MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hakaret, tehdit, hakkı olmayan yere tecavüz
HÜKÜM : Mahkumiyet

Gereği görüşülüp düşünüldü:
1- Sanık hakkında hakaret suçundan kurulan hükümlerin temyiz incelenmesinde;
Sanık hakkında hakaret suçundan tayin edilen adli para cezasının nevi ve miktarına göre hüküm, 6217 sayılı Yasanın 26. maddesi ile eklenen, 5320 sayılı Yasanın geçici 2. maddesi uyarınca kesin nitelikte olup temyizi olanaklı olmadığından sanık müdafinin temyiz isteğinin CMUK.nın 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
2- Sanık hakkında hakkı olmayan yere tecavüz suçundan kurulan hükmün temyiz incelenmesinde;
Dava konusu yere ilişkin olarak mahallinde teknik bilirkişiler marifetiyle keşif yapılarak, suça konu arazinin köy yolu veya öteden beri köylünün ortak kullanımına bırakılmış yerlerden olup olmadığı ve sanığın bu yere tecavüzünün bulunup bulunmadığı, yöreyi iyi bilen tarafsız yerel bilirkişi ve tanıklardan da sorulup kesin biçimde saptandıktan sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken, soruşturma evresinde alınan, usulen yemini yaptırılmayan bilirkişinin yetersiz raporu esas alınarak eksik araştırmayla yazılı şekilde mahkumiyet hükmü kurulması,
3- Sanık hakkında tehdit suçundan kurulan hükmün temyiz incelenmesinde;
Sanığın üzerine atılı bulunan tehdit suçu ile birlikte işlendiği iddia edilen hakkı olmayan yere tecavüz suçundan yapılan yargılama sonrasında beraat kararı verilmesi halinde; tehdit suçu yönünden taraflara uzlaştırma teklifi yapılmış ise de, uzlaşma teklifinin yapıldığı tarihte sanığa atılı tehdit suçunun uzlaşma kapsamında bulunmadığı gibi, uzlaşma kapsamına girmeyen TCK.nın 154/2. madesi kapsamındaki hakkı olmayan yere tecavüz suçuyla birlikte işlemesi nedeniyle, 5271 sayılı Kanun"un 253/3. maddesinde “Uzlaştırma kapsamına giren bir suçun, bu kapsama girmeyen bir başka suçla birlikte işlenmiş olması hâlinde de uzlaşma hükümleri uygulanmaz.” hükmü uyarınca, uzlaşma hükümlerinin uygulanamayacağı ve yapılan uzlaştırma teklifinin de hukuken geçersiz olduğu, birlikte işlenen tehdit suçunun hüküm tarihinden sonra 02.12.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 34. maddesi ile uzlaşma kapsamına alınması belirlenerek yapılan incelemede;
02.12.2016 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun"un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK.nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre uzlaşma hükümleri yeniden düzenlenmiş ve suç tarihi itibariyle sanığa isnat edilen 5237 sayılı TCK.nın 106/1. maddesi kapsamındaki suçun uzlaştırma kapsamına alındığı nazara alınarak, uzlaştırma işlemi yapılıp sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Yasaya aykırı, sanık müdafinin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 16.05.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.