Abaküs Yazılım
10. Daire
Esas No: 2019/4919
Karar No: 2021/3955
Karar Tarihi: 07.09.2021

Danıştay 10. Daire 2019/4919 Esas 2021/3955 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2019/4919
Karar No : 2021/3955

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : …

İSTEMİN_KONUSU : ... İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacının yanında çalışan bir işçinin, işe giriş ve işten ayrılış bildirgeleri ile 2007/11-2010/05 dönemlerine ait aylık prim ve hizmet belgelerinin yasal süresi içinde Kuruma verilmediğinden bahisle 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'nun 102. maddesi uyarınca 42.434,10 TL idari para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin işleme karşı yapılan itirazın reddine dair İstanbul Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü Beykoz Sosyal Güvenlik Merkezinin … tarih ve … (Esas No:…, Karar No:…) sayılı komisyon kararının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; şikayetçi ... isimli işçinin, davacının ikametinde bir iş akdine bağlı olarak sürekli şekilde çalıştığına ve davacı ile arasında işveren-işçi ilişkisi bulunduğuna dair kendi ifadeleri dışında somut tespit bulunmadığı, şikayetçinin asgari ücretle çalıştığı ileri sürülmesine karşın banka hesabına yapılan ödemelerin düzenli olmadığı, yatırılan tutarların asgari ücretle örtüşmediği, bir kısmının oldukça düşük olduğu, şikayetçi adına, önceki döneme ilişkin ibraz edilemeyen, ancak 21/01/2008-30/09/2008 ve 01/08/2009-31/01/2010 tarihleri arası için düzenlenmiş iki ayrı hizmetli daimi giriş kartının ise tek başına daimi olarak çalıştığının kabulüne imkan vermeyeceği, şikayetçi ...'nin belirtilen dönemlerde iki ayrı işyerinde sigortalı olarak çalıştığının belirlendiği, şikayetçi ile davacı arasında işçi-işveren ilişkisi bulunduğuna (hizmet tespitine dair) ilişkin bir mahkeme kararı da bulunmadığı, adı geçen şikayetçinin iş akdinin feshinden kaynaklanan alacaklarının tahsili için açılan davayı takipsiz bıraktığı ve davanın açılmamış sayılmasına karar verilmek suretiyle davanın sonuçlandığı, şikayetçinin davacının ikametinde kısmen çalıştığı ve kısmen çalışmadığı sabit olduğu halde, tespit yapılan 01/11/2007-31/05/2010 arası dönemde tamamen çalışmış gibi hesaplama yapılarak idari para cezası uygulanması yoluna gidildiği ve ayrıca, davalı idarece, şikayetçi adına ücret yatırılmayan aylara ilişkin de para cezası hesaplandığının anlaşıldığı, somut ve yeterli tespit yapılmadan, davacıya ait ikamette işçi çalıştırıldığından bahisle davacı hakkında idari para cezası uygulanmasına olanak bulunmadığından, dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, mahkemece yeterli araştırma yapılmaksızın hüküm kurulduğu ileri sürülmektedir.

