Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/11492
Karar No: 2020/6265
Karar Tarihi: 02.11.2020

Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/11492 Esas 2020/6265 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Mahkeme, bir kişinin resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunması suçuyla ilgili olarak mahkum edildiğini ancak sanığın savunmasına göre resmi belgenin doğruluğu incelenmeden sadece beyanının doğruluğuna dayanarak düzenlendiğinden suçun oluşmadığına dair karar verilmesi gerektiğini belirtmiştir. Ayrıca, sanığın daha önce sabıka kaydı olduğu ve bu nedenle birden fazla tekerrüre esas alınabilecek hükümlülüğün olduğu belirtilmiştir. Ancak, daha az cezayı içeren bir hüküm yerine daha ağır cezayı içeren hüküm esas alınması gerektiği belirtilmiştir. Son olarak, mahkeme, TCK'nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararı sonrasında yeniden değerlendirilmesi gerektiğini belirtmiştir.
Kanun Maddeleri:
-TCK 206. Madde: Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan suçu
-TCK 267/1 Madde: İftira suçu
-TCK 268. Madde: Yalan beyan suçu
-TCK'nin 53. maddesi: Temel ceza miktarını belirleyen kural
11. Ceza Dairesi         2017/11492 E.  ,  2020/6265 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    1-TCK"nin 206. maddesindeki "resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunmak" suçunun oluşabilmesi için, sanığın açıklamaları üzerine oluşturulan resmi belgenin, bu beyanın doğruluğunu ispat edici bir güce sahip olması gereklidir. Beyanı alan memur bu beyanın doğruluğunu araştırıp tahkik etmek ve daha sonra edindiği kanaate göre resmi belgeyi düzenlemek durumunda ise, bir başka ifade ile resmi belge sadece sanığın beyanına göre değil de, memur tarafından yapılacak inceleme sonucuna göre meydana getirilmekte ise maddede tanımlanan suç oluşmayacaktır.
    TCK"nin 267/1. maddesinde tanımlanan “iftira” suçunun oluşması için ise, yetkili makamlara ihbar veya şikayette bulunmak suretiyle işlemediğini bildiği halde hakkında soruşturma ve kovuşturma başlatılmasını ya da idari yaptırım uygulanmasını sağlamak için bir kimseye hukuka aykırı bir fiil isnat etmesi gerekir.
    Somut olayda; sanığın hırsızlık suçundan dolayı yakalandığı, görevli polis memurlarına üzerinde kimlik bulunmadığını, adının ... olduğunu beyan ederek, gerçekte var olan bu şahıs adına evrak tanzimine sebebiyet verdiğinden unsurları oluşan TCK"nun 268. maddesi yollamasıyla 267. maddesi gereğince mahkumiyetine karar verilmesi gerekirken, "resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan" suçundan mahkumiyet hükmü kurulması,
    2)Ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 18.06.2013 tarihli, 2000/8-151/304 sayılı kararında açıklandığı üzere, birden fazla tekerrüre esas alınabilecek hükümlülüğün bulunması halinde bunlardan en ağırının esas alınması gerektiği; sanığın sabıka kaydında yer alan ve daha ağır cezayı içeren İzmir 25. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2006/129 esas ve 2008/230 karar sayılı ilamı yerine, daha az cezayı içeren İzmir 3. Asliye Ceza mahkemesinin 2006/196 esas ve 2006/771 karar sayılı ilamının tekerrüre esas alınması,
    3)5237 sayılı TCK"nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarihli 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, sanığın kazanılmış haklarının gözetilmesine 02/11/2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi