Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/2457
Karar No: 2020/234
Karar Tarihi: 03.02.2020

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2018/2457 Esas 2020/234 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, bankadan temlik aldığı kredinin ödenmemesi nedeniyle davalıların itirazının iptal edilmesini ve icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir. Ancak, davalılar kredi borcundan sorumlu olmadıklarını ileri sürerek davanın reddini talep etmişlerdir. İlk derece mahkemesi, davalıların sorumlu olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir. Ancak, temyize başvuran davacının talebi üzerine bölge adliye mahkemesi yeni bir bilirkişi incelemesi yaparak icra takibine konu borcun davalıların sorumlu olmadığı 29.03.2012 tarihli genel kredi sözleşmesine ait olduğunu belirtmiştir. Bu nedenle, ilk derece mahkemesinin kararı usul ve yasaya uygun olmadığı gerekçesiyle bozulmuştur.
HMK 353-1-b/3 maddesi gereği yargılamada bulunan eksikliklerin tamamlanmasından sonra yeniden esas hakkında duruşma yapılmaksızın karar verilebileceği belirtilmektedir.
19. Hukuk Dairesi         2018/2457 E.  ,  2020/234 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Tarsus 3. Asliye Hukuk Mahkemesi (Tic. Mah. Sıf.)

    Taraflar arasında görülmekte olan itirazın iptali davasının ilk derece mahkemesinde yapılan yargılaması sonunda davanın reddine dair verilen kararın davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi tarafından verilen davacı vekilinin istinaf talebinin esastan reddine ilişkin hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
    - K A R A R -
    Davacı (temlik alan) vekili, temlik eden ... Bank A.Ş. ile dava dışı ... Metal Taah. İnş. Sanayi ve Tic. Ltd. Şti. ile arasında akdedilen genel kredi sözleşmesini davalıların müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzaladıklarını, borcun ödenmemesi üzerine başlatılan icra takibine davalılar tarafından itiraz edildiğini belirterek itirazın iptali ile % 20 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalılar vekili, davalıların dava dışı şirketin 26/04/2014 tarihine kadar hissedarı olduğunu, daha sonra hisselerini dava dışı Mehmet Yıldız isimli kişiye devrettiklerini, bu devir esnasında şirket aleyhine hiçbir icra takibi olmadığı gibi şirketin hiçbir şekilde bir kuruma veya şahsa borcunun da bulunmadığını ileri sürerek davanın reddini talep etmiştir.
    İlk derece mahkemesince, yapılan yargılama, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, takip konusu borcun sebebi olarak 16/02/2009 tanzim, 06/06/2014 vade tarihli kredi sözleşmesinin gösterildiği, davalıların 2009 yılında ortağı bulundukları şirket için kredi sözleşmesi imzaladıkları ve borca kefil oldukları, 2011 yılında şirketi devrettikleri, şirketi devralan şahsın 2012 yılında kredi kullandığı ve ödemediği, davacının 2014 yılında alacağı kredi kullandıran bankadan temlik aldığı, banka tarafından kredi hesaplarının kat edilmediği, takibin hangi krediden kaynaklandığının belirlenemediği, genel kredi sözleşmelerinde kefilin, yalnızca imzaladığı sözleşme nedeniyle, bu sözleşmeye dayalı ödenmeyen borçtan sorumlu tutulacağı, davalıların takip konusu borçtan sorumlu olmadıkları gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hükme karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
    Bölge adliye mahkemesince yapılan yargılama ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, temlik eden banka ... Şubesi ile dava dışı asıl borçlu şirket arasında imzalanan 16/02/2009 tarihli genel kredi sözleşmesinin davalılar tarafından müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatı ile imzalandığı, davalıların 26/04/2011 tarihinde şirketteki hisselerini dava dışı Mehmet Yıldız"a devrettikleri, bu devir tarihinden sonra temlik eden banka ile dava dışı şirket arasında 29/03/2012 tarihli 250.000,00 TL limitli yeni genel kredi sözleşmesi imzalandığı, 2009 tarihli krediden kaynaklı herhangi bir kredi borcunun bulunmadığı, dolayısıyla kredi sözleşmesinde imzaları bulunmayan davalıların kredi borcundan sorumlu tutulmasının mümkün bulunmadığı, ilk derece mahkemesince davanın reddi kararının doğru olduğu gerekçesiyle davacı-temlik alan vekilinin ilk derece mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş, hüküm davacı-temlik alan vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi’nce yerel mahkemece yapılan araştırma ve incelemenin yetersiz olduğu belirtilerek yeni bir bilirkişi incelemesi yaptırılarak rapor alınmış, bu bilirkişi raporu doğrultusunda icra takibine konu borcun davalıların kefil olmadığı 29.03.2012 tarihli genel kredi sözleşmesine ait olduğu belirtilerek istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
    HMK 353-1-b/3 maddesinde; “Yargılamada bulunan eksiklikler duruşma yapılmaksızın tamamlanacak nitelikteyse bunların tamamlanmasından sonra yeniden esas hakkında duruşma yapılmaksızın karar verilir ” hükmüne yer verilmiştir. Bu hüküm uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince yeni bir bilirkişi incelemesi yaptırılarak karar verilmesi nedeniyle ilk derece mahkemesince verilen kararının kaldırılarak yeniden hüküm kurulması gerekirken istinaf başvurusunun esastan reddine dair verilen karar usul ve yasaya uygun olmadığında kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı-temlik alan vekilinin temyiz isteminin kabulü ile Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi"nin 2017/1683 esas ve 2018/805 karar sayılı ve 22/05/2018 tarihli kararının BOZULMASINA, bozma nedenine davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelemesine yer olmadığına, dosyanın Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi’ne gönderilmesine, peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, 03.02.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi