sair istinaf başvuruları yerinde görülmediği halde yerinde görülmeyen istinaf talepleri hakkında "Sair istinaf istemlerinin reddine" karar verilecek yerde bu kısımlar yönünden yeniden eda hükmü kurulması doğru bulunmamış, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Temyiz edilen bölge adliye mahkemesi hükmünün yukarıda 2. ve 3. bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 13.03.2019(Çrş.)







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi