9. Hukuk Dairesi 2011/5945 E. , 2013/11655 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
DAVA :Davacı, icra takibine yapılan itirazın iptali takibin devamı ile % 40" dan aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, davayı reddetmiştir.
Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili dava dilekçesinde; Müvekkilinin iş akdinin işveren tarafından feshedilmesi üzerine açılmış olan işe iade davası sonucu işe iadeye karar verildiğini ve kararın kesinleştiğini, işverenin işe başlaması için müvekkilini çağırmasına rağmen müvekkilinin işe başlamadığını, müvekkilinin işe başlamaması sebebiyle ödenmesi gereken ihbar ve kıdem tazminatı ile birlikte işlemiş faiz alacağının tahsili için davalı aleyhine ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalının icra takibine haksız olarak itiraz ettiğini beyanla, itirazın iptali ile takibin devamına ve % 40 tan aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili cevap dilekçesinde, işe iade kararının kesinleşmesi üzerine davacının işe iade talebinin kabul edildiğini, davacıya işbaşı yapması gerektiği aksi takdirde feshin geçerli bir fesih olarak hüküm ve sonuç doğuracağının davacıya bildirildiğini, davacının iş başı yapmadığını, kendisine ihbar ve kıdem tazminatı ile işlemiş faizin tamamının ödendiğini beyanla, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece davanın reddine karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı davacı yasal süresi içerisinde temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1- Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Davacı davaya dayanak takip dosyasında 11.432,87 TL kıdem tazminatı, 2.077,55 TL ihbar tazminatı ile 3.201,20 TL kıdem tazminatının işlemiş faizini talep etmiştir.
Davalı işveren takibe konu alacakları ödediğini iddia ederek takibe itiraz etmiş, itiraz üzerine ilamsız takip durmuştur.
Davacı vekili "davalının itirazının icra takip çıkışı" üzerinden hesaplanacak yasal vekalet ücreti, icra masrafları ve harçlar üzerinden haksız itirazın iptaline karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece işe iade kararı, işe başlatma başvurusu, işverenin işe davet yazısı birlikte değerlendirilerek davacının işe başlayacağı tarihten önce takip yapıldığı, alacaklarının henüz muaccel olmadığı gerekçesiyle dava reddedilmiştir.
Öncelikle davacı vekilinin takip tarihindeki miktarları davacının ilk fesih sırasında hak ettiği miktarlardır. Takip talebindeki miktarlar 19.12.2008 tarihinde yapılan fesih sırasında düzenlenen ibranamedeki miktarlarla aynıdır.
Davacı, iş verenin 08.12.2009 tarihinde işe başlayacağına ilişkin çağrısından bir gün önce 07.12.2009 tarihinde 19.12.2008 tarihindeki fesih ile hak ettiği kıdem ve ihbar tazminatlarının tahsiline yönelik icra takibinde bulunmakla işe başlatma talebinde samimi olmadığını göstermiş, bu nedenle yapılan 19.12.2008 tarihli fesih geçerli hale gelmiştir.
Davacı işçinin bu davranışı sonucunda işveren İş Kanunu"nun 21/5 maddesi uyarınca ilk feshin sonuçları ile sorumlu olacağından işveren ilk fesih sonrası oluşan kıdem ve ihbar tazminatları ile kıdem tazminatının işlemiş faizinden sorumludur.
Bu açıklamalar karşısında davacının işe başlama talebinden vazgeçme sonucunu doğuran icra takibindeki ilk fesih sırasında gerçekleşen kıdem ve ihbar tazminatı ile kıdem tazminatı faizi alacakları takip tarihi itibarıyla muacceldir.
İşverenin takipten sonraki yaptığı ödemeleri itirazı haklı kılmaz .
Bu nedenle Mahkemece yapılacak iş davacının ilk feshe göre işveren tarafından beyan edilen kıdem ve ihbar tazminatı talepleri ile kıdem tazminatı için, işlemiş faizini yapılan ödemelerle karşılaştırıp Borçlar Kanunu 84. Madde dikkate alınarak takibin varsa kalan alacaklar, yoksa icra masrafları, icra vekâlet ücreti ve harçlar yönünden devam edip etmeyeceğini değerlendirmektir.
Mahkemece davacının takibinin işe başlatmama kararına bağlanarak değerlendirilmesi ve alacağın muaccel olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi hatalıdır.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 10.04.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.