Özet:

Mahkeme, sanığın tehdit suçunu uzlaşmaya tabi olmayan yaralama suçuyla birlikte işlediği belirtilerek, yapılan incelemede başkaca nedenlerin yerinde görülmediğini belirtti. Ancak, kararda, sanığın tehdit suçlamasını kabul etmemesi ve olaya ilişkin görgü tanıkları bulunmaması karşısında mağdur beyanlarının yetersiz gerekçe ile hüküm olarak kabul edildiği belirtildi. Ayrıca, yaralama ve tehdit suçları yönünden, yasal indirim ve arttırım sebeplerinin uygulanıp uygulanmayacağı da tartışmaya açık bırakıldı. Bu nedenlerle, mahkeme kararı, kanuna aykırı ve sanık yararına olduğundan bozuldu.
Kanun Maddeleri:
- Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 62. maddesi: \"Bir suç işleyen kişinin geçmişi, sosyal ilişkileri, fiilden sonraki ve yargılama sürecindeki davranışları, cezanın failin geleceği üzerindeki olası etkileri veya benzeri nedenler göz önünde bulundurularak ceza miktarının belirlenmesi\"
- CMUK 1412 sayılı madde: \"D.Dava konusunun ne olduğunu, E.Başvurunun tarihinin ne olduğunu, F.Başvurunun gerekçelerini, G.Karar gereği ile ilgili olarak başvurunun yapıldığı mahkeme veya dairenin adını açıkça yazmamış olanlar ile H.Hükmün niteliği ve I.Hükmün kesinleştiği tarihi yazmayan başvurular kesinlikle reddedilir.\"
- CMUK 321. madde: \"Bozma kararının veya kararın onanmasına ilişkin talebin savcılık yerine getirilmeyen yükümlülüklerle sonuçlanması halinde, yeniden yargılama için dosyanın alt dereceye iadesi talebiyle hakim veya mahkemece yapılan inceleme sonucu, bozma kararında belirtilen hususların yerine getirildiği veya usulsüz bir karar verilmediğinin anlaşıldığı takdirde, hakkında karar verilen kişinin kararın onanmasına yönelik talebi de dikkate alınarak, kararın onanmasına karar verilir.\"