KARŞI_TARAFIN_SAVUNMASI : Davacı tarafından, savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Danıştay Başkanlık Kurulu'nun 07/03/2019 tarih ve 2019/24 sayılı kararıyla Danıştay Onbeşinci Dairesinin kapatılması üzerine Danıştay Onuncu Dairesine gönderilen dava dosyasında, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
MADDİ OLAY :
Davacının yanında çalışan ... isimli işçinin işe giriş ve işten ayrılış bildirgeleri ile 2007/11-2010/05 dönemlerine ait aylık prim ve hizmet belgelerinin yasal süresi içinde Kuruma verilmediğinden bahisle 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'nun 102. maddesi uyarınca 42.434,10 TL idari para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin İstanbul Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü Beykoz Sosyal Güvenlik Merkezinin işlemine karşı yapılan itirazın reddine dair İstanbul Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü Beykoz Sosyal Güvenlik Merkezinin … tarih ve … (Esas No:…, Karar No:…) sayılı komisyon kararının iptali istemiyle bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
İLGİLİ MEVZUAT:
01/10/2008 tarihine kadar yürürlükte bulunan 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu'nun 29/07/2003 tarih ve 4958 sayılı Kanun hükmü ile değiştirilen 140. maddesinin 5. fıkrasında, fiilin işlendiği günden itibaren beş yıl içinde tebliğ edilemeyen idari para cezalarının zamanaşımına uğrayacağı kurala bağlanmıştır.
506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu'nu yürürlükten kaldıran 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'nun, idari para cezasına ilişkin hükümleri 01/10/2008 tarihinde yürürlüğe girmiş olup; anılan Kanun'un 9. maddesinin 3. fıkrasında; "birinci fıkranın (a), (c) ve (d) bentlerine göre sigortalılığı sona erenlerin durumları işverenleri tarafından, (b) bendinde belirtilen şekillerde sona erenlerin durumları ise kendileri ve sözü edilen bentte belirtilen faaliyetin sona erme halinin bildirildiği kuruluşlar veya vergi daireleri tarafından, en geç on gün içinde Kuruma bildirilir." hükmü, işlem tarihinde yürürlükte olan haliyle 86. maddesinde; "İşveren bir ay içinde 4 üncü ve 5 inci maddeye tabi çalıştırdığı sigortalıların ve sosyal güvenlik destek primine tabi sigortalıların; a) Ad ve soyadlarını, T.C. kimlik numaralarını, b) 80 inci maddeye göre hesaplanacak prime esas kazançlarını, c) Prim ödeme gün sayıları ile prim tutarlarını gösteren ve örneği Kurum tarafından çıkarılacak yönetmelikle belirlenen asıl veya ek aylık prim ve hizmet belgesini, 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamındakiler için en geç Kurumca belirlenecek günün sonuna kadar, diğer sigortalılar için ise ait olduğu ayı takip eden ayda Kurumca belirlenecek günün sonuna kadar Kuruma vermekle veya sigortalı çalıştırmadığı takdirde, bu hususu sigortalı çalıştırmaya son verdiği tarihten itibaren, onbeş gün içinde Kuruma bildirmekle yükümlüdür." hükmü, 102. maddesinin 1. fıkrasının“c” bendinde; “86 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca verilmesi gereken belgeleri, Kurumca belirlenen şekilde ve usûlde vermeyenler ya da Kurumca internet, elektronik veya benzeri ortamda göndermekle zorunlu tutulduğu halde anılan ortamda göndermeyenler veya belirlenen süre içinde vermeyenlere her bir fiil için;.... 4) Belgenin mahkeme kararı, Kurumun denetim ve kontrol ile görevlendirilmiş memurlarınca yapılan tespitler veya diğer kamu idarelerinin denetim elemanlarınca kendi mevzuatları gereğince yapacakları soruşturma, denetim ve incelemeler neticesinde ya da bankalar, döner sermayeli kuruluşlar, kamu idareleri ile kanunla kurulan kurum ve kuruluşlardan alınan bilgi ve belgelerden, hizmetleri veya kazançları Kuruma bildirilmediği veya eksik bildirildiği anlaşılan sigortalılarla ilgili olması halinde, belgenin asıl veya ek nitelikte olup olmadığı, işverence düzenlenip düzenlenmediği dikkate alınmaksızın, aylık asgari ücretin iki katı tutarında idari para cezası uygulanır.” hükmü, "j" bendinde ise; "9'uncu maddesinin birinci fıkrasının (a) bendine göre sigortalılığı sona erenlere ilişkin bildirim ile 506 sayılı Kanunun geçici 20'nci maddesinde yer alan sandıklara, sandık iştirakçiliğinin başlama veya sona ermesine ilişkin bildirimi, süresi içinde ya da Kurumca belirlenen şekle ve usule uygun olarak yapmayanlar veya Kurumca internet, elektronik veya benzeri ortamda göndermekle zorunlu tutulduğu halde anılan ortamda göndermeyenler hakkında, bir takvim ayında işlenen bu fiillerden dolayı tutmakla yükümlü bulunulan defter ve belgelerin ibraz edilmemesi nedeniyle verilmesi gereken ceza tutarını aşmamak kaydıyla her bir sigortalı veya sandık iştirakçisi için asgari ücretin onda biri tutarında idari para cezası uygulanır." hükmü bulunmaktadır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Dosyanın incelenmesinden; ... isimli işçi tarafından, davacının yanında bahçıvan olarak çalıştığı belirtilerek davalı kuruma şikayet dilekçesi verilmesi üzerine yapılan inceleme neticesinde, ...'nin davacının yanında bahçıvan olarak çalıştığı tespit edilerek ismi geçen kişiye ait sigortalı bildirimlerine rastlanılmadığından işe giriş bildirgesi, işten ayrılış bildirgesi ve 2007/11 - 2010/05 dönemlerine ait aylık prim ve hizmet belgelerinin yasal süresi içerisinde Kuruma verilmediğinden bahisle dava konusu işlemin tesis edildiği, söz konusu işçinin, işçi alacakları için açmış olduğu davada, ... İş Mahkemesi'nin … tarih ve E:… K:… sayılı kararıyla davacının yanında 01/11/2007 tarihinden 31/05/2010 tarihine kadar bahçıvan olarak çalıştığının tespit edildiği; … Bölge Adliye Mahkemesi ... Hukuk Dairesi'nin … tarih ve E:…, K:… sayılı istinaf başvurusunun reddi kararı ile söz konusu mahkeme kararının kesinleştiği anlaşılmaktadır.
Her ne kadar İdare Mahkemesi kararında şikayetçi ile davacı arasında işçi-işveren ilişkisi bulunduğuna ilişkin bir mahkeme kararı bulunmadığı, şikayetçinin iş akdinin feshinden kaynaklanan alacaklarının tahsili için açılan davayı takipsiz bıraktığı ve davanın açılmamış sayılmasına karar verilmek suretiyle davanın sonuçlandığı belirtilmiş ise de İdare mahkemesi kararından sonra görülen davada, iş mahkemesi kararı ile davacının yanında sigortasız işçi çalıştırdığının tespit edildiği anlaşıldığından oluşan yeni hukuki durum dikkate alınarak karar verilmesi gerektiğinden dava konusu işlemin iptali yönündeki Mahkeme kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.
Öte yandan mahkemece yeniden yapılacak yargılama sonucunda verilecek kararda idari para cezasının davacıya 07/07/2014 tarihinde tebliğ edildiği dikkate alındığında, 01/10/2008 tarihinde yürürlükten kaldırılan 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu'nun 140. maddesinin 5. fıkrası uyarınca fiilin işlendiği günden itibaren beş yıl içinde tebliğ edilemeyen idari para cezaları zamanaşımına uğrayacağından, dava konusu işlemde zamanaşımına uğrayan bir kısmın olup olmadığı hususunun da ayrıca incelenmesi gerektiği kuşkusuzdur.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalı idarenin temyiz isteminin kabulüne,
2. Dava konusu işlemin iptaline ilişkin temyize konu ... İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
4. 2577 sayılı Kanun'un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 07/09/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi