Abaküs Yazılım
4. Daire
Esas No: 2016/10007
Karar No: 2021/3871
Karar Tarihi: 07.07.2021

Danıştay 4. Daire 2016/10007 Esas 2021/3871 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2016/10007
Karar No : 2021/3871

TEMYİZ EDEN TARAFLAR : 1- … Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. …

2- … Prodüksiyon Ve Film Yapımcılık Tic. Ltd. Şti.
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek taraflarca aleyhlerine olan hüküm fıkralarının bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına, sahte fatura kullandığından bahisle düzenlenen vergi inceleme raporlarına istinaden re'sen tarh edilen 2009/02, 03, 04, 05, 06, 07, 08, 09, 11,12, 2010/01, 02, 03, 04, 06, 08, 09, 10,11, 12 ve 2011/01, 02, 03, 04 dönemi vergi ziyaı cezalı katma değer vergisi ile 213 sayılı Kanunun 353/1. maddesi uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezasının kaldırılması istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Vergi Mahkemesince verilen kararda; ihtilaflı dönemde davacının fatura aldığı … Vergi Dairesi mükellefi … Prodüksiyon Yay. Eğ. Ve Org. Hiz. Ltd. Şti. hakkındaki vergi tekniği raporundaki tespitlere göre düzenlenen faturaların sahte olduğu anlaşıldığından bahsi geçen firmadan alınan faturalar nedeniyle yapılan cezalı tarhiyatta hukuka aykırılık, kesilen özel usulsüzlük cezasında ise hukuka uyarlık bulunmadığı, öte yandan tarhiyatın diğer kısmına gelince; davacı şirket tarafından 6486 sayılı Kanun kapsamında beyan edilen yurt dışındaki varlığın başka bir varlığa dönüştürülmesinin söz konusu olmadığı, dolayısıyla 6486 sayılı Kanundan yararlanma şartlarının yerine getirildiği ileri sürülmüş ise de, sözü edilen Kanun uyarınca davacı şirket tarafından, gerek bildirim tarihi itibarıyla varlığın yurt dışında bulunduğu hususunun tevsik edici belgeler ile inceleme esnasında, gerek de dava aşamasında belgelerle ortaya konulamadığı, nitekim işlemlerin farklı ülkelerdeki bankalar kanalıyla yapıldığı, dolayısıyla dava dosyasına ibraz edilen belgelerin, ilgili Genel Tebliğ uyarınca bildirimi yapılan tutarın; Tebliğ'de belirtilen tarih aralığında yurt dışında bulunduğunun kanıtlanamadığı, bu haliyle de söz konusu tutarın mahsup edilmeyerek yapılan tarhiyatın buna ilişkin kısmında da hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDEN DAVACININ İDDİALARI : Davacı tarafından, ihtilaflı dönemlerde fatura aldığı mükellefin sahte belge düzenleme fiili işlemediğinin Ceza Mahkemesinin beraat kararıyla ortaya konulduğu, mükellefe ödemelerin banka kanalıyla yapıldığı, dolayısıyla emtia alımlarının gerçek olduğu, varlık barışı kapsamında yurt dışından getirilen paraların tevsik edici belgelerle belgelendirildiği belirtilerek söz konusu Mahkeme kararının aleyhine olan kısmının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

TEMYİZ EDEN DAVALININ İDDİALARI : Davalı idare tarafından, kesilen özel usulsüzlük cezasının hukuka uygun olduğu belirtilerek söz konusu Mahkeme kararının aleyhine olan kısmının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

DAVACININ SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.

DAVALININ SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.

