13. Hukuk Dairesi 2018/4067 E. , 2018/8181 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, davalının 30/07/2012 tarihinde açık artırmalı ... ağaç satış ihalesine katıldığını, davalının açık artırmada 90.000,00 TL bedel teklif ettiğini ve ihalenin de davalının üzerine kaldığını, davalının ihale sonucunda aldığı 1 nolu parti 1.134,525 metre küplük DKGH nin satışı için idare tarafından 01/08/2012 tarihinde şartnameyi imzalamak ve satış yaptırmak için tebligat yapıldığını, ancak tebligata rağmen davalının belirtilen süreler içinde satışını yaptırmamış olduğu için teminatın irat kaydedildiğini, bu hususun 03/09/2012 tarihinde kendisine bildirildiğini, böylelikle ilgili bölmenin üretiminin idare tarafından vahidi fiyat ile yaptırılıp idare aleyhine fiyat farkı ve zarar doğduğunu ve bu zararın 15 gün içinde idare hesabına yatırılması için idare tarafından 03/01/2013 tarihinde taahhütlü tebligat ile davalıya gönderildiğini, 6521 sayılı kanuna göre alıcının hiç bir şekilde hak talebinde bulunamayacağını, ... ağaç satışına konu ağaçların idarenin tercihine ve üretim işine başlanıp idarece yaptırılarak elde edilen ürünlerin açık artırma yoluyla en kısa zamanda pazarlanması yoluna gidildiğini, taahhüdünden dönen alıcının ikinci ve sonraki ... ağaç satış ihalelerinde veya üretim işi idarece yapılarak açılacak açık artırmalı satış ihalelerinde ikinci satış tutarının ilk satış tutarından düşük veya yüksekliğine bağlı olarak her türlü idare alacağını mahkemeden hüküm ve karar alınmasına ve protesto çekilmesine gerek kalmaksızın ödemeyi kabul eder denildiğini, bunun için idarece üretim işi fiyat ile hak sahibi orman köylülerine ve kooperatifine yaptırıldığını ve bu durum sonucunda idare aleyhine fiyat farkı ve zarar oluştuğunu, bu zararın idarece hesaplanarak tazmini için davalıya ihtaren bildirildiğini, ancak davalının bu durumda bile üzerine düşeni yapmadığını, 36.054,44TL idare alacağının zarar tarihi olan 21/08/2012 tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı, aralarında herhangi bir sözleşme imzalanmadığını, işi aldıktan sonra iş yeri sınırları içinde kalan ... köylüleri ile ... arasındaki ihtilafın halledilmemesi ve köylülerin itiraz ve tepkisi sonucu işe başlamasını engelleyici davranışları nedeniyle işe başlayamadığını savunarak davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile, 18.642,71 TL alacağın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, Faiz ile ilgili talep hakkında da 23/10/2014 havale tarihli orman yüksek mühendisi ... tarafından düzenlenen bilirkişi raporunda faiz alacakla birlikte hesaplandığından, raporun kararın eki sayılmasına, karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının tüm temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Davalının temyiz itirazlarına gelince;
Dava, ihaleden kaynaklanan kurum zararının tahsili istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davalının ihale sonucunda sözleşmeyi imzalamaya gelmemesi ve söz konusu işin vahidi fiyatla satışının yapılmasından kaynaklanan zararın tazminine ilişkindir. Uyuşmazlığın çözümünde öncelikle taraflar arasındaki sözleşme hükümlerine, aynı sözleşmelerden kaynaklanan uyuşmazlıkla ilgili verilmiş mahkeme kararları ve genel hukuk prensipleri dikkate alınarak bir sonuca gidilmelidir. Davacı ile davalı arasında açık artırma satış sözleşmesi ya da açık artırma satış ilanı, şartnamesi imzalanmamış olduğu ve ihale dosyası geldiğinde sadece davalının pey sürerek ihaleye katıldığı açık artırma tutanağının mevcut olduğu görülmektedir. Hal böyle olunca henüz taraflar arasında imzalanmayan açık artırma sözleşmesinin 12. ve 13. maddesinin uygulanması mümkün olmadığından oluşan zararın davalıdan talep edilemeyeceği gözetilerek sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken, hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte yazılı nedenlerle davacının temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün davalı yararına BOZULMASINA, aşağıda dökümü yazılı 284,10 TL. kalan harcın davacıya iadesine, peşin alınan 318,37 TL harcın davalıya iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 20/09/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.