22. Hukuk Dairesi 2014/18872 E. , 2015/33520 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA : Davacı, fazla mesai, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ücreti ile yangın ilk müdahele araç ücreti alacaklarının tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının, davalıya ait işyerinde şoför olarak çalıştığını belirterek, müvekkilinin fazla mesai, hafta tatili ve ulusal bayram genel tatil ücreti alacağı isteklerinin tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalı temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2) Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Belirtilen alacağın ispatı konusunda iş yeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, iş yeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları şahit beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
Somut olayda, davacıya ait uyuşmazlık konusu döneme ilişkin bordrolar ve araç hareket emirleri davalı tarafından dosyaya ibraz edilmiştir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda, taşıt görev emirlerinde yer alan hareket saatlerinin ortalaması ve yargılama sırasında dinlenen tanık beyanları birlikte değerlendirmeye tabi tutularak dava konusu alacaklar genel bir değerlendirme ile hesaplanmış, mahkemece indirimle karara bağlanmıştır. Davacı, çalışması boyunca fazla mesai yaptığını, karşılığının ödenmediğini iddia etmekte, buna karşılık davalı işveren uyuşmazlık konusu döneme ait tüm belgeleri sunarak, işçinin haklarının tam olarak ödendiğini savunmaktadır. İşyerinin kamu kurumu niteliğinde olması, yapılan işin mahiyeti gereği, davacının her gün yaptığı çalışmalar işverence belgeye bağlanmıştır. Davacı taraf bunların doğru olmadığını iddia etmemiştir. Ancak söz konusu belgeler çok kapsamlı olduğundan bilirkişi tarafından ortalama bir hesaplama yapılarak sonuca varıldığı anlaşılmaktadır. Mahkemece, konusunda uzman bir bilirkişiye, belirtilen tüm belgeleri inceleyerek davacının fazla mesai yaptığı süreleri tarihleri ile bire bir tespit etmesi, ardından bordrolarla karşılaştırarak fark alacağı bulunup bulunmadığını belirlemesi için rapor tanzim ettirilmeli, işçinin izinli ve istirahatli olduğu süreler de düşülerek, usuli kazanılmış hak ilkesi de dikkate alınarak sonucuna göre bir karar verilmelidir. Yazılı şekilde hatalı bilirkişi raporuna göre hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 03.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.