TETKİK HÂKİMİ : …

DÜŞÜNCESİ : Temyiz istemlerinin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Vergi Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
Davalı idarenin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü iddialar kararın özel usulsüzlük cezasına ilişkin kısmının bozulmasını sağlayacak nitelikte bulunmamıştır.
Hakkında sahte belge düzenlemekten vergi tekniği raporu tanzim edilmiş olan firma ile ilgili rapordaki tespitler yeterli olup Kararın, 6486 sayılı Kanundaki şartların oluşmadığından bahisle davacının mahsup hakkından faydalandırmamasına ilişkin kısmına gelince;
193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’na 6486 Sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair 6486 sayılı Kanunun 13. maddesi ile eklenen geçici 85. maddesinin 1. fıkrasında "Gerçek veya tüzel kişilerce, 15/4/2013 tarihi itibarıyla sahip olunan ve yurt dışında bulunan; para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçları ile varlığı kanaat verici bir belgeyle ispat edilen taşınmazlar, 31/7/2013 tarihine kadar Türk Lirası cinsinden rayiç bedelle, 19/10/2005 tarihli ve 5411 sayılı Bankacılık Kanunu uyarınca faaliyette bulunan bankalara veya 6/12/2012 tarihli ve 6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu uyarınca faaliyette bulunan aracı kurumlara bildirilir ya da vergi dairelerine beyan edilir." , 2. fıkrasında "Birinci fıkrada sayılan kıymetler, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu uyarınca defter tutan mükellefler tarafından beyan tarihini takip eden ay sonuna kadar kanuni defterlere kaydedilir. Bilanço esasına göre defter tutan mükellefler, bu madde hükümleri uyarınca kanuni defterlerine kaydettikleri kıymetler için pasifte özel fon hesabı açarlar. Bu fon hesabı, sermayenin cüz’ü addolunur, sermayeye ilave dışında başka bir amaçla kullanılamaz, işletmenin tasfiye edilmesi hâlinde ise vergilendirilmez. Serbest meslek kazanç defteri ile işletme hesabı esasına göre defter tutan mükellefler, söz konusu kıymetleri defterlerinde ayrıca gösterirler. Bu varlıklar dönem kazancının tespitinde dikkate alınmaz.", 5. fıkrasında "Bu fıkra ile üçüncü fıkraya göre ödenen vergi, hiçbir suretle gider yazılamaz ve başka bir vergiden mahsup edilemez. Bildirilen veya beyan edilen varlıklar nedeniyle hiçbir suretle vergi incelemesi ve vergi tarhiyatı yapılmaz. Ancak, diğer nedenlerle bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten sonra başlayan 1/1/2013 tarihinden önceki dönemlere ilişkin vergi incelemeleri ile takdir komisyonu kararları uyarınca gelir, kurumlar ve katma değer vergisi yönünden tespit edilen matrah farkından, bu madde kapsamında beyan edilen tutarlar, bu tutarlara ilişkin tarh edilen verginin vadesinde ödenmesi koşuluyla mahsup edilerek tarhiyat yapılır. İndirimi reddedilen katma değer vergisine ilişkin mahsup edilecek matrah tutarı, indirimi reddedilen vergiye esas teşkil eden bedeldir. Şu kadar ki, indirimi reddedilen vergiye ilişkin bedelin tespit edilememesi hâlinde mahsup edilecek matrah tutarıda, %18 katma değer vergisi oranı dikkate alınarak hesaplanır. 8. fıkrasında "Bildirildiği veya beyan edildiği hâlde, 15/4/2013 tarihi itibarıyla yurt dışında bulunduğu kanaat verici belge ile tevsik edilemeyen para, döviz, altın, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçları ile taşınmazlar dolayısıyla beşinci fıkra hükmünden yararlanılamaz." hükmüne yer verilmiştir.
Dava dosyasının incelenmesinden; davacı şirketin 2009, 2010 ve 2011 yılı hesaplarının sahte belge kullanma fiili nedeniyle katma değer vergisi yönünden sınırlı incelenmesi sonucu düzenlenen vergi inceleme raporlarıyla; hakkında sahte belge düzenlemekten vergi tekniği raporu tanzim edilmiş olan firmadan temin edilen faturaların yasal kayıt ve beyanlarına dahil edilerek indirim konusu yapıldığının tespiti üzerine sahte faturalara dayalı katma değer vergisi indirimleri kabul edilmeyerek vergi ziyaı cezalı katma değer vergisi tarhiyatlarının yapıldığı anlaşılmaktadır.
Olayda, Gelir Vergisi Kanununa eklenen geçici 85. madde ile düzenlenen varlık barışı hükümleri kapsamında davacı tarafından, 13/03/2013 tarihinde, Kuveyt'te bir bankada Kuveyt Dinarı cinsinden mevduatının olduğuna ilişkin beyanda bulunulduğu, ilgili bankadan alınmış imzalı ve mühürlü belgeyi, Kuveyt Büyükelçiliği Konsolosluk Şubesinde tercüme ettirerek idareye sunduğu, bildirilen mevduatı yasada belirtilen süre içerisinde Türkiye'deki bankaya transfer ederek 2013 hesap dönemi yasal defterlerine kaydettiği, beyan ettiği varlıklara ilişkin olarak hesaplanıp tahakkuk eden vergileri vadesinde ödediği görüldüğünden 6486 sayılı Kanundaki şartların oluştuğu görülmüş olup, bu durumda söz konusu miktar dikkate alınarak mahsubu suretiyle tarhiyat yapılması gerektiğinden bu husus dikkate alınmadan yapılan tarhiyatın buna ilişkin kısmında hukuka uyarlık ve mahkeme kararının buna ilişkin kısmında hukuki isabet görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin kabulüne, davalı idarenin temyiz isteminin reddine,
2. Temyize konu … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının özel usulsüzlük cezasına İlişkin kısmının ONANMASINA,
3. Mahkeme kararının 6486 sayılı Kanundaki şartların oluşmadığından bahisle davacının mahsup hakkından faydalandırmamasına ilişkin kısmının BOZULMASINA,
4. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
5. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen onbeş (15) gün içinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 07/07/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi