15. Ceza Dairesi 2019/300 E. , 2020/3611 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık
HÜKÜM : Sanıklar hakkında ayrı ayrı; TCK 158/1-f, 52/2-4, 53/1-2-3, 63 maddeleri gereğince mahkumiyet
Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanıkların mahkumiyetine ilişkin hükümler sanıklar ..., ... ve sanık ... müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanıkların birlikte suç işleme kararlarının icrası kapsamında, katılanın petrol istasyona kendilerini farklı isimlerle tanıtıp kömür, mermer vb. nakliye işleri yaptıklarını ve Afyonkarahisar Merkezde büro kiraladıklarını ve petrol istasyonlarından yüklü miktarda akaryakıt almak istediklerini söyleyerek muhasebeciye bir çek verdikleri, banka tarafından çekin sağlam olduğunun söylenmesi üzerine, katılanın petrol istasyonundan bu firma adına gelen kamyonlara akaryakıt verilmeye başlandığı, birinci çek ödenmeden, ikinci ve üçüncü çeki de kabul ettiklerini, ilk çekin ödeme gününe bir kaç gün kala, Sak Nakliyat Firmasının Afyonkarahisar"da bulunan bürosuna gittiklerinde büronun boşaltılmış olduğunu ve firma yetkililerinin oradan gittiğini öğrenilmesi üzerine, sanıklar tarafından verilen suça konu 25.10.2006 keşide tarihli 15.700,00 YTL bedelli, 18.10.2006 keşide tarihli 14.200,00 YTL bedelli, 25.10.2006 keşide tarihli 16.500,00 YTL olmak üzere toplam 46.400 TL bedelli çeklerin karşılıksız çıktığını, sanıkları araştırdıklarını ancak bulamadıklarını ve sanıkların aynı yöntemle Akşehir"de ve Uşak"ta da dolandırıcılık suçlarını işlediklerini öğrenildiği ve sanıkların nitelikli dolandırıcılık suçunu işledikleri iddia olunan somut olayda; sanıkların savunması, katılan beyanı, bilirkişi incelemesi ve tüm dosya kapsamından sanıkların nitelikli dolandırıcılık suçunu işlediklerinin sabit olduğu gerekçesine dayanan mahkemenin kabul ve uygulamasında bir isabetsizlik görülmemiştir.
Dosya kapsamında sanıkların eyleminin TCK 158-1-f maddesi gereğince nitelikli dolandırıcılık suçunun yanında ayrıca, TCK’nın 158-1-h gereğince tacir veya şirket yöneticisi olan ya da şirket adına hareket eden kişilerin ticari faaliyetleri sırasında kooperatif yöneticilerinin kooperatifin faaliyeti kapsamında dolandırıcılık suçunu da oluşturduğu halde TCK"nın 61 maddesi uyarınca temel cezanın belirlenmesi sırasında bu husus dikkate alınarak alt sınırdan uzaklaşılması gerekirken buna uyulmaması ve sanıkların, bir suç işleme kararının icrası kapsamında değişik zamanlarda katılandan birden fazla menfaat temin etmiş olması karşısında; 5237 sayılı TCK"nın 43/1. maddesi uyarınca zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi hususları haklarında aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre sanıkların suçun oluşmadığına ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, hükümlerin isteme uygun olarak ONANMASINA, 10/03/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.