Abaküs Yazılım
15. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/4025
Karar No: 2017/1439
Karar Tarihi: 30.03.2017

Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2016/4025 Esas 2017/1439 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davalı-karşı davacı-birleşen dosya davalısı, taşınmaz üzerine yapılan inşaatın bir kısmı için ödenmeyen iş bedeli alacaklarının tahsili istemiyle açılan asıl dava ile fazla ödemenin istirdadı talebine ilişkin karşı dava dosyalarının birleştirilerek yapılan yargılaması sonucunda asıl ve birleşen davaların kısmen kabulüne, karşı davanın kabulüne karar verildiği belirtilmiştir. Ancak her iki davanın yüklenici tarafından farklı malzeme ve iş kalemlerinin bedellerinin istendiği anlaşılmaktadır. Bu nedenle, davaların bağımsız dava olma niteliğini koruyacaklarından asıl-karşı ve birleşen davada taraflara tanınan haklar, yükletilen borçlar, harç, ücreti vekalet ve yargılama giderleri yönünden ayrı ayrı hüküm kurulması gerekmektedir. Asıl dava, karşı dava ve birleşen davada yüklenici ve arsa sahibinin talep ve savunmaları ayrı ayrı incelenip değerlendirilerek, mahallinde uzman teknik bilirkişi ile birlikte keşif de yapılarak işin yapıldığı yıl mahalli piyasa rayiçleri ile işçilik ve malzeme bedelleri (imalât bedeli) belirlenerek eksik ve kusurlar da dikkate alınarak asıl-karşı ve birleşen davada sonucuna göre ayrı ayrı hüküm oluşturulması gerekmektedir. Kanun maddeleri ise, \"818 say
15. Hukuk Dairesi         2016/4025 E.  ,  2017/1439 K.

    "İçtihat Metni"


    Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi



    Yukarıda tarih ve numarası yazılı hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiş, davalı-karşı davacı-birleşen dosya davalısı vekili tarafından duruşma istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacı-karşı davalı-birleşen dosya davalısı vekili gelmedi. Davalı-karşı davacı- birleşen dosya davacısı vekili Avukat ... geldi. Temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davalı-karşı davacı-birleşen dosya davacısı avukatı dinlendikten sonra vaktin darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmıştı. Bu kere dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü:

    - K A R A R -

    Asıl ve birleşen 2014/123 Esasa kayıtlı dosyasındaki dava, davalıya ait taşınmaz üzerine yapılan 4 katlı ve 8 daireli inşaatın bir kısım işlerinin yapımı ve malzemenin temininden kaynaklanmakta olup ödenmeyen iş bedeli alacaklarının tahsili istemine, asıl davada açılan karşı dava ise fazla ödemenin istirdadı talebine ilişkindir. Mahkemece davaların birleştirilerek yapılan yargılaması sonucunda asıl ve birleşen davanın kısmen kabulüne, asıl davadaki karşı davanın kabulüne dair verilen karar taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
    Asıl ve birleşen aynı mahkemenin 2014/123 Esasına kayıtlı dava dosyalarında taraflar ile üzerinde inşaat yapılacak taşınmaz aynı olduğu gibi talep bu taşınmaz üzerinde yapılacak 4 katlı 8 daireli inşaatta kullanılan malzemeler ve yapılan işlerle ilgili ise de; her iki davada yüklenici tarafından arsa-iş sahibinden birbirinden farklı malzeme ve iş kalemlerinin bedellerinin istendiği anlaşılmaktadır. Bu haliyle asıl ve birleşen davada talepler farklı olduğu gibi talepler aynı ve birleşen dava ek dava niteliğinde bulunsa ve davalar irtibat nedeniyle birleştirilse dahi bağımsız dava olma niteliğini koruyacaklarından asıl-karşı ve birleşen davada taraflara tanınan haklar, yükletilen borçlar, harç, ücreti vekalet ve yargılama giderleri yönünden ayrı ayrı hüküm kurulması gerekirken asıl ve birleşen davada yüklenicinin talebiyle ilgili tek hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olmuştur.
    Mahkemece yapılması gereken iş, asıl dava, karşı dava ve birleşen davada yüklenici ve arsa sahibinin talep ve savunmaları ayrı ayrı incelenip değerlendirilerek, taraflar arasında yazılı sözleşme bulunmadığı ve bedelde anlaşamadıklarından mahallinde uzman teknik bilirkişi ile


    birlikte keşif de yapılarak işin yapıldığı 2011 yılında yürürlükte bulunan 818 sayılı Borçlar Kanunu"nun 366. maddesi hükmünce asıl ve birleşen davada inşaatın dava tarihlerindeki mevcut haliyle eksik ve kusurlar da dikkate alınarak yapıldığı yıl mahalli piyasa rayiçleri ile işçilik ve malzeme bedelleri (imalât bedeli), karşı davanın konusu olan alacak kalemlerinin eksik yada ayıplı imalâta ilişkin olup olmadığı, ayıplı ise ayıbın açık yada gizli ayıp olup olmadığı, süresinde ayıp ihbarı yapılıp yapılmadığı ve ayıplar ile eksik işlerin giderim bedeli konusunda gerekçeli ve denetime elverişli rapor almak olmalıdır.
    Alınacak bu raporun bozma öncesi alınan rapordan farklı olması halinde, yeniden oluşturulacak uzman bilirkişi kurulunda bu çelişkiyi giderecek ve tarafların itirazlarını karşılayacak rapor da alındıktan sonra, iş sahibinin faturaların kapalı olduğuna dair savunması da değerlendirilerek asıl-karşı ve birleşen davada sonucuna göre ayrı ayrı hüküm oluşturulmalıdır.
    Mahkemece bu hususlar gözden kaçırılarak eksik inceleme ile ve usule aykırı olarak asıl ve birleşen davada tek hüküm kurulması doğru olmamış, kararın bozulması uygun görülmüştür.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle tarafların temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün taraflar yararına BOZULMASINA, 1,480,00 TL duruşma vekâlet ücretinin davacı-karşı davalı yükleniciden alınarak Yargıtay duruşmasında vekille temsil olunan davalı-karşı davacı iş sahibine verilmesine, Yargıtay duruşmasında vekille temsil olunmayan davacı-karşı davalı yüklenici lehine vekâlet ücreti takdirine yer olmadığına, 5766 sayılı Kanun"un 11. maddesi ile yapılan değişiklik gereğince alınması gereken 257,80 TL Yargıtay başvurma harcının temyiz eden davacı-karşı davalı-birleşen dosya davacısından alınmasına, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalı-karşı davacı-birleşen dosya davalısına geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 30.03.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi