Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2017/2393 Esas 2018/4046 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/2393
Karar No: 2018/4046
Karar Tarihi: 11.09.2018

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2017/2393 Esas 2018/4046 Karar Sayılı İlamı

19. Hukuk Dairesi         2017/2393 E.  ,  2018/4046 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    - K A R A R -
    Davacı vekili, müvekkilinin davalıya sattığı mallara istinaden düzenlenen fatura bedellerinin 3.000 TL"lik kısmının ödenmesine karşın bakiye kısmın ödenmemesi üzerine alacağın tahsili için başlatılan icra takibine davalının itiraz ettiğini belirterek, itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, faturaya konu malların teslim edilmediğini savunarak, davanın reddini talep etmiştir.
    Mahkemece, yapılan yargılama ve benimsenen kök ve ek bilirkişi raporlarına göre, davaya konu faturaların davacı tarafın usulüne uygun tuttuğu defterlerinde kayıtlı olduğu, davalının ise defterlerini usulüne uygun tutmadığı, bu nedenle davalının itirazının haksız olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece, 12.02.2015 tarihli celsede ek rapor davalı vekiline tebliğ edilmiş olduğu halde davalı vekilinin o celse tebliğ aldığı ek raporu inceleyip beyanda bulunmak için süre talebi reddedilerek tahkikata son verilmesi yanlış olduğu gibi tahkikatın bitiminden sonra sözlü yargılama ve hükmün tefhimi için yeni bir duruşma günü verilmeden ve taraflara son sözleri de sorulmadan hüküm kurulmuş olması davalının hukuki dinlenilme hakkını ortadan kaldıran ağır bir usul kuralı ihlalidir. Ayrıca davacının sunduğu mal satış faturalarında yer alan malın davalıya teslimine ilişkin irsaliyelerde davalı adına malı teslim aldığı görünen kişilerin davalı ile ilişkileri de davalıya sorularak araştırılmamış ve davalının ilişkiyi reddetmesi halinde davacının bu kişilerle davalı arasındaki ilişkiyi ispat edecek delilleri sorulup toplanmadan irsaliyelere geçerlilik tanınması da doğru olmamıştır. Yerel mahkeme kararının bu nedenlerle bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ :Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde temyiz eden davalıya iadesine, 11/09/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.