18. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/4346 Karar No: 2016/5494 Karar Tarihi: 31.03.2016
Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2016/4346 Esas 2016/5494 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Dava, Kamulaştırma Yasası uyarınca, bir taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve idare adına tescili istemiyle açılmıştır. Mahkeme, davanın tüm taleplerini kabul etmiştir. Ancak yapılan değerlendirmenin yeterli olmadığı gerekçesiyle karar temyiz edilmiştir. Yargıtay, emsal alınacak taşınmazların sadece konum, nitelik ve özellikleri ile değil, değerlendirme tarihinde satış fiyatlarına ve Türkiye İstatistik Kurumu üretici fiyat endeksine de dikkat edilmesi gerektiğini, emsallerin değerlendirme gününden önceki özel amacı olmayan emsal satışlara göre belirlenmesi gerektiğini belirtmiştir. Emvaldeki farklılıkların taşınmazın değerine olan etkilerinin belirtilmesi, imar parseli niteliğindeki emsal taşınmazların değerlendirmesi sırasında İmar Kanunu'nun 18. maddesinin 2. fıkrası gözetilerek, düzenleme ortaklık payına tekabül edecek oranda indirim yapılması ve emlak vergi değerlerinin de karşılaştırma sırasında dikkate alınması gerektiği vurgulanmıştır. Kanun maddeleri ise Kamulaştırma Yasası'nın 4650 sayılı Yasayla değişik 11. maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi ve (d) bendidir.
18. Hukuk Dairesi 2016/4346 E. , 2016/5494 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Dava dilekçesinde, Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasayla değişik hükümleri uyarınca, ... İli ... İlçesi ... Mahallesi 4287 ada 13 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve idare adına tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: 1-Mahkemece yapılan araştırma ve inceleme ile alınan bilirkişi raporu hüküm kurmaya yeterli değildir. Şöyle ki; 2942 sayılı Kamulaştırma Yasası"nın 4650 sayılı Yasayla değişik 11. maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi gereğince arsalarda değerlendirme gününden önceki özel amacı olmayan emsal satışlara göre değer tespiti gerekir. Hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda somut emsal olarak ... Mahallesi 4280 ada 40 parselin 09.04.2010 tarihli satışının değerlendirmeye alındığı, taşınmazdaki 3/24 hissenin anne tarafından oğluna yapılan bir satış işlemi olduğu anlaşıldığından satışın özel amaçla gerçekleştiği izlenimini uyandırmakta ve uygun emsal olma özelliği taşımamaktadır. Emsalin dava konusu taşınmazla aynı konumda olması, taşınmaza yakın mesafede bulunması, aynı nitelik ve özellikleri taşıması, benzer yüzölçümünde olması veya değerlendirme tarihine yakın günlerde satılmış olması zorunlu değildir. Aynı özellik ve nitelikleri taşıyan başka yerlerde bulunan ve değerlendirme gününden önce satılmış olan taşınmazlar da emsal alınabilir. Bu emsalin satış fiyatına Türkiye İstatistik Kurumu üretici fiyat endeksi uygulanmak suretiyle değerlendirme tarihinde oluşan fiyatları bulunduktan sonra dava konusu taşınmazla karşılaştırılıp incelenerek aradaki farklılıklar belirtilip üstün ve eksik yönleri açıklanmalı, bu nitelik ve farklılıkların taşınmazın değerine olan etkilerinin ne olduğu belirtilmeli ve bu suretle yapılacak karşılaştırma ile dava konusu taşınmazın değeri belirlenmelidir. İncelenen emsal imar parseli olup da dava konusu taşınmazın bu nitelikte olmaması halinde, dava konusu taşınmazın yapılacak karşılaştırmadan sonra bulunacak değerinden, İmar Kanunu"nun 18.maddesinin 2.fıkrası gözetilerek, düzenleme ortaklık payına tekabül edecek oranda indirim yapılması gerektiği de dikkate alınmalıdır. 2942 sayılı Yasa"nın 4650 sayılı Yasa ile değişik 11. maddesinin 1. fıkrasının (d) bendi gereği emlak vergi değerlerinin de dava konusu taşınmazın emsalle karşılaştırılmasında gözönünde tutulması gerekir. Buna göre dava konusu taşınmaz ve emsallerin emlak vergisine esas tutulan asgari m² değerlerinin ilgili belediye başkanlığından 2012 yılı itibarıyla getirtilerek karşılaştırılması ve değerlendirmeye esas alınan oranlar fahiş ölçüde farklı olduğunda bu farklılık ve çelişkinin giderilmiş olması gerekir. Mahkemece, değerlendirmeye esas alınan bilirkişi kurulu raporunun yukarıda açıklanan esaslara uygun düşmediği gözetilmeden, gerekli araştırma ve yeterli incelemeyi içermeyen rapora itibarla hüküm kurulması, 2-Bozma ilamında dava konusu taşınmaz üzerinde yer alan bina ile ilgili bozma bulunmamasına rağmen, bina bedelini yüksek hesaplayan ek rapora göre karar verilmiş olması, Doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, işbu kararın tebliğinden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 31.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.