Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/6694
Karar No: 2019/1902
Karar Tarihi: 14.03.2019

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2016/6694 Esas 2019/1902 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davalı olan kişinin, oğluna satış yoluyla devrettiği taşınmazın tapu kaydının iptali ile miras payları oranında davacıların adına tescil edilmesi ve tenkis istemiyle açılan tapu iptali ve tescil davası mahkemece reddedilmiştir. Ancak, davacı vekilinin sözlü olarak görüş ve değerlendirme yapabilmesi için duruşma öncesi son kez mahkeme huzurunda açıklama yapmasına fırsat verilmemiştir. Bu durum, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 184. ve 186. maddelerinin ihlali anlamına gelir. Bu maddeye göre, tarafların tahkikatın tümü hakkında açıklama yapmak için söz verilmesi, taraflara sözlü yargılama için duruşmanın başka bir güne bırakılması, taraflara sözlü yargılama yoluyla beyanda bulunabilme hakkı verilmesi gerekmektedir. Mahkemenin bu yasal düzenlemeleri gözardı ederek karar vermesi yanlıştır. Bu nedenle, davacıların temyiz itirazının kabul edilerek kararın bozulması gerekmektedir. Kanun maddelerinin detaylı açıklamaları HMK 184. ve 186. maddelerinin usul konusunu düzenlediği ve HMK 428. maddesinin de bozma durumunda alınan peşin harcın geri verilmesini düzenlediği belirtilmelidir.
1. Hukuk Dairesi         2016/6694 E.  ,  2019/1902 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

    Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacılar vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ..."un raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;


    -KARAR-
    Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde tenkis isteğine ilişkindir.
    Davacılar, mirasbırakan ...’ın 360 parsel sayılı taşınmazı oğlu olan davalı ..."e satış suretiyle devrettiğini, temlikin muvazaalı olarak mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığını ileri sürerek tapu kaydının iptali ile miras payları oranında adlarına tesciline, olmadığı takdirde tenkisine karar verilmesini istemişlerdir.
    Davalı, davaya cevap vermemiştir.
    Mahkemece, işlemin gerçek satış olduğu ve temlikin saklı payı zedeleme kastı ile yapılmadığı gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Dosya içeriği ve toplanan delillerden; davacılar vekilinin 15.01.2016 tarihli celseye mesleki mazereti nedeniyle katılamayacağına ilişkin mazeret dilekçesi sunduğu, mahkemece mazeretin kabulü ile yargılamaya devam ediliği ve araştırılacak başka bir husus kalmadığından açık yargılamaya son verilerek davanın reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.
    Hemen belirtilmelidir ki, hangi yargılama usulü uygulanırsa uygulansın tarafların yargılamada sözlü olarak görüş ve değerlendirmelerini ifade etmeleri özel bir önem taşımaktadır.
    Yazılı yargılama usulünde de tarafların hükümden önce son kez mahkeme huzurunda sözlü değerlendirme yapıp, açıklamada bulunmaları, doğru bir karar verilmesi bakımından önemlidir.
    Bu ilkeler, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun (HMK) 184. ve 186. maddelerinde yapılan düzenlemelerle hüküm altına alınmıştır. HMK"nin 184. maddesinde açıkça; Hâkimin, tarafların iddia ve savunmalarıyla toplanan delilleri inceledikten sonra, duruşmada hazır bulunan taraflara tahkikatın tümü hakkında açıklama yapabilmeleri için söz vereceği, mahkemenin tarafların tahkikatın tümü hakkındaki açıklamalarından sonra, tahkikatı gerektiren bir husus kalmadığını görürse, tahkikatın bittiğini, taraflara tefhim edeceği, yine aynı Kanunun 186. maddesi hükmü ile de; mahkemenin tahkikatın bitiminden sonra sözlü yargılama ve hüküm için tayin olacak gün ve saatte mahkemede hazır bulunmalarını sağlamak amacıyla iki tarafı davet edeceği, taraflara çıkartılacak davetiyede, belirlenen gün ve saatte mahkeme de hazır bulunmadıkları takdirde yokluklarında hüküm verileceği hususunu bildireceği, mahkemenin sözlü yargılamada tarafların son sözlerini sorarak hükmünü vereceği düzenlenmiş olup, anılan düzenlemeler emredici niteliktedir.
    Somut olayda, söz konusu ilkeler dikkate alınmadan sonuca gidilmiştir.
    Hal böyle olunca, HMK"nin 184. maddesi hükmü gereğince, tahkikatın tümü hakkında açıklama yapabilmeleri için taraflara söz verilip tahkikatın bittiği tefhim edildikten sonra, taraflara sözlü yargılama için duruşmanın başka bir güne bırakılmasını isteyip istemediklerinin sorulması, talep halinde başka bir gün tayin edilmesi; başka bir duruşma gününü istememeleri halinde sözlü yargılama aşamasına geçilerek aynı Kanunun 186. maddesi gereğince taraflara sözlü yargılama yoluyla beyanda bulunma hakkı verilmesi, ondan sonra bir karar verilmesi gerekirken, değinilen yasal düzenlemeler gözardı edilerek yazılı şekilde karar verilmesi isabetli olmadığından anılan yasal düzenlemeler gözetilerek usulü hükümler yerine getirilmek ve ondan sonra hüküm oluşturulmak üzere karar bozulmalıdır.
    Davacıların bu yöne değinen ve yerinde bulunan temyiz itirazının kabulü ile hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, bozma nedenine göre temyize konu diğer hususların şimdilik incelenmesine yer olmadığına, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 14/03/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi